Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4109 E. 2022/345 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4109
KARAR NO: 2022/345
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/07/2019
NUMARASI: 2015/762 (E) 2019/705 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda t arih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili, 20/07/2013 tarihinde, müvekkillerinden …’nın, binmiş olduğu İETT otobüsünün durağa yanaşarak yolcularını indirdikten sonra kapılar açık şekilde hareket etmesi nedeniyle, otobüsün açık kapısından dışarıya düşerek yaralanıp sakat kaldığını belirterek şimdilik davacı için 3,000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan, tüm davacılar bakımından toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın ise sigorta şirketi haricinde kalan davalılardan faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalılar davanın reddini talep etmişlerdir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, … tarafından açılan maddi tazminat davasının kabulü ile 172.316,64 TL iş göremezlik tazminatının kararda belirtilen faiz başlangıç tarihlerinden itibaren tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; manevi tazminat davasının ise … bakımından kısmen kabulü ile 5.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi haricinde kalan davalılardan alınarak davacı …’ye ödenmesine, diğer davacıların açmış oldukları manevi tazminat davasının ise reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı İETT Genel Müdürlüğü, kusur tespitine ilişkin itirazlarının değerlendirilmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu, SGK kapsamında kalan tedavi giderlerinin müvekkil aleyhine hükmedilmesinin doğru olmadığı ve manevi tazminatın da yüksek takdir edildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Karara karşı davalı … vekili, müvekkilinin gerçekleşen kazada kusuru bulunmamasına rağmen aleyhine karar verilmesinin hatalı olduğunu, tanık anlatımlarından anlaşılacağı üzere kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, tazminat talepleri afaki olup ispatlanamadığını, yazılı belgeye dayalı olmaksızın davacının talepleri doğrultusunda hesaplama yapılmasının doğru olmadığını, müvekkilinin aldığı maaş miktarı gözetildiğinde manevi tazminatın da yüksek takdir edildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacının geçici iş göremezlik süresine ilişkin hesaplanan bakıcı giderinden SGK’nın sorumluluğu olmayıp, 2.298,38 TL bakıcı giderinin, haksız fiil sorumlusu ve onun sorumluluğunu üstlenen işleten ve trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamında kaldığı, buna yönelik istinaf itirazında isabet bulunmadığı görülmektedir. Dosyada mübrez mali sosyal araştırma tutanağına göre davacının evlerde çocuk bakıcılığı yaptığı hususunun tespit edildiği, aksi ispat edilene kadar geçerli işbu tutanak doğrultusunda asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmış olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, buna yönelik istinaf itirazlarında da isabet olmadığı görülmektedir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile kesinleşen ceza dosyası ve ceza doyası üzerinden alınan 10/02/2015 tarihli ATK raporu ve eldeki dosya üzerinden alınan 15/11/2017 tarihli bilirkişi raporu kapsamında yapılan değerlendirmede, kapısı açık olduğu halde hareket eden davalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu yönündeki kabul şeklinde oluş, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, giderek kusura yönelik istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafın kaza nedeniyle %28,2 oranında malul kaldığı, kusur durumu, paranın alım gücü, caydırıcılık ilkesi ve hakkaniyet ilkesine göre yapılan değerlendirmede hükmedilen 5.000,00 TL manevi tazminatın yüksek olmadığı görülmektedir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca davalı İETT Genel Müdürlüğü ve davalı … vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine, 2-Alınması gereken 12.112,49 TL istinaf karar harcından peşin alınan 6.057,15 TL harcın mahsubundan sonra bakiye 6.055,34 TL istinaf karar harcının istinafa başvuran davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 3-İstinafa başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda manevi tazminat davası yönünden davalılar aleyhine hükmedilen miktar göz önünde bulundurulmak sureti ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin; maddi tazminat davası bakımından kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 01/03/2022