Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4716 E. 2022/478 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4716
KARAR NO: 2022/478
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/04/2019
NUMARASI: 2016/763 Esas – 2019/408 Karar
DAVANIN KONUSU: Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/03/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 56/2. maddesi kapsamında, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen hasar dosyası, davacının sunduğu belgeler, kaza tespit tutanakları üzerinde ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; Huzurdaki dava 02.06.2014 kaza tarihinde davacılar … ve …’nin müşterek çocukları, diğer davacıların kardeşi olan …’nın davalı … Ltd.Şti.nin adına tescili davalı idarenin gözetim, nezaret ve sorumluluğunda davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası ile teminat altında alınmış olunan … plakalı aracı kullanan davalılardan …’nün tam kusurlu olarak … plakalı motosiklete tedbirsiz ve dikkatsiz olarak çarpması neticesinde ölümlü trafik kazasının vuku bulduğu ve …’ın vefat ettiği anlaşılmaktadır. Dosyaya delillerin toplanması aşamasında davacı tarafın davalı sigorta ile anlaşarak tazminatı anlaşma doğrultusunda tahsil ettiklerinden sigorta yönünden açtıkları maddi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini, manevi tazminat yönünden açtıkları davaya devam ettiklerini bildirmiştir.Tüm bu nedenlerle Davalı … Sigorta ile ve maddi tazminat yönünden açılan davanın Feragat nedeniyle reddine, Davacılar anne … için 10.000.-TL, baba … için 10.000.-TL, küçük kardeş … için 5.000.-TL, küçük kardeş … için 5.000.-Tl olmak üzere toplam 30.000.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ile … Ltd. Şti.’ den alınıp davacılara verilmesine, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir. Davalılar Eyüp ve GOP Belediye Başkanlıkları aleyhinde açılan davanın tefrik edilerek Mahkememizin 2018/636 esas sayılı dosyasına kaydedildiğinden bu davalılar hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,” şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacılar vekili ve davalı … San. Ltd. Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde, davacılardan …’ın velayeti altında bulunan …, …, … ve … için de manevi tazminat talep edilmesine rağmen Mahkemece bu davacılar yönünden bir değerlendirme yapılmadığını ve bu davacıların talepleri doğrultusunda bir karar verilmediğini; müteveffanın anne ve babası ile kardeşleri olan … ve … için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının az olduğunu, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Davalı … Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde, çöp kamyonun sürücüsü …’nün kusurunun bulunmadığını, motosiklet sürücüsü …’ın motosiklet ehliyetinin bulunmadığını, motosikleti nasıl kullanacağını bilmediğinden kazanın meydana geldiğini, kask kullanmaması nedeniyle ölümünün meydana geldiğini, Gaziosmanpaşa 13. Asliye Ceza Mahkemesince, sürücü …’nün kusurluymuş gibi haksız ve hukuka aykırı olarak mahkumiyetine karar verildiğini, bu dosyanın Yargıtay incelemesinde olduğunu, müvekkilinin tazminattan sorumlu olmadığını, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, manevi tazminat yönünden tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının eksik araştırıldığını, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 02/06/2014 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ.’nin ZMS sigortacısı, davalı … San. Ltd. Şti.’nin işleteni ve davalı …’nün sürücüsü olduğu … plakalı kamyonu ile davacıların yakını (davacılar … ile …’ın evladı ve diğer davacıların kardeşleri) …’ın sürücüsü olduğu … plakalı motosikletin karıştığı kaza neticesinde, davacıların yakını …’ın vefat ettiği; işbu davada, müteveffanın anne ve babası olan davacıların her biri için 50.000,00’er TL, kardeşleri olan davacıların her biri için ise 10.000,00’er TL olmak üzere toplamda 160.000,00 TL manevi tazminat talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 25/05/2015 tarihli kusur bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’nün asli derecede kusurlu olduğu, müteveffa sürücü …’ın olayda kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde; raporun, trafik kazası tespit tutanağındaki olayın oluş şekli ve tespitlerle örtüştüğü, raporun dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davalı … Ltd. Şti. vekilinin kusura ve sorumluluğa yönelik itirazları yerinde görülmemiştir. Ayrıca, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte temerrüt oluştuğuna ve Mahkemece manevi tazminat yönünden gerekli ve yeterli araştırma yapıldığına göre, bu yöndeki itirazlarda da isabet bulunmamaktadır. Davacılar vekilinin, davacılar …, …, … ve … için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının az olduğuna ve diğer davacıların manevi tazminat talepleri konusunda bir karar verilmediğine; davalı … Ltd. Şti. vekilinin, manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğuna ilişkin itirazlarına gelince; kazanın oluş şekli, kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile TBK’nın 56/2. maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacılar …, …, … ve … için hükmedilen manevi tazminat miktarlarının, manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği ve az olduğu; müteveffanın kardeşleri olan diğer davacılar …, …, … ve … yönünden de manevi tazminat talep edebilme koşullarının oluştuğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, davalı … Ltd. Şti. vekilinin bu yöne ilişkin itirazının reddine; davacılar vekilinin itirazlarının kabulüne, müteveffanın anne ve babası olan davacılar … ve … için takdiren 50.000,00’er TL, kardeşleri olan diğer davacılar için 10.000,00’er TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı … Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, B-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davalı … Sigorta A.Ş. ile ve maddi tazminat yönünden açılan davanın Feragat nedeniyle reddine, 2-Davalılar … Ltd. Şti. aleyhine açılan manevi tazminat davasının kabulü ile, davacı … için 50.000,00 TL, davacı … için 50.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, olmak üzere toplam 160.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … San. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 3-Davalılar Eyüp Belediye Başkanlığı ve Gaziosmanpaşa Belediye Başkanlıkları aleyhinde açılan davanın tefrik edilerek Mahkememizin 2018/636 esas sayılı dosyasına kaydedildiğinden bu davalılar hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, 4- Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 10.929,60 TL karar ve ilam harcından, davacılar tarafından peşin yatırılan 845,23 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.084,37 TL harcın davalılar … San. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına, 5-Davacılar tarafından yatırılan 878,73-TL peşin ve başvuru harcının davalılar … ile … Ltd. Şti. ‘den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 6-Davacılar tarafından yapılan 1.011,00-TL yargılama giderinin davalılar … ile … San. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 7-Maddi tazminat davası nedeniyle, davalı … Sigorta AŞ.’nin talebi bulunmadığından, bu davalı lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına, 8-İlk Derece Mahkemesinin kararı dikkate alınarak, kabul edilen toplam manevi tazminat miktarı üzerinden, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 19.150,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ile … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 9-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, C-İstinaf İncelemesi Bakımından: 1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendilerine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının davalılar … ile … San. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 2.049,30 TL istinaf karar harcından, peşin alınan 102,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.946,90 TL harcın … San. Ltd. Şti.’den tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacıların her biri için hükmedilen manevi tazminat miktarları ayrı ayrı dikkate alınarak, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.15/03/2022