Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4598 E. 2019/639 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4598
KARAR NO: 2019/639
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2018
NUMARASI: 2018/8925 2018/8925 (İtiraz Hakem Heyetinin 20/11/2018- 2018/İHK-10163)
DAVANIN KONUSU: Hasar Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık, trafik kazasından kaynaklanan hasar tazminatı istemine ilişkindir. Davacı vekili ıslah dilekçesinde 17.000,00 TL değer kaybı bedeli ve 236,00 TL expertiz hizmet bedeli olmak üzere toplam 17.236,00 TL bedelin avans faizi ile birlikte temerrüt tarihinden itibaren talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, ıslah ile talep edilen 14.000,00 TL zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermiş, bu karara karşı davacılar vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davacılar vekilinin itirazının kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, 17.000,00 TL değer kaybının 21/08/2018 tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili, 5684 sayılı kanuna göre talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmesi halinde parasal sınırın altında kalan hükümlerin de istinaf yoluyla incelenmesi gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak değil kısmi dava olarak açıldığını, araçtaki değer kaybının dava açılırken belli olduğunu, belirsiz alacak olarak talep edilemeyeceğini, Hakem Heyetince davanın ıslah edilen kısmının hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, bu haliyle kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında beş bin TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, beş bin TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, kırk bin TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtilmiştir. Aynı hükümde, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükarda temyiz yolunun açık olduğu ifade edilmiştir. Dosya içeriğinden davacı tarafça 23.07.2018 tarihli dilekçe ile başvurusunda gösterilen dava değerinin ıslah edildiği, … tarafından ıslah edilen dava değerine göre değerlendirme yapıldığı ve karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, Heyetçe verilen kararın “talep edilmemiş bir şey”e ilişkin olduğundan söz etme imkanı yoktur. Davanın belirsiz alacak davası olup olmadığı ve davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususlarının da dosyanın esasına ilişkin olduğu, davacı vekilince ıslah dilekçesi ile talep edilen ve İtiraz Hakem Heyetince kabulüne karar verilen uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında, verilen kararın, 5684 sayılı Kanun’un 30/12. maddesi gereğince kesin nitelikte olduğu, bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi ile HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 5684 sayılı Kanun’un 30/12. maddesi ve HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca REDDİNE, 2-6728 sayılı Kanun’un 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 3-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.05/12/2019