Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/2375 E. 2022/2186 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/2375
KARAR NO: 2022/2186
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/01/2020
NUMARASI: 2018/1001 Esas – 2020/71 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 13/12/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 54. ve 56. maddeleri kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.İlk Derece Mahkemesince 28/01/2020 tarihli kararıyla; “1-Davalılar … Sigorta AŞ. ve … yönünden hasar bedeline ilişkin davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Çekici bedeli ve otopark gideri ile tedavi giderine ilişkin davanın reddine; araç mahrumiyetine ilişkin davanın davalı ….yönünden reddine, davalı … yönünden kabulüne, davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının reddine, davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasının davalı … yönünden kısmen kabulüne, kısmen reddine, davalı ….yönünden açılan maddi ve manevi tazminat davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, 2-Araç mahrumiyet tazminatı 3.800,00 TL’nin kaza tarihi olan 30/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ‘den alınarak davacı … ‘a verilmesine, 3-Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 750,00 TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan 30/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ‘den alınarak davacı …’a verilmesine, ” karar verilmiştir.Bu karara karşı, davacılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı … Holding AŞ. hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu gerekçesiyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, olaya ilişkin ceza yargılamasının yürütülmüş olduğu İstanbul Anadolu 60. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/620 Esas sayılı dosyasına ibraz edilen 13/07/2018 tarihli Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin raporunda; sürücü davalı …’in tali kusurlu, müvekkili …’ın kusursuz olduğu, asfaltlama çalışmasını yapan yüklenici firma …-…-… Adi Ortaklığı yetkililerinin asli kusurlu olduğunun mütalaa edildiğini, bilirkişi raporunda bahsedilen yüklenici firma olan Adi Ortaklığın üyesi olan … İnş. San. ve Tic. AŞ.’nin, davalı … Holding AŞ.’nin bünyesinde faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, bu nedenle meydana gelen zarardan bu davalının da müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, Mahkemece müvekkili … lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının çok düşük olduğunu ve hakkaniyetle bağdaşmadığını, diğer müvekkili …’ın manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, her iki müvekkilinin olayda yaralandığını, büyük bir felaket atlattıklarını, Yerel Mahkemece, talep edilen alacak kalemleri hakkında eksik ve yanılgılı değerlendirme yapılmış olup gerekçeli kararda hükmedilen vekalet ücretleri yönünden de usul ve yasaya aykırı davranıldığını belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 30/04/2016 tarihinde, davacı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile 30/04/2016 günü saat 21.00 sularında Çekmeköy Hüseyinli – Cumhuriyet yolu istikametinde seyir halinde iken, davalı …’in sevk ve idaresinde olan … plakalı çekici ve buna takılı olan … plakalı üzerinde asfaltlama makinesi olan yarı römorkun, gece vakti gerekli tedbirleri almadan taşıdığı yükün bit kısmının karşı şeridi ihlal etmesi neticesinde, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği; bu kaza neticesinde davacıların yaralandığı, eldeki davada davacılar tarafınca, HMK’nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası kapsamında maddi tazminat ve davacı … için 60.000 TL, davacı … için 90.000 TL manevi tazminat talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 26/06/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’in %100 oranında asli kusurlu, davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu; davacıya ait aracın onarım süresinin 2 ay ve araç mahrumiyeti nedeniyle davacının uğradığı zararın ise 3.800 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Ceza yargılamasının yapıldığı İstanbul Anadolu 60. Asliye Ceza Mahkemesine ibraz edilen 16/07/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunda ise; kazanın meydana gelmesinde …-…-… Adi Ortaklığı yetkililerinin, gereken taşıma iznini almaması ve bu hususun kurallara uygun olarak gerçekleştirilmesi için gerekli denetim görevinin yerine getirmemesinin birinci derecede etkili olduğu, … plakalı çekicinin sürücüsü …’in hatalı davranışının ikinci derecede etkili olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ın etkili bir davranışının bulunmadığı mütalaa edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgeler ile davalı sürücü …’in beyanlarına göre, …-…-… Adi Ortaklığını oluşturan … İnş. San. ve Tic. AŞ.’nin, davalı … Holding AŞ. bünyesinde faaliyet gösteren bir şirket olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, … Holding AŞ.’nin de meydana gelen maddi ve manevi zarardan, diğer davalıyla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumluluğu bulunmaktadır. Bir başka deyişle, bu davalı hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan dolayı reddine karar verilmiş olması doğru olmadığından, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde görülmüştür. Kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacıların yaralanmalarının niteliği, tedavi süreci, Adli Tıp Kurumu İstanbul Anadolu Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen adli raporlar, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile TBK’nın 56. maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkemece davacı … için hükmedilen manevi tazminat miktarının çok az olduğu ve manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği; davacı …’ın manevi tazminat talebinin tamamen reddine karar verilmesinin hatalı olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin itirazlarının kabulü ile davacı … için 20.000 TL, davacı … için 10.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir. Ayrıca, hüküm fıkrasında vekalet ücreti, harç ve yargılama giderleri miktarları ve sorumluluğu hususlarında hatalar bulunduğundan, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin itirazları ve kamu düzenine aykırılık gereğince düzeltilmesi gerekmiştir. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Dairemizce davanın esası hakkında yeniden aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:A- Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile,Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre:1-Davalılar … Sigorta AŞ. ve … haklarındaki araç hasar zararına ilişkin davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Çekici bedeli, otopark gideri ve tedavi giderine ilişkin davanın reddine; 3-Davalı … AŞ. hakkındaki araç mahrumiyeti zararı davasının reddine, 4-Davalılar … ve … Holding AŞ. hakkındaki araç mahrumiyeti tazminatı talebinin kabulü ile 3.800 TL’nin kaza tarihi olan 30/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı … ‘a verilmesine, 5-Davacı …’nın manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 6-Davacı …’ın manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 7-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.308,87 TL harçtan, peşin yatırılan 683,10 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.625,77 TL harcın davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 8-Davacılar tarafından yatırılan 683,10 TL peşin harcın davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 9-Davacılar tarafından yapılan toplam 2.137,20 TL yargılama giderinden, kabul-ret oranına (%67,6 – %32,4) göre hesaplanan 1.444,74 TL’nin davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, kalan kısmın davacılar üzerine bırakılmasına,10-Davalı … Holding AŞ. tarafından yapılan toplam 117 TL yargılama giderinden, kabul-ret oranına (%67,6 – %32,4) göre hesaplanan 79,09 TL’nin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine, geriye kalan kısmın bu davalı üzerine bırakılmasına, 11-Davacı tarafça davalı … AŞ. yönünden yapılan 187,11 TL noter ihtarname gideri ile 22,00 TL ihtarname tebliğ gideri olmak üzere toplam 209,11 TL’nin kabul/ret oranına göre 192,49 TL’sinin davalı … AŞ’den alınarak davacı tarafa verilmesine, kalan 16,62 TL’nin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,12-Araç hasar tazminatı davası nedeniyle, davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden İlk Derece Mahkemesi kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6/1. maddesi uyarınca 3.400 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 13-Araç mahrumiyet tazminatına ilişkin maddi tazminat davası nedeniyle davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, İlk Derece Mahkemesi kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 3.400 TL vekalet ücretinin davalı … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 14-Manevi tazminata ilişkin davada davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Holding AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 15-Manevi tazminata ilişkin davada davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Holding AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 16-Reddedilen manevi tazminat miktarı nedeniyle, davalılar … ve … Holding AŞ. kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200 TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile bu davalılara verilmesine, 17-Reddedilen manevi tazminat miktarı nedeniyle, davalılar … ve … Holding AŞ. kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200 TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile bu davalılara verilmesine, 18-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine, B-İstinaf İncelemesi Bakımından: 1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendilerine iadesine,2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 81,80 TL posta ve tebligat gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının davalılar … ve … Holding AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.13/12/2022