Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4603 E. 2022/410 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4603
KARAR NO: 2022/410
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/03/2019
NUMARASI: 2018/227 (E) – 2019/251 (K)
DAVANIN KONUSU: Maddi ve manevi tazminat
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı, cenaze gideri tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince: maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 500,00 TL cenaze gideri davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı …’e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, davacı … için 30.000,00 TL, davacı … için 15.000,00 TL, davacı … için de 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek adları geçen davacılara verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalılar … ve … vekili dilekçesinde özetle; ceza dava dosyasında yer alan kusura ilişkin raporun kesin gibi değerlendirildiğini, keşif yapılmadığını, emniyet şeridinde flaşöre gerek olmadığının kabul edilemeyeceğini, derdest olan ceza davasının sorun yapılması gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı … vekili dilekçesinde özetle; destek …’ün gerçek kazancının araştırıldıktan sonra rapor aldırılması talep edilmiş olmasına rağmen haklı bir sebep olmaksızın bu istemin reddedildiğini, tazminat hesabında esas alınacak ücretin desteğin yaptığı işin karşılığı olarak aldığı gerçek ücret saptanarak belirlenmesi gerektiğini, aksi halde asgari ücret üzerinden yapılacak hesaplamanın müvekkilinin mağduriyetini artıracağını belirterek ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355’inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda: Davalılar …t ve … vekilinin cenaze gideri tazminatına yönelik hükme yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; HMK’nin 341/2’nci maddesine göre miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Aynı kanunun 341/4’üncü maddesi uyarınca alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü üç bin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz. Ayrıca anılan Kanunun ek 1’inci maddesinin 1’inci fıkrasında; “200’üncü, 201’inci, 341’inci, 362’nci ve 369’uncu maddelerdeki parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298’inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.” hükmünün yanı sıra, aynı maddenin 2’nci fıkrasında; “200’üncü ve 201’inci maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hukuki işlemin yapıldığı, 341’inci, 362’nci ve 369’uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktar esas alınır.” biçiminde düzenlemeler bulunmaktadır. İlk derece mahkemesinin hükmünü verdiği 2019 yılı için HMK’nin 341/2’nci maddesinde öngörülen istinaf başvuru sınırı, aynı Kanunun ek 1/1-2’nci maddesi uyarınca her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle hesaplandığında 4.400,00 TL olacaktır. İstinaf kanun yoluna başvurusuna konu dava da ilk derece mahkemesince 500,00 TL cenaze gideri tazminatının, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek, davacı …’e verilmesine hükmolunmuştur. Bu durumda, davalılar aleyhine hükmolunan tutara göre istinafa konu olan hükmün, 2019 yılı için öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığının anlaşılması ve HMK’nin 341/2’nci maddesi karşısında istinaf başvurusuna konu hükmün incelenmesine yasal olanak bulunmadığından, davalılar … ve … vekilinin cenaze gideri tazminatına ilişkin hükme yönelik istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı … vekilinin destekten yoksun kalma tazminatı davasının reddine, davalılar … ve … vekilinin ise cenaze gideri dışındaki hükümlere yönelik istinaf başvurularının incelenmesine gelince; Davacılar vekili dava dilekçesinde ölen desteğin taksi şoförü olduğunu ileri sürülmesi, İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası 21/11/2018 tarihli yazısında ise oda tarafından belirlenmiş ücret tarifesi bulunmadığını, bahse konu ile ilgili hiçbir kayıt tutulmadığından, oda tarafından belirlenmiş ücret tarifesinin de olmadığının bildirilmesi, bunun dışında davacının gelir durumuna ilişkin kanıt ileri sürmemesi karşısında, davacı …’ün destekten yoksun kalma zararının, ölen destek …’ün sürekli ve düzenli gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğu kabul edilerek hesaplanmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Trafik kazası nedeniyle davalı … hakkında İstanbul 18’inci Asliye Ceza Mahkemesinde açılan ceza davasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 15/8/2018 tarihli raporda davalı sürücü …’un asli ve tam kusurlu, destek …’ün ise kusursuz olduğu bildirilmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise idaresindeki … plakalı kamyonet ile seyrederken hızını aracının teknik özelliklerine, yol ve trafik şartlarına göre ayarlamayan, önündeki araçlar ile emniyetli takip mesafesini korumayan, doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapan, trafiği tehlikeye sokacak biçimde şerit değiştirerek emniyet şeridinde lastik değiştiren …’e çarparak ölümüne neden olan davalı sürücü …’un asli ve %100 tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişilerin 19/11/2018 tarihli raporunda davalı sürücü …’un yönetimindeki araç ile ölen destek …’ün kaza sırasındaki konumları irdelenerek, davalı sürücünün olayın meydana gelmesindeki kusur oranının yasal dayanaklarıyla birlikte, eylemler ile sonuç arasındaki nedensellik bağını ortaya koyacak biçimde, dosya kapsamından anlaşılan oluşa, bilimsel ölçütlere, usul ve kanuna uygun olarak saptandığı anlaşılması karşısında, HMK’nin 279’uncu maddesine uygun düzenlenen ve dosya kapsamına uygun somut olgu ve ölçütlere dayanan, yeterli gerekçeyi de taşıyan bilirkişilerin raporunun hükme esas alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı kabul edilmiş, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85’inci maddesinin 1’inci ve son fıkraları uyarınca, davalı işleten …’in davalı sürücü … ile birlikte adı geçen sürücünün kusuru oranında oluşan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasında; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 74’üncü maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararının, hukuk hâkimini bağlamayacağı gözetildiğinde, davalı sürücü … hakkındaki İstanbul 18’inci Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/528 (E) sayılı ceza dava dosyasının bekletici sorun yapılmamasında isabetsizlik bulunmamaktadır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalılar … ve … vekilinin, ilk derece mahkemesinin cenaze gideri tazminatına ilişkin hükmüne yönelik istinaf dilekçesinin HMK’nin 352/1-b maddesi gereğince reddine, 2-Davacı … vekilinin ilk derece mahkemesinin destekten yoksun kalma tazminatı davasının reddine, davalılar … ve … vekilinin ise ilk derece mahkemesinin cenaze gideri dışındaki hükümlere yönelik istinaf başvurularının, HMK’nin 353/1-b/1’inci maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine, 3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 44,40 TL karar ve ilam harcı mahsup edilerek, bakiye ‭36,30 TL karar ve ilam harcının davacı …’den tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.098,6‬0 TL karar ve ilam harcından, davalılar … ve … tarafından peşin yatırılan toplam 2.067,09 TL karar ve ilam harcı mahsup edilerek, bakiye ‭2.031,51‬ TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 5-Davacı … ve davalılar … ile …’un istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettikleri yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 7-İstinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansından artan tutarın, HMK’nin 333’üncü maddesinin, 1’inci fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatıran tarafa geri verilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı …’ün destekten yoksun kalma talebinin reddine ilişkin hüküm yönünden HMK’nin 361’nci maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde, dairemize ya da bulunulan yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçeyle Yargıtayda temyiz kanun yolu açık olmak üzere, diğer hükümler yönünden ise HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08/03/2022