Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/2397 E. 2023/1211 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/2397
KARAR NO: 2023/1211
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 14/07/2020
NUMARASI: 2018/838 (E) – 2020/241 (K)
DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 26/09/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/06/2018 günü, müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalıya ZMSS poliçesi ile sigortalı, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 3.500 TL daimi maluliyet ve 100 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.600 TL tazminatın davalı şirkete başvuru tarihi olan 19/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, davacı vekili 16.03.2020 tarihli talep artırım dilekçesi ile sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 73.812,13 TL’ye artırmıştır.Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile 73.812,13 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 03/08/2018 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.Karara karşı davalı vekili, kusur yönünden alınan ATK raporunda müvekkili şirketçe sigortalı araç sürücüsü aday sürücü …’ın, yanında eğitmen olarak bulunan …’ın gözetiminde sürücülük mesleğini öğrenmek amacıyla sigortalı aracı kullandığı sırada kazanın meydana geldiğini, kaza sırasında eğitimini, eğitmeninin nezaretinde yapması sebebiyle kazanın oluşumunda atfı kabil kusurunun bulunmadığının belirtildiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle müvekkili şirketin sorumluluğundan da bahsedilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplama yapılırken mağdurun muhtemel yaşam süresinin esas alınması gerekirken hesaplama mortalite tablosunun son yaşına kadar yani mağdurun 99 yıl yaşayacağından bahisle hesaplama yapıldığını, bu hususun müvekkili şirketin tazminattan sorumlu olduğu varsayımında müvekkili şirketin aleyhine tazminat tutarını ciddi anlamda etkileyeceğini, hükümde müvekkili şirket lehine 1.000 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maddi hata sonucu “1.00,00 TL” olarak yazıldığını belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.HMK’nin 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda:Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, 22.06.2018 günü, sürücü belgesiz davacının idaresindeki … plakalı motosiklet ile dava dışı … Sağlık Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı, dava dışı eğitmen … gözetimindeki aday sürücü …’ın idaresindeki … plakalı aracın karıştığı trafik kazası sonucu davacının yaralandığı, mahkemece İstanbul Adli Tıp 2. İhtisas Kurulundan alınan maluliyet raporuna göre davacının tüm vücut engellilik oranının %19 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. 1-Sorumluluğa yönelik istinaf itirazının incelenmesi; İlk Derece Mahkemesince Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 20/09/2019 tarihli raporda; aday sürücü …’ın sevk ve idaresindeki sürücü kursuna ait araçla yanında eğitmen olarak bulunan …’ın gözetiminde sürücülük mesleğini öğrenmek amacıyla kazaya karışan aracı kullandığı, kaza sırasında eğitimini eğitmeninin nezaretinde yaptığı olayda kusursuz olduğu, eğitmen …’ın sürücü adayı …’ın yanında sağ koltukta seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, eğitmen olarak bulunduğu araçta olay mahallinde gözetiminde bulunan sürücü adayı …’ın acemi olduğunu dikkate alarak sol tarafından gelen araçların hız ve mesafelerini kontrol etmesi, yaklaşan araçlara ilk geçiş hakkını vermesi, müsaitlik durumuna göre kontrollü bir şekilde kavşağa doğru hareket etmesi ve dönüş manevrası aldırması gerekirken bu hususlara riayet etmediği, gözetimindeki aday sürücü idaresindeki aracın yaklaşan araçların varlığına rağmen kontrolsüzce kavşağa girmesi ve dönüş manevrası yaparak düz gelen motosikletin istikametini kapatması sonucu meydana gelen kazanın oluşumunda % 70 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’in sevk ve idaresindeki motosikletle seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, olay mahalli kavşağa yaklaşırken hızını azaltması, kavşak mahallinde her an tedbir alacak vaziyette müteyakkız seyretmesi, ilerisinde kavşağa doğru yönelen sürücü adayı aracına karşı zamanında etkin tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmediği olayda % 30 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracı işletenin, zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dâhilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir sorumluluk sigortası türüdür.2918 sayılı KTK’nın 85/1 maddesi uyarınca, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı maddenin son fıkrası gereğince de, işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.Somut olayda, dava dışı aday sürücü ile birlikte dava dışı eğitmenin işleten adına motorlu aracı sevk ve idare ederken trafik kazasının meydana gelmesi, davalı sigorta şirketinin işletenin hukukî sorumluluğunu üstlenmesi gözönüne alındığında ilk derece mahkemesince davalı sigorta şirketinin dava dışı eğitmen …’ın % 70 oranında kusurundan sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır.Davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. 2-Aktüer raporuna yönelik istinaf itirazının incelenmesi; Aktüer bilirkişi tarafından hesaplama yapılırken davacının TRH 2010 Tablosuna göre muhtemel bakiye ömür süresinin belirlenmesi gerekirken TRH Tablosunda 99 yaşın esas alındığı gerekçesiyle davacının 99 yaşına kadar yaşama ihtimali olduğu kabul edilerek işleyecek/bilinmeyen devre hesabı yapan 10/01/2020 tarihli aktüer bilirkişi ek raporunun mahkemece hükme esas alınması doğru olmamıştır. Bu nedenle, TRH 2010 Yaşam Tablosu kullanılarak davacının bakiye ömür süresi belirlenerek, aktif ve pasif dönem başlangıç bitiş tarihleri ve süreleri gösterilmek suretiyle daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınıp, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmamıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nin 353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.26/09/2023