Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1743 E. 2022/1087 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1743
KARAR NO: 2022/1087
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 16/12/2019
NUMARASI: 2016/1191 (E) – 2019/1012 (K)
DAVANIN KONUSU: Maddi tazminat
KARAR TARİHİ: 7/6/2022
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar tazminatı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; 12.500,00 TL hasar tazminatının davalılar …, … ve … Sigorta Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsiline; 6.250,00 TL hasar tazminatının davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalılar … ve … vekili dilekçesinde özetle; herhangi bir aracın çekildiğine dair uyarı ve belirti söz konusu olmaksızın önüne kontrolsüz biçimde çıkan araca çarpmamak için manevra yapmak zorunda kalan müvekkili davalı …’un, hızını koruyarak kavşak şartlarında gerekli önlemi almasına karşın manevra yapmak zorunda kaldığını, müvekkilinin babasının da olayda yaralandığını, müvekkiline kusur yüklenemeyeceğini, kusurun uygunsuz biçimde araç çekmekte olan diğer davalıya ait olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda: Yönetimindeki araç ile Bandırma istikametinden Bursa iline doğru seyir halinde bulunan davalı sürücü …’un … kavşağına yaklaştığı, diğer davalı …’ın ise arızalı olması nedeniyle … plakalı otomobilin halatla bağlı olduğu minibüsle karşı yöne geçmek amacıyla kavşağa girdiği, davalı sürücü …’un ise kavşağa giren otomobilin halatla bağlı olduğu minibüse çarpmamak amacıyla sola manevra yaparak bölünmüş yolun karşı şeridine geçerek davacının yönetimindeki minibüse çarptığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Somut olayda tartışılması gereken hukuki sorun davalı sürücü …’un kazanın oluşumunda kusurunun bulunup bulunmadığına ilişkindir. İstanbul Teknik Üniversitesi … tarafından düzenlenen kusura ilişkin raporda; karlı hava ve ıslak zemin koşullarında kontrolsüz kavşak kesimine yaklaşmasına ve kavşakta dönüş yapmak üzere bekleyen kamyonet ve arkasına halatla bağlı arızalı otomobili görmesine rağmen hızını kavşakta oluşması olası hatalı taşıt hareketlerine karşı güvenli biçimde durabilmesini sağlayacak kontrollü seviyeye düşürmeyen, olay yeri koşullarına göre yüksek olduğu anlaşılan seviyedeki hızını koruyarak seyrini sürdüren, kavşakta taşıtların dönüş manevrasıyla önüne çıkması durumunu tolere edemeyip sola ani ve kontrolsüz direksiyon manevrası yaparak karşı yön yol bandına geçip karşı yönden gelmekte olan davacının taşıtının önüne çıkan davalı sürücü …’un kurallara aykırı hareket etmesi nedeniyle %50 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir. Mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişilerin raporunda, davalı sürücüler … ve … ile davalı sürücü …’in yönetimindeki araçların kaza sırasındaki konumları ve adları geçen sürücülerin davranışları irdelenerek, trafik kazasının meydana gelmesine neden olan kusur oranlarının yasal dayanaklarıyla birlikte, eylemler ile sonuç arasında nedensellik bağını ortaya koyacak biçimde; dosya kapsamından anlaşılan oluşa, bilimsel ölçütlere, usul ve kanuna uygun olarak saptandığının anlaşılması karşısında, HMK’nin 279’uncu maddesine uygun düzenlenen ve dosya kapsamına uygun somut olgu ve ölçütlere dayanan, yeterli gerekçeyi de taşıyan bilirkişilerin kusura ilişkin raporunun hükme esas alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı kabul edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalılar … ve … vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilk derece mahkemesinin hükmüne yönelik istinaf başvurusunun, HMK’nin 353/1-b/1’inci maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 426,93 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin yatırılan toplam 213,46 TL istinaf karar ve ilam harcı mahsup edilerek, bakiye 213,47‬ TL istinaf karar ve ilam harcının davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-Davalılar … ve …’un istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettikleri yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansından artan tutarın, HMK’nin 333’üncü maddesinin, 1’inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran taraflara geri verilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 7/6/2022