Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/830 E. 2020/3752 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/830
KARAR NO : 2020/3752
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/10/2017
NUMARASI : 2016/1437 Esas- 2017/1123 Karar
DAVANIN KONUSU: Güç Kaybı Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ 10/09/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 23/03/2013 tarihinde, davalı nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı ve müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı aracın İstanbul …, … Mevkinde, … takiben Başakşehir istikametinden gelip Halkalı istikametine seyir halinde iken civarda bulunan Piyade Er Esat Peker Üst Geçiti’ni kullanmayarak yoldan karşıya geçmekte olan ve kimliği tespit edilemeyen bir yayaya çarpmamak için sola doğru manevra yapması üzerine aracın kontrolden çıkarak orta refüjü aşıp diğer trafik yönüne ait yol platformuna girdiğini, bu sırada Hürriyet Bulvarı Halkalı-Başakşehir istikametinde … sevk ve idaresinde seyir halinde olan … plakalı araç ile kazaya karıştıklarını, bu kaza neticesinde müvekkilinin yaralandığını iddia ederek, HMK’nın 107.madesi kapsamında fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydı ile şimdilik 500,00 TL bakıcı gideri, 500,00 TL geçici işgöremezlik ve 500,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere 1.500,00 TL maddi tazminatın poliçe limiti dahilinde temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Kazaya karıştığı belirtilen … plakalı aracın kaza tarihi itibarıyla müvekkili nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, davacı tarafın aracın sürücüsü olduğunu, işleten ve sürücünün KTK’nın 85.ve 86.maddelerine göre üçüncü şahıs olmayıp sigorta ile sorumlulukları teminat altına alınan kimseler olduğunu, dolayısıyla dava konusu talebin teminat dışı olduğunu, hiç kimsenin kendi kusurundan faydalanamayacağını, kazanın meydana gelmesinde davacı sürücünün tamamen sorumlu olduğunu, bu nedenle müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.İlk Derece Mahkemesince; kazanın meydana gelmesinde davacı (araç sürücüsü)’nın tam kusurlu olduğu, dolayısıyla KTK’nın 91, 85.ve 86. maddeleri kapsamında davacının üçüncü kişi sayılamayacağı ve davalı … Şirketinin sorumlu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Davaya konu trafik kazasının, zaruret halinde meydana geldiğini, müvekkilinin önüne çıkan yayaya çarpmamak için manevra yapmak zorunda kaldığını, müvekkilinin aracın işleteni olmayıp sürücüsü olduğunu, bu nedenle tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamında olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, TBK’nın 54.maddesi kapsamında yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, 23/03/2013 tarihinde, davalı nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı ve davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile karıştıkları kaza neticesinde davacının yaralandığı, olayın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü olan davacının tam kusurlu olduğu, davacının bu yaralanma nedeniyle … plakalı aracın sigortacısı davalı aleyhine maddi tazminat talebinde bulunduğu, Mahkemece de, yukarıda belirtildiği şeklinde davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.2918 sayılı KTK’nın “Zorunlu mali sorumluluk sigortası dışında kalan hususlar” başlıklı 92/g maddesinde “hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri”nin teminat dışında olduğu belirtilmiştir.Somut uyuşmazlıkta da, trafik kazası, davacının tamamen kendi kusuru ile meydana gelmiştir. Bu durumda, davacının tazminat talebi 2918 Sayılı Kanun’un 92/g maddesi gereğince, ZMSS poliçesi teminatı dışında kalmaktadır. Buna göre, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi doğru olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki itirazlar yerinde görülmemiştir.Bu bağlamda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.10/09/2020