Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/655 E. 2020/503 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/655
KARAR NO: 2020/503
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/10/2017
NUMARASI: 2014/387 Esas- 2017/931 Karar
DAVANIN KONUSU: Rücuen Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/03/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;…
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nin ZMS sigortacısı, davalı … Hiz.San.A.Ş. maliki-işleteni ve davalı …’nın sürücüsü olduğu … plakalı vinçli kamyonun, …’ın sürücüsü olduğu … plakalı otomobile çarpması neticesinde, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin sigortalısı … ailesinden; aracın arka koltuğunda oturan çocuklar … ve …’nın yaralandığını, anne …’ın öldüğünü, ön koltukta oturan baba …’ın kazayı yaralanmadan atlattığını, davalı … ile dava dışı … hakkında taksirle bir kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet verme suçundan Üsküdar 3.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2011/269 Esas sayılı dosyasında açılan kamu davası sonucunda, davalı …’nın asli ve tam kusurlu olarak kazaya sebebiyet verdiğinden hakkında mahkumiyet kararı, dava dışı … hakkında beraat kararı verildiğini, … ile …’ın kaza sonrasında Ümraniye Devlet Hastanesine sevk edilerek ilk müdahalenin burada gerçekleştiğini, akabinde … acil ambulans uçağı ile memleketleri Almanya’ya sevk edilerek tedavilerinin sürdürüldüğünü ve Almanya’daki tedavi giderlerinin müvekkili tarafından karşılandığını, tedavi giderleri toplamının 23.665,86 Euro olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutulması kaydı ile 23.665,86 Euro tutarındaki rücuen tazminat alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline (davalı …’nin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla), Euro cinsinden alacaklarına kaza tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi gereğince faiz yürütülmesine, davalı … yönünden temerrüt tarihi olan 28/08/2011 tarihinden itibaren faiz yürütülmesine, alacaklarının Euro cinsinden tahsilinin mümkün olmaması halinde, fiili ödeme günündeki T.C. … Bankası döviz satış turu üzerinden hesaplanacak TL karşılığı olarak ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş; 04/11/2011 tarihli dilekçesi ile de, kazaya karışan … plakalı aracın ZMS sigortacısı … Sigorta Şirketi’nin davaya dahil edilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın kaza tarihinde ZMSS poliçesinin … Sigorta Şirketi tarafından yapıldığını, müvekkili tarafından ZMSS poliçesinin yapılmadığını, müvekkili hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; 6111 sayılı Kanun’un 59.maddesi ile değişiklik yapılan 2918 sayılı KTK’nın 98.maddesine göre tedavi giderlerinin sorumluluğunun SGK’ya ait olduğunu, tedavi giderlerinin 3.kişilerden tazmin edilemeyeceğini, dolayısıyla müvekkilinden de talep edilemeyeceğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin herhangi bir kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığını, kazaya karışan şahsın, aracı, müvekkili şirketin bilgisi ve talimatı dışında kullandığını, ceza mahkemesi kararının henüz kesinleşmediğini, yurt dışında yapılan tedavi masraflarını kabul etmediklerini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yabancı gerçek kişilerden olup, yabancı uyruklu gerçek veya tüzel kişilerin Türkiye’de dava açmaları halinde 2675 sayılı Kanun kapsamında teminat gösterme zorunluluğunun bulunduğunu, 6111 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucunda tedavi giderlerinin SGK’nın sorumluluğuna alındığını, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, meydana gelen kazada müvekkilinin kusurlu olmadığını, ceza mahkemesi kararının temyiz aşamasında olduğunu, ceza yargılamasındaki kusur ve hükmün, hukuk mahkemesi hakimini bağlamayacağını iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Davalı … nin HMK 124 maddesi gereğince taraf olmaktan çıkarılmasına karar verilmiş olmakla davalı … hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Davalılar …, … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. ve … Sigorta Şirketi hakkında açılan davanın kabulü ile 23.665,86 Euro’nun (fiili ödeme tarihinde TCMB’nin efektif satış kuruna göre TL karşılığının ) davalılar … ve … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. yönünden 25/04/2011 tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş yönünden 11/04/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince hesaplanacak faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili, davalı … Sigorta Şirketi vekili ile davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; 2675 sayılı Kanun gereğince davacının teminat gösterme zorunluluğu bulunduğunu, ancak teminat yatırılmadan dava açıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken esasa ilişkin karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yerel Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda karar verildiğini, ancak bilirkişi raporunda itirazlarının dikkate alınmadığını, bilirkişi raporunu karara esas teşkil edemeyecek ve objektif gerçeklikten uzak olduğunu, 6111 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucunda tedavi giderlerinden sorumluluğunun SGK’ya geçtiğini, müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, kararın bu nedenle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Davalı … Sigorta Şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; KTK’nın 98.maddesinde yapılan değişiklik ile tedavi giderlerinden sorumluluğunun SGK’ya aktarıldığını, dava dilekçesinde müvekkilinin davalı olarak gösterilmediğini, dahili dava dilekçesi ile davaya dahil edildiğini, HMK’nın 64.maddesi gereğince müvekkili hakkında hüküm kurulmaması gerektiğini, bu nedenle kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San….vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin sorumluğunun kusursuz sorumluluk olduğunun kararda değerlendirilmesi gerektiğini, davacı tarafından karşılanmış olan dava konusu giderlerin vasat/makul tedavi giderleri olup olmadığının araştırılmadığını, vasat tedavi giderlerine aşkın olan giderlerin müvekkili tarafından karşılanmasının beklenemeyeceğini, bu hususun Yerel Mahkemece araştırılmadığını, kararın bu nedenle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, Almanya Hastalık Kasası tarafından, Türkiye’de gerçekleşen trafik kazası nedeniyle yaralanma sonucunda sigortalısına ödenen tedavi giderlerinin rücuen tazmini istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalı … Sigorta Şirketi’nin ZMS sigortacısı, davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş.’nin maliki-işleteni ve davalı …’nın sürücüsü olduğu … plakalı vinçli kamyonun, dava dışı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı otomobile çarpması neticesinde, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının sigortalısı … ailesinden çocuklar … ve …’ın yaralandığı, tedavilerinin Almanya’da yapıldığı, tedavi giderlerinin davacı Almanya Hastalık Kasası tarafından karşılandığı, davacının, ödediği tedavi giderlerini davalılardan talep ettiği ve Mahkemece de, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. Kazaya karışan … plakalı aracın ZMSS poliçesinin, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen … Sigorta A.Ş. tarafından yapılmadığı ve … Sigorta Şirketi tarafından yapıldığının anlaşılması üzerine, davacı vekili 04/11/2011 tarihli dilekçesi ile, davalı … Sigorta Şirketi’nin davaya dahil edilmesini talep etmiş ve Mahkemece, 18/04/2016 tarihli ara kararı ile “Dava dilekçesinde dava olarak … Sigorta’ nın gösterilmiş olmasının kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı kanaatine varılmakla taraf değişikliği talebinin kabulüne ve HMK.nun 124/4 maddesi uyarınca … Sigorta’ nın davanın tarafı olmaktan çıkartılarak yerine … Sigorta şirketinin davalı olarak kabul edilmesine” karar verilmiştir. İşbu ara kararı davalı … Sigorta Şirketi’ne tebliğ edilmiştir. Davalı … Sigorta Şirketi dahili davalı dilekçesine ve Mahkemenin ara kararına karşı herhangi bir itirazda da bulunmamıştır. Dolayısıyla, davalı … Sigorta Şirketi vekilinin bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 15/10/2015 tarihli ve 2013/21469 Esas – 2015/10644 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, üye devletlerin teminattan muafiyetine ilişkin 01/03/1954 tarihli “Hukuk Usulüne Dair Lahey Sözleşmesi’ne, Almanya ile Türkiye taraftır. Ayrıca Türkiye ile Almanya arasında, 15/05/1930 gün ve 1622 sayılı Kanun ile onanan “Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Devleti Arasında Hukuki ve Ticari Mevaddı Adliyeye Müteallik Münasebatı Mütekabiliye Dair Mukavelename”nin 2. maddesinde, Alman vatandaşlarının Türkiye Mahkemelerinde dava açmaları halinde teminat göstermekten muaf oldukları belirtmiştir. Buna göre, davacı teminat göstermek zorunda bulunmadığından davalı … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 19/09/2017 tarihli ve 2015/17744 Esas – 2017/7890 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, SGK’nın 07/02/2012 tarihli ve 2012/5 sayılı Genelgesi’nin 5.maddesi gereğince, yabancı uyruklu kişilerin trafik kazalarına bağlı tedavilerinin devamını yabancı ülkelerde sürdürmeleri halinde yurtdışında verilen tedavi hizmetlerinin bedelinin SGK tarafından karşılanmayacağı açıkça düzenlendiğinden, davalılar … Sigorta Şirketi vekili ile davalı … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Yargıtay’ın denetim ve incelemesinden geçerek kesinleşen, … Anadolu 9.Ağır Ceza Mahkemesinin 26/02/2013 tarihli ve 2011/269 Esas – 2013/46 Karar sayılı kararında, davalı (sürücü) …, kazanın meydana gelmesinde asli- tam kusurlu ve eyleminin bilinçli taksiri oluşturduğu kabul edilerek mahkumiyetine karar verilmiştir. Dolayısıyla davalı … vekilinin kusura yönelik iddia ve itirazı yerinde değildir. Mahkemece karara dayanak yapılan 27/11/2015 ve 15/12/2015 tarihli bilirkişi raporlarında, davacı tarafça ödenen tedavi giderleri toplamının 23.665,86 Euro olduğu, yabancı para cinsinden gerçekleşen harcamaların fiili ödeme tarihindeki karşılığının talep edilmesinin mümkün olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporlarının yapılan incelemesinde, raporların, HMK’nın 279.maddesindeki koşullara uygun olarak düzenlendiği, raporların dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu görülmüştür. Dolayısıyla, 2918 sayılı KTK’nın 85.maddesi gereğince tedavi giderlerinden işleten olarak sorumluluğu bulunan davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. vekili ile davalı … vekilinin bu yöne ilişkin iddia ve itirazı yerinde değildir. Yukarıdaki açıklamalar ve tespitler çercevesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından, davalı … vekili, davalı … Sigorta Şirketi vekili ile davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. vekilinin yaptığı istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekili, davalı … Sigorta Şirketi vekili ile davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. vekilinin yaptıkları istinaf başvurularının ayrı ayrı HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Davalı … yönünden, Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 3.749,09 TL harçtan peşin alınan 938,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.811,09 TL harcın davalı …den tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-Davalı … yönünden, Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 3.749,09 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.717,69 TL harcın davalı …’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 4-Davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş. yönünden, Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 3.749,09 TL harçtan peşin alınan 937,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.811,84 TL harcın davalı … Gıda ve Temizlik Hiz.San.A.Ş.’den tahsili ile Hazineye irat kaydına, 5-Davalıların istinaf başvurusu nedeniyle yaptıkları yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 7-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.05/03/2020