Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4911 E. 2022/563 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4911
KARAR NO: 2022/563
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/09/2019
NUMARASI: 2016/929 (E) 2019/512 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 29/03/2022
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalı sigorta şirketi tarafından trafik sigortasıyla teminat altına alınmış olan aracın, yanlış yere park etmesi nedeniyle meydana gelen kazada, müvekkilinin yaralanarak sakat kaldığını belirterek maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, benimsenen kusur raporu doğrultusunda kazanın gerçekleşmesinde davacı tarafın tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili, kusur dağılımına ilişkin düzenlenen rapora yönelik itirazda bulunmuş olmalarına rağmen itirazlarını karşılayacak şekilde herhangi bir değerlendirme yapılmadan ve kaza tespit tutanağı ile hükme esas alınan rapor arasındaki çelişki de giderilmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinde “Hukuki dinlenilme hakkı” düzenlenmiştir. Buna göre davanın taraflarının yargılama ile ilgili bilgi sahibi olma, açıklama ve ispat hakkı bulunmaktadır. İddia ve savunma hakkı olarak da bilinen bu hak, tarafların açıklama ve ispat hakkını tam ve eşit olarak kullanabilmelerini, yargı organlarının da bu açıklamaları dikkate alarak gereği gibi değerlendirme yapıp karar vermelerini zorunlu kılmaktadır. Aynı yasanın 281. maddesine göre de taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri düzenlenmiştir. Dosyada mübrez kaza tespit tutanağında, davalı tarafa trafik sigortasıyla sigortalı bulunan … plaka sayılı araç sürücüsüne, taşıt yoluna park etmek eyleminden mütevellit kusur izafe edilmiş olmasına rağmen hükme esas alınan ATK tarafından düzenlenen kusur raporunda ise, bu hususa hiç değinilmeden, kusurun tamamı davacıya izafe edilmiştir. İlk derece mahkemesince kaza tespit tutanağı ile kusur raporu arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi süresi içerisinde rapora yönelik itirazda bulunulmuş olmasına karşılık bu hususta herhangi bir değerlendirme yapılmadan karar verilmiş olması, az yukarıda açıklanan hukuki dinlenilme hakkına aykırılık teşkil etmektedir. O halde, kaza tespit tutanağı ile ATK tarafından düzenlenen 02/07/2018 tarihli rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla kusur durumuna ilişkin İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetin veyahut başka bir bilirkişi neyetinden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi amacıyla HMK’nın 353/1-a/6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 4-Peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istinaf kanun yoluna başvuran davacıya iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, 6100 sayılı HMK’nun 7251/39 md. ile değişik 362/1-g maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi. 29/03/2022