Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/443 E. 2019/775 K. 23.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/443
KARAR NO : 2019/775
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/11/2017
NUMARASI : 2017/6170 Esas – 2017/6128 Karar
DAVANIN KONUSU: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ : 23/12/2019
İstanbul 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yukarıda yazılı değişik iş karar sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 31/10/2017 gün 2017/İHK-4311 sayılı kararının incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Başvuran … ve arkadaşları vekili dilekçesinde özetle; aleyhine başvurulan sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi kapsamında sorumluluğu temin edilen … plaka sayılı motosikletin 09/07/2016 tarihinde karışmış olduğu trafik kazası neticesinde müvekkilinin desteği olan sözü geçen araç sürücüsü … vefat ettiğini belirterek destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur.Aleyhine başvurulan sigorta vekili davacının desteğinin kusuruna isabet eden destek tazminatının 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren genel şartlar gereğince teminat dışı kaldığını belirterek başvurunun reddine karar verilmesi talebinde bulunmuştur.Uyuşmazlık hakem heyeti tarafından yapılan tahkim yargılaması neticesinde poliçenin başlangıç tarihinde 2918 sayılı yasanın 92. Maddesinde yapılan hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin teminat dışı bırakılmasına ilişkin değişikliğin henüz yürürlüğe girmediği belirtilerek değişiklik öncesindeki yasal düzenlemeler doğrultusunda başvuranın destekten yoksun kalma tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle davacılardan … bakımından 256.969,80 TL üzerinden başvurunun kabulüne, diğer başvuranlar … taleplerinin reddine dair verilen karara vaki itiraz üzerine itiraz hakem heyetince aynı gerekçelerle itirazın reddine karar verilmiştir.Karara karşı aleyhine başvurulan vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde, tahkim yargılaması sırasında ileri sürülen itiraz nedenleri tekrar edilmek suretiyle rizikonun yeni genel şartlar gereğince teminat dışı bırakıldığı gerekçesine dayalı olarak kararın istinafen kaldırılarak başvurunun reddine karar verilmesi talebinde bulunmuştur.Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç işleten ve sürücüsü …. vefatı nedeniyle kusuruna isabet eden destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline ilişkindir.Yüksek Yargıtay 17 H.D.nin 2017/3610E. 2018/4373 K. sayılı kararında 1.6.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına ilişkin hükümlerin, 6704 sayılı yasa ile KTK’da yapılan değişikliklerin yürürlüğe girdiği 26.04.2016 tarihinden itibaren değil, genel şartların yürürlüğe girdiği tarihten itibaren uygulanacağına hükmetmiş bulunmaktadır. Gerçekten de KTK’nın 90 maddesinde, tazminatın biçim ve kapsamının Borçlar Kanunun haksız fiillere ilişkin hükümleri doğrultusunda belirleneceği öngörülmüş iken; bu maddede, 6704 sayılı yasa ile değişikliğe gidilerek tazminatların bu kanun ve bu kanuna göre hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabi olduğu düzenlenmiştir. Bu madde hükmü esasen aynı zamanda zımni bir yürürlük hükmüdür. Zira, atıf yapılan genel şartlar, işbu yasal düzenlemeden önce yürürlüğe girdiğine göre, madde hükmünün yürürlüğü, genel şartların yürürlük tarihine uzanacak şekilde, bir başka deyişle, madde hükmü, geriye etkili hüküm doğuracak biçimde düzenlenmiş olmaktadır.İşbu değerlendirmeler doğrultusunda somut olay ele alındığında kazaya sebebiyet veren araca ilişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin tanzim tarihi 29.07.2015 olup; bu tarih 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarından sonradır.Bu durumda, davalının sorumluluğunun kapsamı davaya konu trafik kazasından önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenmesi gerekirken 2918 sayılı Yasanın 92. maddesindeki değişikliğin yürürlüğe girdiği tarih esas alınarak önceki yasal mevzuat ve Yargıtay içtihatları uyarınca karar verilmiş olması doğru değildir.Buna yönelik istinaf itirazı yerindedir.Yukarıda açıklandığı üzere somut olaya uygulanacak genel şartların A.6. maddesinin (d) bendinde “…destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin” teminat dışı kaldığı açıklanmıştır.Yine genel şartların A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak ”üçüncü kişinin ölümü” dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir.Somut olayda, destek şahsı olan … plaka sayılı aracın sürücüsü olan …. yakınlarının üçüncü kişi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi davada destek şahsının kusuruna isabet eden destek tazminatı talebinde bulunulduğuna ve müteveffa kazanın gerçekleşmesinde tam kusurlu olduğuna göre riziko trafik sigortası kapsamında bulunmamaktadır.O halde, … bakımından da başvurunun reddine karar verilecek yerde aksine gerekçelerle yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmesi isabetli değil ise de, bu hal yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ötürü, HMK. nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkındaki kararla ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak … bakımından esastan reddine karar vermek ve haklarında verilen uyuşmazlık hakem heyeti kararı kesinleşen davacılar bakımından kesinleşen hüküm aynen tekrar edilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile;A) 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2 maddesi hükmü uyarınca davalı … vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru talebinin ESASTAN KABULÜNE,2- Yukarıda tarih ve numarası belirtilen İtiraz Hakem Heyeti KARARININ KALDIRILMASINA,3- 6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, Harç alınmış ise İADESİNE B)1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2 maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında kararla ; … tarafından yapılan başvurunun REDDİNE, 2- … tarafından yapılan başvurunun ayrı ayrı REDDİNE, 3-1 sayılı tarifenin yargı harçları başlıklı A/III/1-2. maddesi uyarınca karar ve ilam harcı alınmasına yer olmadığına, 4- Başvurulan tarafından sarf edilen başvuru giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5-Aleyhine başvurulan taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T’nin 7 ve 5684 sayılı Yasanın 30/17. maddeleri uyarınca reddedilen miktar üzerinden belirlenen vekalet ücretinin 1/5’ine tekabül eden 4.273,06 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı tarafa ödenmesine, 6-Aleyhine başvurulan taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T’nin 7 ve 5684 sayılı Yasanın 30/17. maddeleri uyarınca reddedilen miktar üzerinden belirlenen vekalet ücretinin 1/5’ine tekabül eden 396,00 TL vekalet ücretinin davacı … müteselsilen alınarak davalı tarafa ödenmesine, Dair, gerekçeli kararın taraflara/ vekillerine tebliğinden itibaren Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere iki hafta içerisinde Dairemize yahut Dairemize gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek temyiz dilekçesi ile Yargıtay yolu açık olmak üzere olarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi. 23/12/2019