Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/5136 E. 2022/593 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/5136
KARAR NO: 2022/593
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/10/2019
NUMARASI: 2019/66 Esas – 2019/1151 Karar
DAVANIN KONUSU: Rücuen Tazminat (ZMSS Genel Şartları’na Aykırılık Kapsamında)
KARAR TARİHİ: 29/03/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; ZMS sigortacısı davacı tarafından, ölümlü trafik kazası nedeniyle 3. kişilere ödenen destekten yoksun kalma tazminatının, ZMSS Genel Şartları’na aykırılık iddiası kapsamında, ZMS sigortalısı davalıdan tahsili istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, kaza tarihinde araç sürücüsünün geçerli bir sürücü belgesinin bulunduğu sabittir. Kaza tutanağında, sürücü belgesi bilgilerinin yer almamış olması, sürücü belgesi olmadığı şeklinde anlaşılmamalıdır. Geçerli sürücü belgesi bulunmasına rağmen, kaza anında sürücünün yanında bulunmaması idari yönden yaptırım gerektirse de poliçe genel şartları anlamında sürücü belgesiz veya yetersiz belge ile araç kullanılması sonucunu doğurmaz. Bu durumda, poliçe genel şartları uyarınca rücu şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, davacının sabit görülmeyen davasının reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kaza tarihi olan 13/06/2010 tarihinde, sürücünün ehliyetsiz olduğunu, bu nedenle müvekkili şirket tarafından dava dışı 3. kişilere ödenen tazminatın, sigortalı davalıdan rücu koşullarının oluştuğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Davacı taraf her ne kadar, 13/06/2010 tarihinde gerçekleşen dava konusu kaza esnasında sigortalı aracın sürücüsü …’nın sürücü ehliyetinin bulunmadığını iddia etmiş ise de; dosyada bulunan İstanbul Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünün 10/07/2019 yazısına göre, sürücünün kaza tarihinde B sınıfı sürücü ehliyetine sahip olduğu ve ehliyetin geçerli olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, ZMSS Genel Şartları B.4.b maddesine göre davacı Sigorta Şirketi’nin, davalı sigortalısına rücu koşulları oluşmadığından, İlk Derece Mahkemesince de bu husus değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasa açısından herhangi bir hata bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazlar kabule şayan görülmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL karar ve ilam harcının mahsup edilerek bakiye 36,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde, dairemize ya da bulunulan yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçeyle Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/03/2022