Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/700 E. 2020/527 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/700
KARAR NO: 2020/527
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/10/2017
NUMARASI: 2016/499 Esas-2017/1187 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 10/03/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 14/12/2008 tarihinde, davacı müvekkili kaldırımda otobüs beklemekte iken, davalılardan … yönetimindeki, diğer davalı …’e ait olan … plakalı aracın neden olduğunu, kaza sonrası uzun süre tedavi gördüğünü, çalışma imkanını kaybettiğini, davacı tarafından davalılar aleyhinde açılan maddi ve manevi tazminat istemli davada … 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/755 esas sayılı dosyası kapsamında davacıya 1.975,88TL maddi ve 8.000,00TL manevi tazminat olarak çok cüzi miktarlarda tazminat ödemesine karar verildiğini, aradan geçen uzun zamana rağmen davacının bacağındaki kalıcı hasar nedeniyle sıkıntıları arttığını, sakatlığın getirdiği psikolojik sıkıntı nedeniyle genel sağlığının da bozulduğunu, bu nedenle halen de çalışamadığını ve yapılan yardımlarla geçinmeye çalıştığını, davacının tedavisi kapsamında 11/04/2016 tarihinde başvurduğu hastanenin kendisine %21 oranında engelli olduğuna yönelik rapor verdiği, maddi ve manevi tazminat haklarının karşılanmasi için yeniden dava açmak zorunda kaldıklarını, davacının mahrum kaldığı ve kalacağı kazanç tutarının tedavisinin yapılması, gerekli harcama tutarlarının karşılanabilmesi için fazlaya dair talep hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000TL maddi tazminatın ve manevi zararların giderilmesi için 20.000TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar …, … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zaman aşamına uğradığını, aynı olay sebebi ile davacının bir kez manevi tazminat talebinde bulunulabileceğini, sürekli olarak manevi tazminat talebinde bulunamayacağını beyanla, taleplerini reddiyle birlikte adli talep etmiştir. Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde; manevi tazminat taleplerinin poliçe teminat kapsamı dışında olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusuru olması halinde söz konusu olduğunu, maddi tazminata ilişkin talepleri ödemiş olduklarını beyanla davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi; davacının davasının kesin hüküm nedeniyle reddine karar vermiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; manevi tazminat hakkındaki talebin kesin hüküm sebebiyle reddinin hukuka ve adalete aykırı olduğu, dava dilekçesi ekinde sundukları raporda engel durumunun daha fazla olduğu ve iki rapor arasında açık bir çelişki var iken tarafsız bir kurumdan rapor alınarak bu çelişkinin giderilmesi gerektiği beyanla, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklı artan maluliyete dayalı maddi manevi tazminat davasıdır. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak tüm dosya kapsamında yapılan inceleme sonunda: Davacının 14/12/2008 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sebebi ile malul kaldığı, davalılar hakkında daha önce açmış olduğu … 6. Asliye Ticaret mahkemesi 2014/755 esas sayılı dosyası ile davacının maddi taleplerin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin ise tam kabulüne karar verilmiş ve karar 10/04/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Aynı kazaya ilişkin davacı vekili sonradan edindiği Engelli Sağlık Raporundan maluliyetin daha fazla olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile yeniden derdest davayı ikame etmiş ise de, İlk Derece Mahkemesince; Adli Tıp Kurumu Başkanlığından önceden sonuçlanan … 6. ATM 2014/755 sayılı dosyasında bulunan maluliyet raporu ile davacının aynı kazadan kaynaklı maluliyetinin süreç içinde artıp artmadığı ve maluliyet artışı mevcut ise dava konusu kaza ile bağlantılı olup olmadığının sorulduğu, Adli Tıp Kurumunun vermiş olduğu 24/05/2014 tarihli raporda, maluliyet durumunun artmadığı ve önceki raporda olduğu gibi %5 maluliyet oranının bildirildiği anlaşılmış ve bu gerekçe ile maddi tazminat taleplerinin reddine karar verildiği, manevi tazminata ilişkin taleplerin ise manevi tazminatın bölünmezliği ilkesi gereğince reddine karar verildiği görülmüş olup, İlk Derece Mahkemesinini karar ve gerekçesi yeterince araştırmayı ve incelemeyi içermekte olduğu değerlendirildiğinde; davacı vekilinin bir başka kurumdan rapor alınması talebiyle kararın kaldırılması yönündeki, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. Maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-Davacının adli yardım talebinin kabulü sebebiyle, istinaf masraflarının davalı tarafından harcanan toplam 28 TL posta masrafının, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 6-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.10/03/2020