Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1825 E. 2022/1614 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1825
KARAR NO: 2022/1614
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/02/2020
NUMARASI: 2017/482 Esas – 2020/107 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/10/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 53/3. ve 56/2. maddeleri kapsamında, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; ” 1-)Davacı …’ın destekten yoksun kalma maddi tazminatı isteminin reddine, 2-)Davacılar 11/08/2017 tarihli dilekçeleri ile davalı … Sigorta Şirketi, davalı … ve davalı … aleyhine açtıkları destekten yoksun kalma maddi tazminatı istemlerine ilişkin davalarından feragat ettiklerinden, adı geçenlere yönelen destekten yoksun kalma maddi tazminatı davalarının feragat sebebiyle reddine,3-)Davacı … ve …’ın destekten yoksun kalma maddi tazminatı isteminin kabulüne, davacı … için 15.261,20 TL, davacı … için 15.673,64 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatının davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 17/02/2017 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta Anonim Şirketi yönünden 05/04/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsilde tekerrür olmamak üzere müştereken ve müteselsilen tahsili ile ayrı ayrı davacılara ödenmesine 4-)Davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, Davacı … için 15.000 TL davacı … için 15.000 TL davacı … için 12.000 TL manevi tazminatın davalılar …, …, … ve …’den 17/02/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı ödenmesine, 9-)Kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 6.260,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar, …, …, … ve …’den alınarak davacılara verilmesine, 10-)Reddedilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 26.860,00 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak (davacı … 10.290,00 TL’den sorumlu olmak üzere) davalılar, …’a verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalıların maddi durum araştırmasının yapılmadığını, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, yaşanan olayın vahim neticesi dikkate alındığında çok düşük olduğunu, davalı …’ın ticari taksinin sahibi olduğunu ve bu taksinin güncel değerinin 2.000.000 TL civarında olduğunu, manevi tazminata hükmedilirken tarafların ekonomik durumları ve olayın sonuçlarının göz önüne alınması gerektiğini, kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden müvekkilleri lehine 6.260 TL nispi vekalet ücreti hükmedilmesine karşılık, reddedilen miktar nedeniyle davalı lehine 26.860 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, AAÜT’nin 10/2. maddesine aykırı davranıldığını, davalı … Sigorta AŞ. lehine takdir edilen maddi tazminata avans faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken, yasal faiz işletilmesine karar verilmesinin hatalı olduğunu, gerekçeli karardaki tüm vekalet ücretlerinin yanlış hesaplandığını, müvekkilleri davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunmadığını, bu nedenle her bir davacı için hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 17/02/2017 tarihinde, davalı …’ın maliki-işleteni ve davalı …’nun sürücüsü olduğu … plakalı ticari taksi ile davalı …’ın maliki ve davalı …’nun sürücüsü olduğu … plakalı motosikletin karıştığı kaza nedeniyle, motosiklette yolcu olarak bulunan davacıların desteği-yakını (davacılar … ile …’ın oğlu ve davacı …’ın kardeşi) …’ın vefat ettiği; kazanın meydana gelmesinde, davalı sürücü …’nun asli, diğer davalı sürücü …’nun tali derecede kusurlu olduğu; işbu davada, davacılar tarafınca belirsiz alacak davası kapsamında destekten yoksun kalma tazminatı ile davacılar … ve … için 110.000’er TL, davacı … için 85.000 TL manevi tazminat talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır.
A-Davacılar vekilinin maddi tazminat davasına yönelik istinaf başvurusunun değerlendirilmesi: Dava dosyasında İlk Derece Mahkemesince karar verildikten, istinaf başvurusu yapıldıktan sonra ve henüz istinaf incelemesi için dava dosyası Dairemize gelmeden önceki bir aşamada, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunan davacılar vekili, 20/04/2020 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talepleri yönünden davalı … Sigorta AŞ ile karşılıklı olarak sulh olduklarını, davalılar … Sigorta AŞ., … ve … hakkındaki maddi tazminat ve istinaf taleplerinden feragat ettiklerini, manevi tazminata ilişkin davalarının ve istinaf başvurularının devam ettiğini; vekaletnamesinde feragat yetkisi bulunan davalı … Sigorta AŞ. vekili 14/04/2020 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat davası yönünden davacılar ile sulh olduklarını, davacı tarafın davadan feragat ettiklerine ilişkin taleplerini dosyaya sunmaları halinde, karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini bildirmişlerdir. HMK’nın 307. maddesine göre feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK’nın 309 ve 310. maddelerine göre davadan feragat; dava hakkında verilen kararın kesinleşmesine kadar her zaman yapılabilir ve feragat davayı neticelendiren tek taraflı hukuki işlemlerden olup karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. HMK’nın 311/1. maddesine göre ise feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu çerçevede, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının maddi tazminata ilişkin kısmının kaldırılmasına ve HMK’nın 307 vd. maddeleri gereğince feragat nedeniyle, davacılar … ve … tarafından davalılar … Sigorta AŞ., … ve … aleyhine açılan maddi tazminat davasının reddine, istinaf talepleri konusuz kaldığından, davacılar vekilinin, maddi tazminat davasına ilişkin istinaf başvuruları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B-Davacılar vekilinin manevi tazminat başvurusuna yönelik istinaf başvurusunun değerlendirilmesi: Kazanın oluş şekli, müteveffanın yolcu olması, davalı sürücülerin kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile TBK’nın 56/2. maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkemece, davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği ve az olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davacılar vekilinin bu yöne ilişkin iddia ve itirazı yerinde görülerek, takdiren davacılar …, … ve … için 75.000’er TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir. Ayrıca, davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından, her bir davacı için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, toplam manevi tazminat miktarı üzerinden tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Yine, AAÜT’nin 10/2. maddesi gereğince, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … için hükmedilmesi gereken vekalet ücreti, davacılar lehine hükmedilen vekalet ücretini geçememesi gerekirken, yukarıda yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması da doğru değildir. Bir başka deyişle, davacılar vekilinin bu yönlere ilişkin iddia ve itirazları da haklı görülmüştür. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-Davacılar vekilinin, maddi tazminat davasına yönelik istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
B-Davacılar vekilinin, manevi tazminat davasına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile,Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davacı …’ın destekten yoksun kalma maddi tazminatı isteminin reddine,2-Davacılar … ve …’ın maddi tazminat davalarının feragat nedeniyle reddine, 3-Davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne, davacı … için 75.000 TL davacı … için 75.000 TL davacı … için 75.000 TL manevi tazminatın, 17/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,4-Maddi tazminat davası yönünden tarafların vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,5-Maddi tazminat davası nedeniyle, Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi ve aynı Kanun’da belirtilen 1 no’lu Harçlar Tarifesi uyarınca, davadan feragat edildiği dikkate alınarak, alınması gereken 53,80 TL ilam harcının, peşin alınan 1.148,43‬ TL’den mahsubu ile kalan 1.094,63‬ TL’nin talep halinde Mahkemesince davacıya iadesine, 6-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 12.000 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 7-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 12.000 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 8-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 12.000 TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 9-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 9.200 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’tan tahsili ile bu davalıya verilmesine, 10-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 9.200 TL nispi vekalet ücretinin davacı …’tan tahsili ile bu davalıya verilmesine, 11-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince belirlenen 9.200 TL nispi vekalet ücretinin davacı …’tan tahsili ile bu davalıya verilmesine, 12-Manevi tazminat davası için davacılar tarafından yapılan, 1436,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 965,51 TL’sinin davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinden bırakılmasına,13-Davalı … tarafından yapılan 30,50 TL yargılama giderinden, davadaki kabul ve ret oranına göre hesaplanan 20,50 TL’sinin davacılardan tahsili ile bu davalıya verilmesine, 14-HMK’nın 333. maddesi gereğince davacılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,15- HMK’nın 333. maddesi gereğince davalı … tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde adı geçen davalıya iadesine,16-Diğer davalılar tarafından yatırılan gider avansı olmadığından ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
C-İstinaf İncelemesi Bakımından: 1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendilerine iadesine,2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 125,50 TL posta ve tebligat gideri ile 445,8‬0 TL istinaf başvuru harcının davalılar …, …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, maddi ve manevi tazminat davalarının konusu olan miktarlar her bir davacı için ayrı ayrı dikkate alınarak, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.04/10/2022