Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4267 E. 2020/776 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4267
KARAR NO: 2020/776
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/04/2019
NUMARASI: 2015/1077 Esas-2019/288 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 16/11/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle maluliyetinin oluştuğunu 11/08/2015 tarihinde sigorta tarafından yapılan kısmi ödemenin zararını tam karşılamadığını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 100 TL kalıcı maluliyet 100 TL geçici maluliyet tazminatının tahsilini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince takip edilmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilecek davalı lehine avukatlık ücret tarifesinin 13-2 maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden 2.725 TL vekalet ücretinin tahsiline karar verilmiş, karar davacı vekilince vekalet ücretin yönünden istinaf edilmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkindir. Davacı dava açmadan önce trafik kazasından kaynaklı yapılan kısmi ödemenin müvekkilinin zararlarının karşılamadığı beyanla, dava ikame etmiş, yargılama sırasında yapılan hesaplamada davacı müvekkilinin bakiye alacağı olmadığı anlaşılınca davasını takipsiz bırakmıştır. Bu durumda davacı tarafından talep edilen ve reddedilen bir alacak talebi bulunmamaktadır. Bilirkişi raporu ile bakiye bir alacak tespıt edildikten sonra takipsiz bırakılmış olsaydı avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca belirlenen alacak üzerinden vekalet ücreti hesaplanmalıydı. Somut olayda davacının tespit edilen bakiye alacağı bulunmadığı için istinaf itirazının kabulü ile avukatlık asgari ücret tarifesi madde 7/1 ve 13/2 uyarınca; parasal değere bakılmaksızın vekalet ücretinin 200 TL olarak düzeltilmesine karar verilerek, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca düzeltilip esas hakkında karar verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A)Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulune hükmün düzeltilrek HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca düzeltilip esas hakkında karar verilmesine, Buna göre, 1-Taraflarca davanın takip edilmediğinin anlaşıldığı, davanın müracaata kaldığı ve aradan üç ayı aşkın bir zaman geçtiğinden HMK.nın 150/5. maddesi uyarınca DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, 2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu karar harcının peşin yatırılan 27,70 TL harçtan mahsubu ile noksan kalan 16,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1 ve 13/2 maddesi gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan vekalet ücreti alacak miktarını geçemeyeceğinden 200 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Davacı tarafça yatırılan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatırana iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ; 1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından yatıran tarafa iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 55,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 85,70 TL istinaf başvuru harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.16/06/2020