Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4615 E. 2022/283 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4615
KARAR NO: 2022/283
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/03/2019
NUMARASI: 2014/1118 Esas – 2019/221 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/02/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan araç hasar tazminatının tahsili amacıyla yapılan icra takibine baki itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde sigorta bilirkişisi Doç. Dr. …’dan alınan bila tarihli ve fakat 16/11/2018 tarihinde dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporu ile kazanın ve maddi hasarın davalı işletene ait … plakalı aracın gasp edilmiş olarak dava dışı …’ın yönetiminde iken ve bu kişinin %100 kusuru neticesinde meydana geldiği nedeniyle 2918 sayılı yasanın 104.maddesi kapsamında davalı işleten ile davalı ZMMS (Trafik) sigortasının sorumluluğunda kalmadığı tespit edilmiştir. Somut olayımız itibariyle … plakalı aracın 2918 sayılı yasanın 104.maddesi kapsamında otopark işlettikleri ceza mahkemesi kararıyla sabit olan kişilere bıraktığı esnada ve işletenin rızası olmaksızın 3.kişilerin kullanması neticesinde vaki kazanın ve dolayısıyla hasarın meydana geldiği bu şekilde meydana gelen hasarın anılan madde kapsamında aracın işleteni olan davalı ile bu aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğu sigorta güvencesine alan davalı … şirketinin sorumluluğunda kalmadığı anlaşıldığından davanın reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; somut olayda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 104. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığını, aracın bırakıldığı iddia edilen yerin, 104. maddede belirtilen şartları taşıyan bir teşebbüs olduğuna ilişkin işbu dosyada veya ceza dosyasında hiçbir belge, ticaret sicili kaydı veya vergi kaydının dosyada bulunmadığını, davalı şahsın, yasal zorunlulukları taşımayan ve ne iş yaptığı belli olmayan yere aracını bırakarak müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 20/02/2014 tarihinde, davalı … AŞ.’nin ZMS sigortacısı ve davalı …’in maliki olduğu … plakalı aracın her akşam olduğu gibi ikamet adreslerinin yakınındaki “…”na bırakıldığı, aracın daha sonra, davalı malik …’in izni, rızası ve bilgisi dışında, dava dışı … tarafından, anahtarlarının otoparkı işletenlerden alınarak trafiğe çıkarıldığı esnada, davacının maliki olduğu … plakalı araca çarparak hasarlanmasına neden olduğu; bu olay nedeniyle, davalı …’in aynı gün şikayetçi olması nedeniyle başlatılan soruşturma ve yapılan ceza yargılaması sonucunda, otopark işletenleri ve aracı izinsiz kullanan şahıs hakkında İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/04/2017 tarih, 2017/75 Esas – 2017/195 Karar sayılı kararıyla hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetlerine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunanlar” başlıklı 104. maddesinde, “Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan teşebbüslerin sahibi, gözetim, onarım, bakım, alım – satım, araçta değişiklik yapılması amacı ile veya benzeri bir amaçla kendisine bırakılan bir motorlu aracın sebep olduğu zararlardan dolayı; işleten gibi sorumlu tutulur. Aracın işleteni ve araç için zorunlu mali sorumluluk sigortası yapan sigortacısı bu zararlardan sorumlu değildir.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta yukarıda da belirtildiği üzere, davalı …’in maliki ve davalı … AŞ.’nin ZMS sigortacısı olduğu araç, gözetim amacıyla mesleki faaliyette bulunan otoparka gözetim amacıyla bırakılmış ve aracın maliki davalı …’in rızası ve bilgisi dışında kullanıldığı esnada trafik kazası meydana gelmiştir. Bu durumda, yukarıda belirtilen KTK’nın 104. maddesi gereğince aracın maliki davalı … ve dolayısıyla ZMS sigortacısı davalı … AŞ. meydana gelen zarardan sorumlu değildir. Mahkemece de, bu minvalde karar verilmiş olmasında herhangi bir hata bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazlar kabule şayan görülmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL karar ve ilam harcının mahsup edilerek bakiye 36,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine’ye verilmesine, 3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, dava değeri (24.042,29 TL) dikkate alınarak HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.15/02/2022