Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4525 E. 2022/373 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4525
KARAR NO: 2022/373
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/06/2019
NUMARASI: 2014/1140 Esas – 2019/668 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 54. ve 56. maddeleri kapsamında, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan, güç kaybı tazminatı, yol, tedavi, ilaç, bakım ve bakıcı giderleri olmak üzere maddi tazminat ile manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Dosya kusur ve aktüer bilirkişiye verilerek rapor aldırılmış, aldırılan raporda; kazanın meydana gelmesinde davalı …’in %10 oranında, davacı …’ın %90 oranında kusurlu olduğu, kazadaki kusur oranı ve ATK raporunda davacının tespit edilen maluliyet oranı itibariyle maddi zararının 41.223,80 TL olduğu rapor edilmiştir. Düzenlenen raporun dosyadaki soruşturma dosyası örneği, davacıya ait ATK raporu ve davacı hakkındaki kayıtlarla uyumlu, bilimsel ve denetime açık olduğu kabul edilmiş, dosyadaki deliller ve bilirkişi raporuyla davacının maddi zararının 41.223,80 TL olduğu kabul edilerek, maddi tazminat davasının kabulüne, 41.223,80 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine (davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, davalılar … ve …Tic.Ltd. Şti. yönünden kaza tarihi olan 01/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile), davacının kaza nedeniyle vücudunda oluşan maluliyet oranı bu kaza nedeniyle yaşadığı üzüntü ve kazadaki kusur durumu da göz önünde bulundurularak manevi tazminat davasının da kısmen kabulüne karar verilerek, 20.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve … Oto. San. Tic. Ltd. Şti. yönünden kaza tarihi olan 01/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili ile davalı … Otomat San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece dikkate alınan 14/01/2019 tarihli bilirkişi raporunun; kusur ile ilgili açıkça hatalı, yanlı, kaza mahallini, tanık ifadesini, kazanın oluş şeklini ve diğer delilleri dikkate almadan hazırlandığını, bu yöndeki itirazlarının Mahkemece dikkate alınmadığını, olayın görgü tanıklarından …’nın Yerel Mahkemede vermiş olduğu 24/03/2015 tarihli ifadesinin hiç dikkate alınmadığını; tek yönlü yolda sağdaki araç durduğuna göre, soldan gelen ve müvekkiline çarpan sürücü …’in kırmızı ışıkta geçmiş olduğunun sabit olduğunu, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’in %100 kusurlu olduğunu; hatalı kusur raporu dikkate alınarak müvekkilinin sürekli iş göremezlik zararının eksik hesaplandığını; dava dilekçesinde bakıcı gideri talep edilmesine rağmen, hukuka aykırı bir şekilde bu talebin Yerel Mahkemece reddedildiğini, %70 oranında malul kalan ve senelerce hastanelerde tedavi gören ve halen doktorlara gitmek zorunda kalan müvekkili için, bakım ve bakıcı giderinin hesaplanmamasının kanuna, adalete ve hakkaniyete aykırı olduğunu; yine dava dilekçesinde yol, tedavi, ilaç gideri talep edilmesine rağmen bu talebin de hukuka aykırı bir şekilde reddedildiğini, ATK 3. İhtisas Kurulunun 28/08/2018 tarihli raporundan sonra, davalı Sigorta Şirketi vekili tarafından, anlaşma için 09/10/2018 tarihinde kendilerine teklif yapıldığını, bu teklifte, davalı Sigorta Şirketi’nin 231.500,00 TL ödeme yapmayı kabul ettiğini, teklif protokolünü delil olarak Mahkemeye sunduklarını, bu teklifin bile tek başına, Mahkemece verilen kararın açıkça vakıaya, tanık ifadesine, delillere, kanuna, adalete ve hakkaniyete aykırı olduğunu ortaya koyduğunu, itirazları doğrultusunda ATK’dan kusur raporu alınması gerektiğini, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiştir. Davalı … Otomat San. Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; gerek davacı gerekse davalı taraf olarak kendileri tarafından aktüerya hesabına ve kusur oranlarına itiraz edilmesine rağmen, Yerel Mahkeme tarafından kusur raporu alınmadığını, kusur oranları üzerinden indirim yapılmadan eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, hükmedilen manevi tazminatın oldukça fahiş olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından; 01/03/2012 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ.’nin ZMS sigortacısı, davalı … Otomat San. Tic. Ltd. Şti.’nin işleteni ve davalı …’in sürücüsü olduğu aracın davacıya çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı; davacının bu yaralanma nedeniyle işbu davada, güç kaybı tazminatı, yol, tedavi, ilaç, bakıcı gideri adı altında maddi tazminat ile manevi tazminat talebinde bulunduğu ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 14/01/2019 tarihli tek kişilik bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davacı sürücü …’in %10, davacı yaya …’ın %90 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. Her iki taraf yasal süresi içerisinde kusur raporuna itiraz etmiştir. Kusur raporunun yapılan incelemesinde; raporda, trafik kazası tespit tutanağındaki olgular, tanık …’nın 24/03/2015 tarihli 2. celsedeki beyanı ve davacı yaya ile davalı sürücünün savcılık aşamasındaki ifadelerinin yeterince tartışılmadığı ve değerlendirilmediği, raporun, bu yönüyle denetim ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı kanısına varılmıştır. Bu nedenle istinaf kanun yoluna başvuran taraf vekillerinin bu yöne ilişkin itirazı kabule şayan görülmüştür. Davacı vekili dava dilekçesinde açık bir şekilde, maddi tazminat adı altında, bakıcı gideri, yol – ulaşım gideri talep etmesine rağmen Mahkemece, bu taleplerle ilgili herhangi bir karar verilmemiştir. Bu yönüyle de karar usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir. O halde, Mahkemece öncelikle Adli Tıp Kurumundan, ya da Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığı bünyesinde oluşturulacak üç kişilik bilirkişi (Fen Heyeti) kurulundan, trafik kazası tespit tutanağı, tanık beyanı ile davacı yaya ve davalı sürücünün beyanlarının tartışılıp değerlendirildiği kusur raporunun alınması; davacının bakıcıya muhtaç olup olmadığı hususunun tespiti yönünden ATK’dan rapor alınması; sonrasında kusur oranları ve ATK’dan gelecek rapor dikkate alınarak ve tarafların delillerinin tartışılarak, davacının güç kaybı tazminatı, yol – ulaşım gideri ve bakıcı gideri talepleri konusunda nihai bir kararın verilmesi gerekmektedir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin ve davalı … Otomat San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı ve davalı … Otomat San. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf talep edenler tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/03/2022