Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/2147 E. 2023/825 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/2147
KARAR NO: 2023/825
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/06/2020
NUMARASI: 2018/265 Esas – 2020/263 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/05/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 54. maddesi kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan geçici-kalıcı iş göremezlik zararı adı altında maddi tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 25/06/2020 tarihli kararıyla; “1-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine 2-Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile; 10.806,13 TL geçici iş göremezlik tazminatının, davalı Sigorta Şirketi yönünden 17/02/2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine; 5-Sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden ; karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir.Bu karara karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik zararından SGK’nın sorumlu olduğunu, kusur bilirkişi raporunun hatalı ve eksik değerlendirmeler içerdiğini, reddedilen kalıcı iş göremezlik tazminatı nedeniyle müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, hüküm fıkrasının 5. fıkrasında müvekkili aleyhine hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 27/12/2017 tarihinde, davalı nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan aracın, yaya olan davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğu; eldeki davada davacı tarafça geçici-kalıcı iş göremezlik zararı adı altında maddi tazminat talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 08/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde, davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün %75 asli, davacının ise %25 tali oranında kusurlu oldukları mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelenmesinde; raporun, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, olayın oluşuna ve dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varıldığından, bu yöne ilişkin itiraz kabul edilmemiştir. Ayrıca, her ne kadar yeni Genel Şartların A.5.b. maddesinde tedavi süresine ilişkin geçici bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik zararının sağlık giderleri teminatı kapsamında olduğu ve bu teminatın da Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu, bu nedenle sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığı açıklanmış ise de; 6111 sayılı Yasa ile değişik 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacak tedavi giderleri arasında geçici işgöremezlik ve geçici bakıcı gideri tazminatı sayılmamıştır. Bu durumda, Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğu alt norm düzeyindeki genel şartlar ile genişletilemiyeceğinden, sözü geçen ilgili genel şart hükmünün uygulanma kabiliyeti bulunmamaktadır. Bu durumda davalı sigorta şirketinin geçici iş göremezlik zararlardan sorumluluğu devam etmektedir. Bir başka deyişle, Yerel Mahkemece bu doğrultuda verilen kararda herhangi bir isatbetsizlik bulunmamaktadır. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11627 Esas – 2022/6346 Karar sayılı kararı ve benzer nitelikteki diğer kararları) Davalı vekilinin, reddedilen kalıcı iş göremezlik zararı nedeniyle müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik itirazına gelince; Mahkemece, dava dilekçesinde talep edilen 500 TL’lik kalıcı iş göremezlik zararı reddedildiğine göre; AAÜT’nin 13/2. maddesi gereğince davalı lehine 500 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, hüküm fıkrasının 5 nolu bendinde davalı aleyhine 500 TL vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru olmadığından, bu yöne ilişkin itiraz kabul edilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine 2-Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile; 10.806,13 TL geçici iş göremezlik tazminatının, 17/02/2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine; 3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 738,16 TL harçtan, davacı tarafça yatırılan 85,39 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 652,77 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, 4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden, hükmedilen geçici iş göremezlik tazminatı nedeniyle, İlk Derece Mahkemesi kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen sürekli iş göremezlik tazminatı nedeniyle; İlk Derece Mahkemesi kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2. maddesi uyarınca 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 6-Davacı tarafça yapılan 85,39 TL harç gideri, 1.350 TL bilirkişi ücreti, 243,00 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.678,39 TL’den, davanın kabul ret oranı göz önünde bulundurularak 1.604,16 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B-İstinaf İncelemesi Bakımından: 1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine,2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 32,50 TL posta ve tebligat gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.16/05/2023