Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1853 E. 2022/1677 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1853
KARAR NO: 2022/1677
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 10/12/2019
NUMARASI: 2016/48 (E) – 2019/1153 (K)
DAVANIN KONUSU: Maddi ve manevi tazminat
KARAR TARİHİ: 11/10/2022
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, 13.641,08 TL geçici iş göremezlik, 133.400,74 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 147.041,82 TL maddi tazminatın davalılar … Sigorta AŞ ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline; davalı … Kurumuna (SGK) karşı açılan tedavi gideri tazminatına ilişkin davanın reddine; 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den tahsiline karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı … AŞ vekili dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin taleplerin teminat kapsamında olmadığını, somut olayda kazanın yeni genel şartların yürürlüğe girdiği 1/6/2015 gününden sonra 9/8/2015 tarihinde meydana geldiğini, poliçe başlangıç tarihinin ise 21/6/2016 olduğunu, geçici iş göremezlikle ilgili davanın SGK’nin sorumluluğunda olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda:25/2/2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13/2/2011 tarihli 6111 sayılı Kanunun 59’uncu maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 98’inci maddesi değiştirilmiş, buna göre 6111 sayılı Kanunun 59’uncu maddesinde “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın … tarafından karşılanacağı” düzenlemesine; 6111 sayılı Kanunun geçici 1’inci maddesinde de “Bu Kanun’un yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59’uncu maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve …’nın yükümlülüklerinin sona ereceği” düzenlemesine yer verilmiştir.Bu düzenlemeler ile trafik kazasından kaynaklanan ve KTK’nin 98’inci maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri bakımından, trafik sigortacısı ile sorumluluğunu üstlendiği araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğu son bulmuştur.Bununla birlikte söz konusu yasal düzenleme haksız fiil sorumluları (işleten ve sürücü gibi) yönünden herhangi bir ayrıksı düzenleme getirmemiş olduğundan bu kişiler yönünden belgesiz tedavi giderlerine ilişkin sorumluluk devam edecektir. Bununla birlikte …, 6111 sayılı Kanun ile değiştirilen 2918 sayılı KTK’nin 98’inci maddesi kapsamında, tüm tedavi giderlerinden değil, yalnızca söz konusu madde kapsamında kalan tedavi giderlerinden sorumludur. Belgeye dayanmayan tedavi giderleri, 6111 sayılı Kanun kapsamında değildir. Belgeli olmayan tedavi giderlerinden SGK sorumlu olmayıp, sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğu devam etmektedir.Dosyaya getirtilen poliçenin incelenmesinde kazaya karışan … plakalı çekicinin ZMSS poliçesinin, işleten … ile davalı … AŞ tarafından, 20/6/2015 günü, 21/6/2015 başlangıç, 21/6/2016 bitiş tarihli olarak akdedildiği, davaya neden olan trafik kazasının ise poliçenin yürürlük tarihi içinde 9/8/2015 tarihinde meydana geldiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlık yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında değerlendirildiğinde; davalı sürücü …’nin %75 oranında kusuruyla kazaya neden olan çekicinin ZMSS poliçesini düzenleyen davalı … AŞ’nin geçici iş göremezlik talebi yönünden sorumluluğunun devam ettiğinin anlaşılması karşısında, davalı vekilinin dilekçesinde ileri sürdüğü bu konuya yönelen istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davalı … AŞ’nin yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilk derece mahkemesinin hükmüne yönelik istinaf başvurusunun, HMK’nin 353/1-b/1’inci maddesi gereğince esastan reddine,2-Davalı … AŞ’nin, 13.641,08 TL tutarındaki geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin hükme yönelik istinaf kanun yoluna başvurduğu gözetilerek, Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken ve geçici iş göremezlik tazminat tutarına göre hesaplanan 931,82 TL istinaf karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 1.969,24‬ TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuna, bakiye 1.037,42‬ TL istinaf karar ve ilam harcının, talep halinde davalı … AŞ’ye geri verilmesine, 3-Davalı … AŞ’nin istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansından artan tutarın, HMK’nin 333’üncü maddesinin, 1’inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 11/10/2022