Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2020/1212 E. 2020/654 K. 04.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2020/1212
KARAR NO : 2020/654
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2019
NUMARASI : 2018/1137 Esas – 2019/1077 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/06/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili; davalı sürücünün kusuru, davalı sigorta şirketinin kanundan kaynaklanan sorumluluğu çerçevesinde maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100 TL değer kaybı tazminatının, 100 TL ikame araç bedelinin ve 240 TL eksper hizmet bedelinin davalı … A.Ş’den (teminat limitleri dahilinde ve temerrüt tarihinden itibaren) ve davalı … kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.İlk Derece Mahkemesince; “davalı … A.Ş hakkında değer kaybına yönelik olan açılan davanın reddine, davalı … hakkında değer kaybı bedeline yönelik olarak açılan davanın dava ve ıslah dilekçelerine göre kabulü ile 2.000,00 TL değer kaybı bedelinin 100,00 TL’sinin olay tarihi olan 01/08/2018 tarihinden itibaren, 1.900,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 23/10/2019 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı … alınarak davacıya verilmesine, ikame araç bedeline yönelik olarak açılan davanın dava ve ıslah dilekçelerine göre kabulü ile 742,00 TL ikame araç bedelinin 100,00 TL’sinin olay tarihi olan 01/08/2018 tarihinden itibaren, 642,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 23/10/2019 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı … alınarak davacıya verilmesine, 240,00 TL ekspertiz bedelinin yargılama giderlerinden olarak davalı … A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.HMK’nın 341. maddesinin (2). fıkrasına göre miktar veya değeri üç bin Türk lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Aynı maddenin (4). fıkrasında da alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü  üç bin Türk lirasını geçmeyen tarafın, istinaf yoluna başvuramayacağı öngörülmüştür. Ayrıca HMK’nın ek 1. maddesinin (1). fıkrasında; “HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırın her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 04/01/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.” hükmünün yanı sıra, maddenin (2). fıkrasında; “HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı” düzenlenmiştir.Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu yerel mahkeme hükmünün verildiği 2019 yılı için HMK’nın 341. maddesinin (2). ve (4). fıkralarındaki kesinlik sınırı 4.400 TL olmuştur.Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 440,00 TL dava değeri üzerinden karar verilmesi talep edilmiş; bilirkişi raporundan sonra toplam talebin 2.542,00 TL olduğu belirtilip dava ıslah edilmiş ve Mahkemece bu miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.Bu halde davacının “talebinin kabul edilmeyen bölümü” bulunmayıp dava değerinin de kararın verildiği tarih itibarıyla öngörülen kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesince verilen karar için HMK’nın 341/4. maddesi gereğince istinaf hakkı yoktur. Yerel mahkemece, karara karşı kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesi de sonuca etkili değildir. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf dilekçesinin, HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca REDDİNE,2-İstinaf incelemesi esastan yapılmadığından, istinaf başvurusu sırasında yatırılan istinaf karar harcının istek halinde mahkemesince yatırana iadesine,3-İstinaf aşamasında yapılan masrafların istinaf eden üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 04/06/2020