Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4542 E. 2022/459 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4542
KARAR NO: 2022/459
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/05/2019
NUMARASI: 2018/917 (E) 2019/612 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 15/03/2022
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, desteğin içerisinde bulunduğu … marka aracın yolun sağında dörtlüleri yanar vaziyette park eder vaziyette iken o esnada … plakalı araç sürücüsünün hızlı ve kontrolsüz bir şekilde gelip, arkadan çarpması neticesinde vefat ettiğini belirterek şimdilik 25.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, kesin hüküm itirazında bulunarak davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada, taraflar arasında daha önceden görülüp sonuçlanan tahkim kararının, kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili, daha önceden görülüp kesinleşen Sigorta Tahkim Komisyonunun 2017/63757 Esas sayılı dosyasının incelendiğinde, başvurunun kısmi dava olarak yapıldığı ve talep edilen kısım üzerinde kalan miktar bakımından kesin hüküm halinin bulunmadığının anlaşılacak olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstinafa konu uyuşmazlık kesin hükme dair olumsuz dava şartının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosya arasında bulunan Sigorta Tahkim Komisyonu dava dosyasının incelemesinde, davacı tarafın, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 20.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunduğu, hakem heyetince, alınan kusur ve hesap raporu doğrultusunda destekten yoksun kalma zararının 48.604,00 TL olarak belirlendiği, ancak taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL tazminata hükmedildiği ve bu kararın kesinleştiği görülmektedir. HMK’nın 109/3. maddesinde, dava açılırken, talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmiş olması hâli dışında, kısmi dava açılması, talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmeyeceği düzenlenmiş; anılan maddenin, “talep konusunun miktarı taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamayacağına” dair ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. Buna göre, davacı tarafın tahkim komisyonuna yaptığı başvurusunda saklı tutmuş olduğu-hüküm altına alınmayan-bakiye tazminat alacağına dair dava açma hakkının bulunduğu, bu kısım bakımından kesin hüküm halinin gerçekleşmediği, ilk derece mahkemesinin kesin hükme dair kabulünün usul ve yasaya uygun olmadığı, davacı vekilinin buna ilişkin istinaf itirazının yerinde olduğu görülmektedir. O halde, güncel verilen üzerinden yeniden hesaplama yaptırılması ek dava mahiyetindeki bu davada davalı bakımından oluşan usuli kazanılmış hakka aykırılık teşkil edeceğinden ötürü, taraflar bakımından kesin delil teşkil eden Sigorta Tahkim Komisyonu uyuşmalık hakem heyetinin kesinleşen 2017/63757 Esas – 2018/17331 Karar sayılı kararına esas alınan kusur ve hesap bilirkişi raporu ile bağlı kalınarak bir değerlendirme yapılıp, karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 4-Peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istinaf kanun yoluna başvurana iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dair, 6100 sayılı HMK’nun 7251/39 md. ile değişik 362/1-g maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi. 15/03/2022