Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/623 E. 2020/291 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/623
KARAR NO: 2020/291
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/10/2017
NUMARASI: 2016/262 Esas – 2017/751 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 13/02/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Sigorta Şirketi tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta (ZMMS) poliçesiyle sigortalanan ve işleteni … Limited Şirketi olan … plaka sayılı aracın, 22/03/2015 tarihinde müvekkili …’a ait … plaka sayılı araca çarparak hasar görmesine neden olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla ödenmeyen 3.000,00 TL hasar bedeli ile 500,00 TL değer kaybının poliçe limitleri dahilinde temerrüt tarihi olan 04/06/2015 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesiyle dava dilekçesiyle 500,00 TL olarak talep ettiği değer kaybına ilişkin sonuç talebini 3.750,00 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın müvekkili … Sigorta Şirketi tarafından 05/06/2014 – 26/05/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere trafik sigorta poliçesiyle sigortalandığını, dava konusu kazanın meydana geldiğinin davacının ispat etmesi gerektiğini, davacının talep ettiği değer kaybının poliçe genel şartları eki 2/4’te ifade edildiği üzere kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında aracın mülkiyetinde değişiklik olduğu için teminat dışında kaldığını, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirket tarafından davacıya 24/04/2015 günü 9.490,00 TL, 29/05/2015 günü 6.262,00 TL hasar ödemesi yapıldığını, müvekkili şirketin sorumluluğunu poliçedeki limit ve sigortalıların kusurluyla sınırlı olduğunu, bilirkişiden hasar raporu alınması gerektiğini, davacı tarafın yaptığı masrafları kanıtlayan belge sunmasını talep ettiklerini, temerrütün ihbar tarihinden değil kanıtların tümünün müvekkili şirkete tebliğinden itibaren 8 iş günü geçmesiyle başlayacağını ileri sürerek davanın reddine, aksi halde getirtilmesi gereken kanıtların toplanması ve kusur durumu ile zararın belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yapılarak haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davalı … şirketi tarafından ZMMS poliçesi kapsamında toplam 22.869,00 TL’nin davadan önce ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Denetime elverişli olmayan, sadece rakamların yazılı olduğu bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, tespitin bilimsel ve gerçeklere dayalı olmadığını, piyasa gerçeklerinden uzak işçilik bedellerinin kabul edilemeyeceğini, aracın onarılan aksamları incelendiğinde değer kaybı oranının daha yüksek olduğunu, netice – i taleple bağlı kalmayan yerel mahkemenin usule ve kanuna aykırı karar verdiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesinin son kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazasında hasar gören aracın hasar bedelinin kusurlu araç sigortacısından ZMMS poliçesi kapsamında, hasar ve değer kaybının tahsili istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Mahkemece aldırılan ve hükme dayanak yapılan 27/12/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalı tarafından ZMMS poliçesiyle sigortalanan … plaka sayılı otomobil sürücüsünün %75, davacı … adına kayıtlı … plaka sayılı otomobil sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduklarını, davacı adına kayıtlı anılan araçta meydana gelen hasar tutarının KDV dahil 24.786,37 TL olduğu, kusur dağılımına göre davalının sorumlu olduğu hasar tutarının 18.589,78 TL, sözü edilen otomobildeki değer kaybından davalının sorumlu olduğu tutarın 3.750,00 TL olduğu bildirilmiştir. HMK’nin 279’uncu maddesine uygun düzenlenen ve dosya kapsamına uygun somut olgu ve ölçütlere dayanan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında isabetsizlik görülmemiştir. Davalı tarafından dosyaya sunulan ZMMS poliçesine göre … plaka sayılı hususi otomobilin sigorta başlangıcının 05/06/2014, bitiş tarihinin ise 05/06/2015 günü olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili 31/01/2017 tarihli dilekçesiyle kazanın ardından kasko şirketi tarafından ödenen 7.117,00 TL’nin, … Sigorta A.Ş tarafından müvekkili şirkete rücu edildiğini, davacıya 24/04/2015 günü 9.490,00 TL, 29/05/2015 günü ise 6.262,00 TL olmak üzere toplam 22.860,00 TL ödeme yapıldığını beyan etmiştir. Davacı vekili 18/04/2017 günü elektronik imzayla imzalanan dilekçesiyle müvekkiliyle yaptığı görüşme sonrasında söz konusu ödemelerin alındığının bildirildiğini beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu, davalı vekili tarafından sunulan 31/01/2017 tarihli dilekçeyle yukarıda açıklanan davacı vekili tarafından sunulan 18/04/2017 tarihli dilekçeler birlikte değerlendirildiğinde davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.13/02/2020