Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/2499 E. 2023/249 K. 13.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya No: 2020/2499
Karar No: 2023/249
İncelenen Kararın
Mahkemesi: İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi: 06/10/2020
Numarası: 2016/582 (E) – 2020/576 (K)
Davanın Konusu: Maddi Tazminat
Karar Tarihi: 13/2/2023
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Sigorta AŞ’ye Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesiyle sigortalı davacıların desteği olduğu ileri sürülen …’nun yönetimindeki araç ile davalı … Sigorta AŞ’ye ZMSS poliçesiyle sigortalı dava dışı …’ın yönetimindeki karıştığı kazada adı geçen desteğin öldüğü belirtilerek, belirsiz alacak davası niteliğinde davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 4/12/2019 günü sunduğu dilekçeyle talep ettiği destekten yoksun kalma tazminatı tutarını davacı … yönünden 25.460,87 TL’ye, davacı … yönünden 43.835,77 TL’ye, davacı … yönünden ise 33.813,31 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; 26/4/2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6704 sayılı Kanunun 5’inci maddesiyle değiştirilen 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 97’nci maddesi uyarınca dava açılmadan önce müvekkili şirkete başvurulmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, davacı … için davalı … Sigorta AŞ’den 21.641,74 TL, davalı … Sigorta AŞ’den ise 3.819,13 TL; davacı … için davalı … Sigorta AŞ’den 28.741,31 TL, davalı … Sigorta AŞ’den ise 5.072,00 TL; davacı … için davalı … Sigorta AŞ’den 37.260,40 TL, davalı … Sigorta AŞ’den ise 6.575,36 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacılara verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı … Sigorta AŞ vekili dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine ZMSS poliçesiyle sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 21/11/2015 günü meydana gelen kaza bakımından 1/6/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni genel şartların uygulanması gerektiğini, davacıların müvekkili sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakları bulunmadıklarını, aracın işleteni ve/veya yakınlarının tazminat taleplerinin ZMSS kapsamı dışında olduğunu, davacılara tazminat ödemesi yapılması durumunda davacılardaki alacaklı ve borçlu sıfatının birleşeceğini, müterafik kusur nedeniyle hükmolunan tazminattan indirim yapılması gerektiğini, hesap raporunda destek paylarının hesabında yanlışlık yapıldığını, kusur değerlendirmesinin hatalı olduğunu, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuruda bulunulması gerektiğine ilişkin dava şartının yerine getirilmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı … Sigorta AŞ’nin, davacılar … ve … lehine hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatlarına ilişkin hükümlere yönelik istinaf dilekçesinin incelenmesinde: İlk derece mahkemesinin hükmünü verdiği 2020 yılı tarihi itibarıyla HMK’nin 341’inci maddesinin 2’nci fıkrası ile aynı Kanunun ek 1’inci maddesinin 1’inci fıkraları uyarınca hesaplanan 5.390,00 TL’yi geçmeyen kararların kesin olması, böylece ilk derece mahkemesince davacı … lehine 3.819,13 TL, davacı … lehine 5.072,00 TL destekten yoksun kalma tazminatlarına hükmolunmasına ilişkin kararların incelenmesine yasal olanak bulunmadığından, davalı … Sigorta AŞ vekilinin davacılar … ve … lehine hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatlarına ilişkin hükümlere yönelik istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Davalı … Sigorta AŞ vekilinin davalı … lehine hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin hükme yönelik istinaf başvurusu ile davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede: Davacılar vekilinin ilk derece mahkemesinin 31/10/2017 tarihli ara kararına dayalı olarak davalı … Sigorta AŞ’ye 3/11/2017 günü ulaşan dilekçe ile zararının giderilmesi için başvuruda bulunulması, davalı … Sigorta AŞ’ye ise 1/7/2016 tarihinde internet üzerinden başvuru yapıldığının anlaşılması, böylece 6704 sayılı Kanunun 5’inci maddesiyle değiştirilen KTK’nin 97’nci maddesinde öngörülen dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuruda bulunulmasına ilişkin dava şartının yerine getirildiğinin anlaşılması karşısında, istinaf başvuru dilekçelerinde ileri sürülen bu konuya ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Olaydan sonra kolluk tarafından düzenlenen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağında, davacıların miras bırakanı …’nun yönetimindeki … plakalı aracın Pozantı’dan Tarsus istikametine seyir halinde iken adı geçen sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle, Tarsus istikametinden gelen sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı aracın şeridine tecavüz ederek girmesi sonucu meydana gelen çift taraflı ölümlü kazada, şeride tecavüz etme kuralını ihlal eden … plakalı araç sürücüsü …’nun asli kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsünün ise dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken hızını azaltmadığı gerekçesiyle kusurlu olduğu belirtilmiş; tutanağa ekli kaza yeri krokisinde ise çarpışmanın … plakalı aracın seyir halindeki şeritte meydana geldiği anlaşılmış; Tarsus Devlet Hastanesinde yapılan analiz sonucu miras bırakan …’nun 141 mg/dl alkollü olduğu belirtilmiş; bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda ise davacıların ölen desteğin %100 kusurlu olduğu kanısına ulaşıldığı, kaza sırasında 75 km/sa hızla seyir halinde bulunan … plakalı araç sürücüsü …’ın, kaza mahallinde hız limitinin 90 km/sa olması nedeniyle uygun hızla seyrettiği, çekicinin hızı ile aracın hızı arasında nedensellik bağının bulunmadığının belirtilmesinin ardından bu kez ölen destek …’nun %85, dava dışı sürücü … ‘ın ise %15 oranında kusurlu olduğu sonucuna varıldığı belirtilmiş, davalıların sorumluluğu ise %85 ve %15 kusur oranlarına göre hesaplanmıştır. Bilirkişiler kurulu tarafından düzenlenen rapor kusur yönünden hükme elverişli değildir. Çünkü raporun gerekçesinde davalı … Sigorta AŞ’ye ZMSS poliçesiyle sigortalı … plakalı çekici sürücüsünün kaza mahalline göre uygun hızda seyir halinde bulunduğunun belirtilmesine ve çekici dursa dahi kazaya karışmama olanağının bulunmamasına ve buna göre çekicinin hızı ile kazanın oluşumu arasında nedensellik bağının olmadığının belirtilmesine karşın, gerekçe ile çelişkiye neden olacak biçimde … plakalı çekici sürücüsüne kusur yüklenmesi isabetli görülmemiştir. Bu itibarla İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyelerinden ya da Karayolları Genel Müdürlüğünden oluşturulacak üç kişilik bilirkişiden, davacıların desteği … ile dava dışı …’ın kusuruna ilişkin rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hükme elverişli olmayan rapora dayanılarak karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Kararın kaldırılma nedenine göre davalı … Sigorta AŞ’nin istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü diğer nedenler bu aşamada inceleme dışı bırakılmıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı … Sigorta AŞ vekilinin ilk derece mahkemesinin davacılar … ve … lehine hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatlarına ilişkin hükümlere yönelik istinaf dilekçesinin HMK’nin 352/1b maddesi gereğince reddine,2-Davalılar … Sigorta AŞ vekilinin, davacı … lehine hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatına yönelik istinaf başvurusu ile davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı kabulüne, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1-a/6’ncı maddesi uyarınca kaldırılmasına, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine,4-İstinaf başvurusu için yatırılan istinaf karar ve ilam harçlarının, istekte bulunulması durumunda ilk derece mahkemesince yatıran taraflara geri verilmesine,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 6-İstinaf kanun yolu başvurusundan ötürü davalılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda gözetilmesine, 7-İstinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansından artan tutarın, HMK’nin 333’üncü maddesinin, 1’inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine, 8-İstinaf kanun yolu incelemesinin sonucuna göre icranın geri bırakılması kararı kapsamında davalı … Sigorta AŞ tarafından verilen teminat mektubunun 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 36’ncı maddesinin 5’inci fıkrası uyarınca geri verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 353/1-a ve 362/1-g maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.13/2/2023