Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1926 E. 2022/1612 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1926
KARAR NO: 2022/1612
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/02/2020
NUMARASI: 2016/705 Esas – 2020/140 Karar
DAVANIN KONUSU: Güç Kaybı Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; 818 sayılı BK’nın 46 (6098 sayılı TBK’nın 54). maddesi kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “…toplanan deliller çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu kazada, davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı otomobil sürücüsü …’in %100 oranında asli kusurlu olduğu, davacının yaralanması neticesinde %3,3 oranında malul kaldığı,geçici iş göremezlik süresinin ise olay tarihinden itibaren dört ay olduğu, denetime açık, hükme esas almaya elverişli aktüeryal hesap raporuna göre davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 2.456,31-TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 31.897,57-TL olarak hesaplandığı, davalının hatır taşıması savunmasına istinaden yapılan inceleme neticesinde; davacının soruşturma aşamasına verdiği beyanında arkadaşına ait …’e ait araç ile Gerede’den Bolu’ya gittiğini beyan ettiği, buna göre dava konusu taşımanın hatır taşıması niteliğinde olduğunun kabulünün gerektiği anlaşılmakla toplam tazminat tutarı olan 34.443,38-TL üzerinden yüzde yirmi oranında hatır taşıması indirimi yapılmasının gerektiği, indirim sonrası davacının talep edebileceği toplam tazminat tutarının 27.555,12-TL olduğu, davalının bu zaradan 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri uyarınca sorumlu bulunduğu anlaşılmakla, davanın 23/10/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi ile talep edilen tutar üzerinden kısmen kabulü ile; 27.555,12-TL maddi tazminatın 04/02/2016 temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hatır taşıması indiriminin her olay bakımından özel olarak araştırılması ve incelenmesi gerektiğini, hatır taşımacılığının kapsamlı ve detaylı bir şekilde araştırılmadan, hatır taşımacılığı indirimi yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu; söz konusu dosyada hatır taşımacılığı indirimini kabul etmemekle beraber, hatır taşıması indirimi yapılması nedeniyle, davalı lehine vekalet ücreti verilmemesi gerektiğini, hatır taşıması indirimi nedeniyle talebin kısmen reddi halinde müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 05/08/2010 tarihinde, davalı Sigorta Şirketi nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan aracın dava dışı …’in sevk ve idaresinde iken, arkadan dava dışı bir başka araca çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası neticesinde, davalı tarafça sigortalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı; işbu davada, davacı tarafça geçici-kalıcı güç kaybı tazminatı talep edildiği; yargılama aşamasında aldırılan 09/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 2.456,31 TL ve sürekli iş göremezlik zararının 31.897,57 TL olmak üzere toplamda zararının 34.443,38 TL olduğunun belirlendiği ve Mahkemece bu miktara %20 oranında hatır taşıması indirimi uygulanarak, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. Dosyada bulunan sigortalı araç sürücüsü …’in 15/09/2010 tarihli şüpheli ifade tutanağındaki beyanı ile davacının 15/09/2010 tarihli müşteki ifade tutağındaki beyanına göre; davacı ile sigortalı araç sürücüsünün arkadaş oldukları, Gerede ilçesinden Bolu iline birlikte seyir halindeyken kazanın meydana geldiği, ancak taşımanın kimin yararına yapıldığının belli olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, taşımanın, hatır taşıması olduğunu iddia eden davalı tarafın bu iddiasını HMK’nın 190. maddesi gereğince ispat etmesi gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta, taşımanın hatır taşıması olduğu davalı tarafça ispat edilememiştir. Bu nedenle, hatır taşıması indirimi yapılmaması gerekmektedir. Kabule göre de, hatır taşıması nedeniyle indirim yapılması ve indirilen tutara karşılık gelen miktarın reddine karar verilmesi halinde, davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması da doğru olmamıştır. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazlar kabule şayan görülerek, Dairemizce davanın esası hakkında aşağıdaki şekilde yeniden hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davanın kabulü ile, 34.443,38 TL maddi tazminatın 04/02/2016 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 2.352,82 TL nispi karar ve ilam harcından, 29,20 TL peşin harç ile 117 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 146,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.206,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından dava açılırken peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan toplam 146,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davacı tarafndan yapılan 29,20 TL başvuru harcı 1.500 TL bilirkişi, 1.507,50 TL ATK masrafı ve 294,70 TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.333,14 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 6-HMK’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından artan kısmın hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine, 7-HMK’nın 333. maddesi gereğince davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan 50,00-TL gider avansının talep halinde ve hüküm kesinleştiğinde davalı tarafa idesine, B-İstinaf İncelemesi Bakımından:1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 11 TL posta ve tebligat gideri ile 148,60 TL istinaf başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.04/10/2022