Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/5056 E. 2022/597 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/5056
KARAR NO: 2022/597
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/09/2019
NUMARASI: 2018/477 Esas – 2019/801 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 29/03/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 53/3. ve 56/2. maddeleri kapsamında, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Somut olayda; Ülkenin ekonomik koşulları, tarafların dosya içine alınan sosyal ve ekonomik durum araştırma sonuçlarına göre davacı … ın işsiz olup sol gözünün tamamen görme engelli bulunması,aylık 1.000 TL engelli maaşı alması, müteveffanın kızları … ve … ın davacı baba ile birlikte yaşadıkları, aylık gelirleri bulunmadığı,bekar olup,okuma yazma bilmedikleri,muris oğlu … ın ilkokul mezunu olup, çobanlık yaptığı, ailenin geçimini sağladığı, kaza sırasında annesi … ın yanında olup kazaya şahit olduğu, muris … ın %75 oranında kusurlu bulunması, paranın satın alma gücü, davalı araç işleteni … in işçi olarak çalıştığı aylık 2.029 Tl geliri olduğu, üzerine kayıtlı arazi aracı ve gayrimenkul bulunduğu, eşi ve bekar altı çocuğu ile yaşadığı, sürücü … in halen askerde olduğu aylık geliri bulunmadığı, bekar olup geçimini ailesinin sağladığı, sürücü … kazada %25 oranında kusurlu bulunduğu, olay tarihi gibi özellikler göz önünde tutulmuştur. Davacıların manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir.” şeklindeki gerekçeyle “1-Davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden; … için 10.000 TL … icin 4.000 TL … için 4.000 TL … için 4.000 TL … icin 4.000 TL manevi tazminatın 13/05/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılar … ve …den alınarak davacılara verilmesine , fazla istemin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacılar vekili ile davalılar … ile … vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece tüm davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının az olduğunu; bilirkişi raporunda destekten yoksun kalma tazminatı yönünden yapılan hesaplamanın yanlış olduğunu, raporda, destek hesaplanmasında eşlerin birbirine destekliğinin 1/2 olarak kabul edilmesi gerekirken, %45’lik oranından bahsedilip müvekkilinin destek payının %5 eksik hesaplandığını, ayrıca hesaplamada %1,8’lik teknik faiz oranı kullanılmasının ülke gerçeklerini yansıtmadığını, Yargıtayın yerleşik içtihadına göre hesaplamanın, bilinen devreye ilişkin en son gelirinin her yıl için %10 arttırılıp %10 iskonto edilmesiyle belirlenecek değeri olarak esas alınması suretiyle yapılması gerektiğini belirtmiştir. Davalılar … ile … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalıların adreslerinin Batman’da olması nedeniyle davanın Batman Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, Yerel Mahkemenin yetkili olmadığını, manevi tazminat miktarlarının fazla olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından 13/05/2017 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ.’nin ZMS sigortacısı, davalı …’in maliki ve davalı …’in sürücüsü olduğu … plakalı aracın, davacıların yakını (davacı …’ın eşi ve diğer davacıların anneleri) yaya …’a çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası neticesinde, davacıların yakını …’ın vefat ettiği; işbu davada, davacı … için HMK’nın 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davası kapsamında 100 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 40.000 TL manevi tazminat; diğer davacıların her biri için 10.000’er TL manevi tazminat talep edildiği; kazanın meydana gelmesinde müteveffa (yaya) …’ın %75, araç sürücüsü davalı …’in %25 oranında kusurlu oldukları, Yerel Mahkemenin yetkili olduğu, dolayısıyla Mahkemece, davaların yetki itirazlarının reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle, davalıların yetkiye ilişkin itirazları yerinde görülmemiştir. Kazanın oluş şekli, kusur oranları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, TBK’nın 56/2. maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun ve makul olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davacılar vekili ile davalılar … ve … vekilinin, manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf iddia ve itirazları kabule yaşan görülmemiştir. Davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminatı hakkında kurulan hükme ve bilirkişi raporuna yönelik itiraza gelince; Yargıtay ve Dairemizin yerleşik kararlarında vurgulandığı üzere; çocuksuz durumda destek, desteğin gelirini, eşi ile ortak paylaşacağı varsayımına dayalı olarak, gelirden desteğin %50 ve eşin %50 pay alacağı kabul edilmesine rağmen, Mahkemece karara dayanak yapılan 24/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda; desteğe %55, sağ kalan eş olan davacı …’a %45 oranında pay ayrılarak hesaplama yapılması doğru olmamıştır. Bu nedenle, davacılar vekilinin, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamasına ilişkin itirazı yerinde görülmüştür. O halde, Mahkemece, davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminatı talebi konusunda, gelirden desteğin %50 ve davacı eşin %50 pay alacağı kabul edilerek ve PMF Yaşam Tablosu dikkate alınarak düzenlenecek ek rapor alındıktan sonra yeniden nihai bir kararın verilmesi gerekmektedir.Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-Davacılar vekili ile davalılar … ve … vekilinin, manevi tazminat davasına yönelik istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayır esastan reddine, 1-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL karar ve ilam harcının mahsup edilerek bakiye 36,30 TL karar ve ilam harcının davacılardan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 1.776,06 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 444,05 TL karar ve ilam harcının mahsup edilerek bakiye 1.332,01 TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
B-Davacı … vekili ile davalılar … ve … vekilinin, maddi (destekten yoksun kalma) tazminatı davasına yönelik istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına, 1-Maddi (destekten yoksun kalma) tazminatı davasının yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 4-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,5-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/02/2022