Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/2448 E. 2021/31 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/2448
KARAR NO: 2021/31
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/03/2019
NUMARASI: 2018/414 (E) 2019/216 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 14/01/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; istinaf talep ve gerekçeleri esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde özetle, 17.07.2017 tarihinde … plaka sayılı aracın sebebiyet verdiği trafik kazası nedeni ile müvekkilinin malul kaldığını belirterek trafik sigortacısı olan davalı … şirketinden maddi tazminat talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince, 19/12/2018 tarihli oturumda, takip edilmeyen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve bu tarihten itibaren 3 ay içinde de davanın yenilenmediği gerekçesiyle HMK 150. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Karara karşı davalı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde, 15.05.2018 tarihinde UYAP üzerinden verilen feragat dilekçesi ile davadan tümüyle feragat edildiği halde feragat dilekçe tarihinden sonra yapılan duruşmada, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olmasının doğru olmadığını, davanın, açılmamış sayılma kararı ile değil, feragat nedeniyle ret kararı ile sonuçlandırılması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. 6100 sayılı HMK’nın 114. maddesinin 1. fıkrasının f bendinde “vekil aracılığı ile takip edilen davalarda vekilin davaya vekalet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekaletnamenin bulunması” dava şartı olarak kabul edilmiştir. Yine, HMK’nın 77. maddesinde, vekaletnamenin aslının veya örneğini vermeyen avukatın dava açamayacağı ve yargılama ile ilgili hiç bir işlem yapamayacağı, gecikmesinde zarar doğacak hallerde ise verilecek kesin süre içerisinde vekaletname getirilmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verilebileceği, bu süre içerisinde vekaletname verilme veya asıl taraf yapılan işlemi kabul ettiğini dilekçe ile mahkemeye bildirmez ise davanın açılmamış sayılacağı hükme bağlanmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davacıya vekaleten dava açan avukatın vekaletnamesi olmaksızın dava ikame ettiği, tensiben oluşturulan arar karar gereği ihtaratlı davetiye tebliği yoluyla kendisine verilen süre içerisinde de vekaletnamesini ibraz etmediği ve yine vekaletname sunmaksızın bilahare davadan feragat ettiği, bunun üzerine davacı asile vekaletnamesi olmaksızın adına beyanda bulunan avukatın beyanlarına muvafakat edip etmediği hususunda davetiye çıkarıldığı, ancak davacı asil tarafından bu konuda süresi içerisinde olumlu veya olumsuz beyanda bulunulmadığı ve davacı veya onu temsile ehil kişi tarafından feragat olmadığından feragatin de geçersiz olduğu karşısında sözü geçen yasal düzenlemeler doğrultusunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilecekken, davanın takipsiz bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Ne var ki, sonucu itibariyle açılmamış sayılma kararı verilmesi doğru olup; Dairemizce düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi “kararın niteliğine” göre usulen mümkün olmadığından, kararın gerekçesi düzeltilmek suretiyle istinaf başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1. maddesi uyarınca kararın gerekçesi düzeltilmek suretiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinafa başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 14/01/2021