Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/2332 E. 2023/434 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/2332
KARAR NO: 2023/434
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 12/03/2020
NUMARASI: 2015/1050 (E) – 2020/303 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Taraflar arasında görülen davada verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalı sigorta şirketi tarafından trafik sigortasıyla teminat altına alınan … plaka sayılı aracın 28/12/2009 tarihinde sebebiyet verdiği çift taraflı trafik kazasında, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralanarak sakat kaldığını belirterek şimdilik 2.500 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile poliçe limiti dikkate alınarak 2.810,61 TL geçici iş göremezlik ve 97.280,48 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, 22/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili, tazminat miktarı hesaplanırken hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle %40 oranında indirim yapılmamış olması doğru olmadığı gibi hatır taşımasına ilişkin araştırma yapılmadan da karar verilmiş olmasının hatalı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. İstinafa konu uyuşmazlık müterafik kusur indirimi ve hatır taşımasına ilişkindir. İlk derece mahkemesince, alkollü kişinin aracına binilmiş olması nedeniyle zarardan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmıştır. Bu durumda, müterafik kusur indirimi yapılmadığına dair istinaf itirazı yersiz olduğu gibi mahkemece azami oranda indirime gidilmiş olduğundan ötürü daha fazla bir oranda indirim yapılması gerektiğine ilişkin istinaf iddiası da yerinde değildir. HMK’nın 194. maddesinde, tarafların dayandıkları vakıaları ispata elverişli bir şekilde somutlaştırma yükümlülüğü altında oldukları düzenlenmiştir. Davalı taraf, cevap ve istinaf dilekçesinde taşımanın ne sebepten ötürü hatır taşıması olduğuna ilişkin açıklama yaparak bir maddi vakıa getirmemiştir. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince hatır taşımasına ilişkin herhangi bir araştırma yapılmaksızın karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O halde, Dairemizce usul ve yasaya uygun görülen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-Alınması gereken 6.794,19 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.709,31 TL harcın mahsubundan sonra bakiye 5.084,88‬ TL istinaf karar harcının istinafa başvuran davalı taraftan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 3-İstinafa başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda dava değeri (100.091,09‬ TL) göz önünde bulundurulmak sureti ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 14/03/2023