Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/960 E. 2020/741 K. 11.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/960
KARAR NO: 2020/741
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/11/2017
NUMARASI: 2015/78 Esas- 2017/942 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 11/06/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nin ZMS sigortacısı, davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti.’nin işleteni, davalı …’nin ruhsat sahibi ve işleteni olduğu … plakalı otobüsün 20/09/2014 tarihinde saat 09:45’de, Küçükçekmece … Mahallesi civarında seyir halinde iken sürücünün yoldaki kasisi farketmeyişi sebebiyle çok süratli bir şekilde yolda bulunan kasisin/tümseğin üzerinden geçmesi sonucunda, otobüsün arka koltuğunda oturmakta olan müvekkilinin yukarıya doğru havalandığını ve başını aracın tavanına çarptıktan sonra aynı şiddetle koltuğa düştüğünü, belinde o an şiddetli bir acı hissettiğini ve ayağa kalkamadığını, bu olay nedeniyle Küçükçekmece Kanarya Karakolunda aynı gün tutanak tutulduğunu ve sorumlulardan şikayetçi olunduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin belinde kırık oluştuğunu ve müvekkilinin ameliyat görerek uzun süre hastanede tedavi gördüğünü, halen çelik korse ile hayatını idame ettirmekte ve gününün büyük bir kısmını yatarak geçirdiğini, ev işlerinin eşi tarafından yapıldığını ve kendisinin herhangi bir işte çalışamadığını, kaza nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, aylık 1.500,00 TL karşılığında bakıcı tuttuğunu, kazadan sonra 6 ay boyunca evden çıkamadığını, halen tedavi gördüğünü, ilaçlar kullandığını ve hastaneye gidip geldiğini, hastaneye giderken taksi ücreti ödemek zorunda kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, hastane gideri, bakıcı gideri, mahrum kalınan maaş vs.maddi zararlarının toplamı olarak, şimdilik 25.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen; 100.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faizi ile birlikte davalılar … ve … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin taraf olarak gösterilmesinin hukuken mümkün olmadığını, bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, zira müvekkili şirketin İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi kararları çerçevesinde Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde toplu taşıma yapılacak hatların üçüncü şahıslara kiralanması noktasında yetkilendirilmiş bir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı iştiraki olduğunu, bu yetkisi kapsamında müvekkilinin, bu hatları belli bir bedel karşılığında üçüncü kişilere kiraladığını, müvekkilinin kazaya karışan aracın ruhsat sahibi, maliki, işleteni ve aracı kullanan şoförün işvereni olmadığını, dava dilekçesindeki iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu, talep edilen manevi tazminat miktarının son derece fahiş olduğunu iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan ve kiralama sözleşmesi gereğince müvekkilinin uhdesinde bulunan … plakalı otobüsün diğer davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde, ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, dava dilekçesindeki iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu, talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı ifade edilen … plakalı aracın kaza tarihinde müvekkili nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, müvekkilinin yalnızca sigorta ettiren (işleten) ‘in sorumluluğunu teminat altına aldığını, dava dilekçesinde aracın diğer davalıya kiraya verildiği belirtildiğinden bu hususun tespit edilmesi gerektiğini, olayda müterafik kusur bulunduğunu iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Davacının maddi tazminat davasının kabulüne, bakıcı gideri olarak 2.339,10 TL, geçici İş Görmezlik Zararı olarak 5.016,20 TL, Sürekli İş görmezlik zararı olarak 69.435,88 TL olmak üzere toplam, 76.791,18 TL’nin davalı … yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davalılar … Tic. A.Ş. ve … Gıda Oto İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. yönünden kaza tarihi olan 20/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının manevi tazminat davasının kabulüne, 100.000,00 TL’nin davalılar … Tic. A.Ş. ve … Gıda Oto İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nden kaza tarihi olan 20/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili ile davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemece, müvekkilinin araç sahibi olduğunun belirtildiğini ancak müvekkilinin aracın ruhsat sahibi, maliki ya da işleteni olmadığını, müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, 3.Adli Tıp İhtisas Kurulunun 06/06/2016 tarihli raporunun hatalı tespitler içerdiğini, rapora karşı itirazlarının dikkate alınmadan dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdii edildiğini ve aktüerya bilirkişisi tarafından da son derece hukuka ve hakkaniyete aykırı tespitler içeren 14/10/2016 tarihli raporun tanzim edilerek dosyaya sunulduğunu, davacı tarafça da işbu hukuka ve hakkaniyete aykırı olan raporlar doğrultusunda maddi tazminat taleplerinin ıslah edildiğini, bu nedenle Mahkeme kararının kaldırılması ve yeniden yargılama yapılmasının zorunluluk arzettiğini, Yerel Mahkeme tarafından ıslah dilekçesi verilmesi için davacıya 2 haftalık kesin süre verildiğini, ancak ıslahın kesin süreden sonra yapıldığını ve harcın yatırıldığını, kaza tarihi itibariyle emekli olan ve emeklilik aylığı bağlanan davacı için aktif dönem hesabı olarak tazminat hesabı yapılmasının açıkça hukuka aykırı olduğunu, zira davacının aktif döneme ilişkin çalışması ve mahrum kalınan maaşı bulunmadığını, davacı tarafça talep edilen bakıcı giderinin hiçbir şekilde ispatlanamadığını, kesin süre içerisinde ıslah harcı yatırılmadığından HMK’nın 94.maddesine göre ıslah edilen talebin reddine karar verilmesi gerektiğini, Yerel Mahkeme tarafından hükmedilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı … Tic.A.Ş. ile 03/11/2014 tarihinde, … plakalı aracın kiralanmasına ilişkin akdedilen sözleşmede, sözleşmenin tarafının … olduğunu, müvekkilinin sözleşmenin tarafı olmadığını, bu nedenle husumetten davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın SGK’ya ihbar edilmesi gerektiğini, salt davacı vekilinin iddialarına itibar edilerek hüküm tesis edildiğini, davacı emekli olduğundan sürekli iş göremezlik yüzünden zarar hesaplanamayacağını, dava dilekçesinde davacının lösemi hastası olduğu ifade edildiğinden, davacının bakiye ömür hesabında bu husus dikkate alınmadığı için davacının bakiye ömrünün hatalı tespit edildiğini, davacı tarafın 06/10/2017 tarihli ıslah dilekçesinin taraflara tebliğ edilmediğini, davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın fahiş ve zenginleşmeye yol açacak mahiyette bulunduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, TBK’nın 49,54 ve 56. maddeleri kapsamında haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalı …’nin ZMS sigortacısı, davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti.’nin işleteni, davalı …’nin ruhsat sahibi ve işleteni olduğu … plakalı otobüsün, 20/09/2014 tarihinde, yolda seyir halindeyken yoldaki kasisi farketmeyerek hızlı bir şekilde geçmesi nedeniyle araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, davacının bu kaza ve yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu ve yukarıda da belirtildiği şekilde Mahkemece, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Maluliyete ilişkin alınacak raporların olay tarihlerine göre; 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ila 31.08.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ile 31.05.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 tarihinden sonra ise Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta; karara dayanak yapılan Adli Tıp Kurumu 3.Adli Tıp İhtisas Kurumu’nun 25/05/2016 tarihli raporu, 11/10/2008 tarih ve 27012721 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümleri çerçevesinde düzenlenmiştir. Başka bir deyişle, karara dayanak yapılan maluliyet raporu, kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre düzenlenmemiştir. Ayrıca davacı lehine 2.339,10 TL bakıcı giderine hükmedilmesine rağmen, ATK raporunda davacının bakıcıya muhtaç olup olmadığı konusunda herhangi bir tespit yer almamaktadır. Bu durumda Mahkemece, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Yönetmelik hükümleri çerçevesinde ATK’dan davacının, geçici- sürekli iş göremezlik, iyileşme süresi ve bakıcıya muhtaç olup olmadığı hususlarında maluliyet raporunun alınması ve sonrasında ek aktüerya raporu alındıktan sonra tarafların delillerinin değerlendirilerek nihai kararın verilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, davalı … vekili İle davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekilinin istinaf başvurularının kabulüne, HMK’nın 353/1-a/6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekili İle davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekilinin istinaf başvurularının KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf kanun yoluna başvuran davalılara tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine, 7-İİK’nın 36/5. maddesi gereğince, istinaf sonucuna göre davalı … vekili İle davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekili tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, teminat mektubunun davalı … vekili İle davalı … Gıda Otomotiv İnş.San.Tic.Ltd.Şti. vekili’ne iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/06/2020