Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/43 E. 2019/206 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2019/43
KARAR NO : 2019/206
KARAR TARİHİ : 10/10/2019
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAH.
TARİHİ : 14/07/2017
NUMARASI : 2017/3166 D.İŞ.(İtiraz Hakem Heyeti’nin 14/07/2017 gün 2017/İHK-1982 sayılı kararı)
DAVANIN KONUSU:TAZMİNAT
İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yukarıda yazılı değişik iş karar sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 14/07/2017 gün 2017/İHK-1982 sayılı kararının incelenmesi Aleyhine başvurulan vekili tarafından istenilmekle re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Başvuran vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin oğlu olan … 10/08/2016 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçta yolcu iken meydana gelen trafik kazasında yaşamını yitirdiğini, ölüme sebep olan trafik kazasının yolda sağ şeritte park halinde bulunan biçerdöver ve biçerdöverin arkasında yine sağ şeritte bulunan … plaka sayılı traktör ile müteveffanın içerisinde bulunduğu…plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana geldiğini, … plaka sayılı aracın sigortasının bulunmadığını, bu nedenle güvence hesabının sorumlu olduğunu belirterek müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. Aleyhine başvurulan sigorta vekili davacıya ibraname vermesi karşısında ödeme yapmak istediklerini ancak davacının ibraname vermekten kaçındığını belirterek başvurunun reddine karar verilmesi talebinde bulunmuştur.Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulü ile zararın tamamına tekabül eden 70.476,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının güvence hesabından tahsiline dair verilen karara karşı itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince, yeniden alınan hesap raporu doğrultusunda uyuşmazlık hakem heyetince hükmedilen tazminat miktarı 63.017,00 TL’sına tenkis edilerek ve ayrıca, kusuru bulunmayan zarar görene karşı müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince zarardan sorumlu olanların, zararın bütününden sorumluluğunun söz konusu olması nedeniyle, itirazın reddine karar verilmiştir.Karara karşı aleyhine başvurulan vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde müteveffanın içerisinde bulunduğu aracın %25 oranında kusurlu olduğu, bu aracın kaza tarihini kapsar trafik sigortasının bulunduğu, diğer bir söyleyişle zararın %25 oranında sözü geçen aracın işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısının sorumluluğunun olduğunu, hal böyle iken %100 kusur üzerinden tanzim edilen hesap raporu doğrultusunda müvekkil kurum aleyhine hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle istinafen kararın kaldırılarak başvurunun reddine karar verilmesi talebinde bulunmuştur.Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.İstinafa konu uyuşmazlık aleyhine başvurulan sigorta şirketinin dış ilişkide davacıya karşı zararın tamamından sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.2918 sayılı KTK nun 85. maddesi gereği, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı yasanın 88. maddesi gereği de, bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.Yine 818 sayılı BK.’nun 50 ve 51. maddeleri (6098 sayılı TBK. madde 61 ve 62) ile müteselsil sorumluluk esaslarına göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır. Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri, 818 sayılı BK.’nun 141. ve 142. maddelerine (6098 sayılı TBK. madde 162 ve 163) göre, borcun tamamından sorumludur. BK.’nun 146. maddesi (6098 sayılı TBK. madde 167) uyarınca, sorumluların iç ilişkide kusur oranına göre, birbirlerine rücu hakları da mevcuttur.Somut olayda tahkim komisyonunca alınan bilirkişi raporuna göre kazaya karışan ve kaza tarihinde sigortası bulunmayan … plaka sayılı araç sürücüsünün %75 oranında; dava dışı diğer kazaya karışan … plaka sayılı aracın sürücününde %25 oranında kusurlu oldukları, bu araçta yolcu olarak bulunan davacının desteği ile de kusurunun bulunmadığı, az yukarıda alıntılanan yasal düzenlemelere göre kazaya karışan araç sürücüleri, işletenleri ve trafik sigortacısı ve güvence hesabının dış ilişkide başvurana karşı zararın tamamında müteselsilen sorumlu oldukları, zarar görenin, zararın tamamını, isterse borçluların tamamından isterse de sadece bir borçludan talep edebileceği, istinaf başvurusunda bulunan güvence hesabının dış ilişkide kusuru bulunmayan zarar görene karşı zararın tamamını tazmin etmekle yükümlü olduğu, zararın kusur oranında paylaştırılması meselesinin ancak iç ilişkide borçluların birbirlerine karşı rücu haklarını kullanacakları zaman gündeme geleceği karşısında güvence hesabı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olmadığı görülmüştür.
Bu durumda toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; aleyhine başvurulan vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile;1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca Güvence Hesabı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,2- Bakiye 3.259,59 TL istinaf karar harcının davalı Güvence Hesabından alınarak HAZİNE İRAT KAYDINA, 3- İstinaf başvurusunda bulunan tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4- Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,Dair, gerekçeli kararın taraflara/ vekillerine tebliğinden itibaren Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere iki hafta içerisinde Dairemize yahut Dairemize gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek temyiz dilekçesi ile Yargıtay yolu açık olmak üzere olarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi.10/10/2019