Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1479 E. 2023/396 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1479
KARAR NO: 2023/396
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/02/2020
NUMARASI: 2017/913 Esas – 2020/50 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. ve TBK’nın 54. maddesi kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 04/02/2020 tarihli kararıyla; “1-Davanın kabulüne, 34.898,12 TL maddi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kaza tarihi 19/12/2016 olduğundan, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartları’nın işbu davada uygulanması gerektiğini, davacı tarafın dava öncesinde eksik belgelerle müvekkiline başvurması nedeniyle tazminat ödenmediğini, 2918 sayılı Kanun’un 97. maddesinde yapılan değişiklik gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 19/12/2016 tarihinde, davacının yolcu olduğu … plakalı araç ile ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı aracın karıştığı kaza neticesinde davacının yaralandığı; eldeki davada davacı tarafça güç kaybı tazminatı talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 06/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacının yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı; %100 kusur oranı, %18 maluliyet oranı TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 1,8 teknik faiz dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre davacının sürekli güç kaybı zararının 34.898,12 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelenmesinde; raporun, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, bu yönlere ilişkin soyut itiraz kabul edilmemiştir. Davacı tarafça her ne kadar eksik belgelerle müvekkili kuruma başvurulduğu, dolayısıyla dava öncesinde başvuru şartının yerine getirilmediği iddia edilmiş ise de; Yargıtayın ve Dairemizin yerleşik kararlarına göre yapılan başvuru geçerlidir. Bir başka deyişle, davacı tarafça dava öncesinde, davalı Güvence Hesabı’na başvuru yapılması şartı yerine getirildiğinden bu yöne ilişkin itiraz da yerinde görülmemiştir. Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Dairemizce aşağıdaki şekilde karar oluşturulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 2.383,89 TL harçtan, peşin alınan 596 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.787,89 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.14/03/2023