Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1790 E. 2023/531 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1790
KARAR NO: 2023/531
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/12/2019
NUMARASI: 2018/1041 Esas – 2019/1311 Karar
DAVANIN KONUSU: Araç Hasar Zararı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/03/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan araç hasar tazminatı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 17/12/2019 tarihli kararıyla; “1-Davanın kısmen kabulü ile; 8.479,81 TL nin 21/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava öncesinde, davacı tarafın eksik bilgilerle müvekkili şirkete başvurduğunu bu nedenle başvuru koşulunun gerçekleşmediğini, temlikname noterlikçe düzenlenmediğinden geçerli olmadığını, davacının temlik aldığı aracın yetkisiz ve anlaşmasız serviste onarımının yapıldığını, hesaplanan zararın fahiş olduğunu, zamanaşımı itirazlarının Mahkemece değerlendirilmediğini belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; davalı Sigorta Şirketi nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı araç ile temlik verenin maliki olduğu … plakalı aracın maddi hasarlı kaza yapması neticesinde,… plakalı aracın hasarlandığı; işbu davada, temlik alan davacı tarafından araç hasar tazminatı Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı taraf, davalı tarafa sigortalı bulunan aracın karışmış olduğu trafik kazasından kaynaklı araç hasar tazminatı alacağını, 19/07/2018 tarihli temlik sözleşmesi kapsamında temellük ettiği iddiasıyla eldeki davayı açmıştır. TBK’nın 183/1. maddesinde, kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklının borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebileceği düzenlenmiştir. Dava tarihindeki mevzuat dahilinde araç hasar tazminatı ile araç değer kaybı tazminatı alacağının temlikine ilişkin yasaklayıcı bir hüküm bulunmamaktadır. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu uyarınca sigortacılık yapan kurum veya kuruluşlardan ya da hesaptan talep edilecek tazminat alacağının, sadece hak sahibine veya avukatına ödeneceğine ve hiç kimseye devredilemeyeceğine ilişkin 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun ek 6. maddesinin, dava açıldıktan sonra, 28/07/2020 gün ve 31199 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması karşısında somut uyuşmazlıkta uygulama olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle, davalı vekilinin bu yöne ilişkin iddia ve itirazı yerinde değildir. Mahkemece karara dayanak yapılan 01/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde, davalı nezdinde sigortalı bulunan araç sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsünün kusurunun bulunmadığı; kaza nedeniyle hasarlanan … plakalı aracın KDV dahil onarım bedelinin 8.729,81 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde; raporun, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanısına varıldığından, davalı vekilinin kusur ve zarar hesaplamasına yönelik itirazları kabule şayan görülmemiştir Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Dairemizce aşağıdaki şekilde karar oluşturulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine,2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 579,25 TL harçtan, peşin alınan 144,81‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 434,44‬ TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.28/03/2023