Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/192 E. 2022/444 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/192
KARAR NO: 2022/444
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/06/2019
NUMARASI: 2014/1467 (E) 2019/591 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 15/03/2022
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda t arih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda 27/06/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanarak sakat kalan müvekkili bakımından 10.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın, kazaya karışan aracın sürücüsü işleteni ve trafik sigortacısı olan davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı sigorta şirketi vekili, kazaya karışan aracın zorunlu koltuk ferdi kaza poliçesiyle sigortalı olduğunu, manevi tazminat ve tedavi giderinin teminat dışında kaldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … ve … vekili, kazada sürücü hatası olduğuna dair bir delil bulunmadığını, talep edilen manevi tazminatın ise haksız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, maddi tazminat davasının kısmen kabulü suretiyle 55.442,67 TL iş göremezlik tazminatının kararda belirtilen faiz başlangıç tarihlerinden itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen olacak şekilde tüm davalılardan tahsiline; manevi tazminat davasının ise yine kısmen kabulü ile 12.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi haricinde kalan davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Karara karşı davalı sigorta şirketi vekili, kazaya karışan araç ticari otobüs olup, dava dışı başka bir sigorta şirketi tarafından zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası ile teminat altına alındığını, davacının zararının öncelikle bu poliçe kapsamında karşılanması gerektiğini, talep edilen zarar bakımından kendilerine husumet düşmediğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Karara karşı davalı … vekili, hükmedilen manevi tazminatın haksız ve fahiş olduğunu, maddi tazminatın da fahiş hesaplandığını, sigorta şirketi bakımından hükmedilen faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu maddi tazminatın yeniden hesaplanması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1-Davalı sigorta şirketi vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; Davalı vekili istinaf aşamasında zararın öncelikle zorunlu taşımacılık sigortasından karşılanması gerektiği yönünde itirazda bulunmuş ise de yargılama aşamasında buna ilişkin bir savunmada bulunmadığı görülmektedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 357. maddesi gereğince, bölge adliye mahkemesince re’sen göz önünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenilmez, yeni delillere dayanılamaz. Başka bir ifadeyle, yargılama sırasında ileri sürülmeyen bir hususun istinaf aşamasında ileri sürülmesi mümkün değildir. Davalı vekilinin başkaca istinaf itirazı bulunmadığına ve kararda da kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir hususa rastlanılmadığına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Diğer davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; İlk derece mahkemesince dosyaya kazandırılan 06/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda PMF yaşam tablosu esas alınarak asgari ücret üzerinden ve iskontolama yöntemiyle hesaplama yapılmış olup; bilirkişi raporu, Dairemizce denetime elverişli, usul ve yasaya uygun görülmüş, hüküm vermek bakımından yeterli kabul edilmiştir. Maddi tazminat hesabına ilişkin istinaf itirazında isabet bulunmamaktadır. Dosyada mübrez ATK raporunda, davacının kaza nedeniyle %8 oranında malul kaldığı ve iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği açıklanmıştır. Kazanın gerçekleşme biçimi, davalının taşıma sözleşmesine dayalı olarak davacıyı sağ salim gideceği yere ulaştırma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması, davacının kusurunun bulunmaması, maluliyet ve iyileşme süresi ile özellikle caydırıcılık ilkesi ve hakkaniyete göre davacı için takdir edilen manevi tazminat tutarı yüksek değildir. Bununla birlikte davalı sigorta şirketi bakımından gerçekleşen temerrüt tarihi farklı olduğuna göre farklı tarihler üzerinden faiz başlangıç tarihi belirlenmiş olmasında da usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. 3-Bu durumda yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; davalıların yerinde olmayan istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b/1. maddesi hükmü uyarınca davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b/1. maddesi hükmü uyarınca davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, 3-Maddi tazminat davasına ilişkin istinaf başvurusunda alınması gereken 3.787,30 TL istinaf karar harcından her iki davalıdan peşin alınan toplam 1.822,42 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.964,88 TL istinaf karar harcının davalı sigorta şirketi ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 4-Manevi tazminat davasına ilişkin istinaf başvurusunda alınması gereken 819,72 TL istinaf karar harcından davalı …’dan peşin alınan 231,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 588,72 TL istinaf karar harcının davalı …’dan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 6-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, Dair, objektif dava birleşmesi teşkil eden maddi tazminat ile manevi tazminat davalarında davalılar aleyhine hükmedilen (maddi tazminat davasında 55.442,67 TL; manevi tazminat davasında 12.000,00 TL) miktarlar gözetilerek 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle karar verildi. 15/03/2022