Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/465 E. 2020/159 K. 30.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/465
KARAR NO: 2020/159
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/10/2017
NUMARASI: 2017/4986 D.İş. Esas- 2017/4986 D.İş.Karar
(İtiraz Hakem Heyetinin 14/09/2017 tarih, 2017/İHK-3522)
DAVANIN KONUSU: Güç Kaybı Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 30/01/2020
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda özetle; 25/09/2015 tarihinde, … plakalı araç ile tescilsiz aracın karıştığı kaza sonucunda müvekkilinin ağır yaralandığını, %25 oranında maluliyetinin tespit edildiğini iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydı ile 5.100,00 TL bakiye tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortasız … plakalı araç ile tescilsiz motosikletin karıştığı kazada, motosiklette yolcu olarak bulunan davacının yaralanması nedeniyle 07/12/2016 tarihinde, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz, %25 maluliyet oranı ve asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama sonucu, davacıya tescilsiz motosiklet nedeniyle 31.009,00 TL, sigortasız araç nedeniyle 93.026,00 TL olmak üzere toplam 124.034,00 TL maluliyet tazminatı ödendiğini, başvuranın başkaca hak ve alacağı bulunmadığından başvurunun reddine karar verilmesi gerektiğini, maluliyet oranının yetkili kurumlarca “Özürlülük ÖLçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporu Hakkındaki Yönetmelik” esasları içinde düzenlenmesi ve tazminat hesaplamasının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faize göre yapılaması ve tazminattan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, davacı lehine verilecek vekalet ücretinin 1/5 olması gerektiğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, başvurunun kabulü ile 66.277,00 TL’nin 09/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti, davalı vekilinin itirazlarının reddine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yargılamada esas alınan hesaplama yönteminin hatalı olduğunu, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları’na göre tazminat hesaplamasının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faize göre yapılması gerektiğini, ödeme tarihindeki verilere göre hesaplama yapılmamasının hatalı olduğunu, müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin yapılmamasının hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, TBK’nın 54/3.maddesi ve 5684 Sayılı Kanun’un 14.maddesi kapsamında yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan bakiye güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, 25/09/2015 tarihinde, ZMSS poliçesi bulunmayan araç ile tescilsiz motosikletin karıştığı kaza neticesinde, motosiklette yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, bu yaralanma nedeniyle bakiye güç kaybı tazminatı talebinde bulunduğu ve yukarıda da belirtildiği gibi başvurunun kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta, trafik kazası 25/09/2015 tarihinde gerçekleşmiştir. Kazanın gerçekleştiği tarih dikkate alındığında, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları’na göre güç kaybı tazminatının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz dikkate alınarak hesaplanması gerekirken, PMF Yaşam Tablosuna göre hesaplanması doğru olmadığından, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf iddia ve itirazı yerindedir. Bu durumda, davacının bakiye güç kaybı tazminatının belirlenmesi için TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz dikkate alınarak ek aktüerya raporu aldırıldıktan sonra nihai kararın verilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılarak dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iadesi için Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; yukarıda esas ve karar numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddeleri gereğince KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yeniden değerlendirme yapılıp karar verilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 5-İstinaf başvurusu için davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 7- İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, 8-İİK’nın 36/5. maddesi gereğince, istinaf sonucuna göre Güvence Hesabı tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, teminat mektubunun davalı Güvence Hesabı’na iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy çokluğu ile karar verildi.30/01/2020
KARŞI OY Dava ve uyuşmazlık trafik kazasından kaynaklanan bakiye güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir. 01/06/2015 tarihli ZMSS Genel Şartları, 6704 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi olan 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Somut uyuşmazlıkta kaza tarihi 25/09/2015’tir. Bu durumda, kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan ZMSS Genel Şartları’nın uygulanması mümkün değildir. Başka bir deyişle, davalı tarafın istinaf başvurusundaki iddia ve itirazları yerinde değildir. Bu bağlamda, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanısında olduğumdan, Sayın Çoğunluğun görüşüne katılamıyorum.