Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/4038 E. 2019/700 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/4038
KARAR NO: 2019/700
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/09/2019
NUMARASI: 2019/5148 Esas – 2019/98 Karar
(İtiraz Hakem Heyeti 21/06/2019 – 2019/İHK-7005)
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan İş Gücü Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ: 12/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan… plaka sayılı aracın 08/01/2017 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucu müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını belirterek sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı 10.000,00 TL talepte bulunmuş, ıslah dilekçesi ile 330.000,00 TL sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin açıklattırılması gerektiğini, davacının sigorta şirketine eksik evrakla başvuru yaptığını, başvuru esnasında sunulan maluliyet raporunun yönetmeliğe uygun olmadığını, kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik ve bakıcı giderlerinin teminat dışı olduğunu, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından yapılan tahkikat neticesinde 30/03/2019 tarih K-2019/20921 sayılı kararı ile başvurunun kabulüne, sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı olarak toplam 330.000,00 TL’nin davalı sigorta şirketinden tahsiline dair verilen karara vaki itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından 21/06/2019 tarih 2019/İHK- 7005 karar sayılı karar ile başvuru sırasında başvuru dilekçesine eklenen maluliyet raporunun, yönetmelikte belirtilen rapor formatı ve muhtevasında olmadığı gerekçesiyle usulüne uygun olarak sigorta şirketine başvuru şartının ikmal edilmemesi nedeniyle başvurunun dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili; başvuru şartı gerçekleşmiş olmasına rağmen başvurunun usulden reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, kaldı ki sigorta şirketinin bu yönde bir itirazı olmadığı için İtiraz Hakem Heyetinin resen bu hususu araştıramayacağını, geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili, usul ve yönetmeliğe uygun şekilde 22/01/2019 tarihli Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı’ndan aldığı Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik ve ekindeki ölçütler kapsamına göre heyet halinde düzenlenmiş maluliyet raporunu ibraz ederek sigorta şirketine başvuruda bulunmuştur. Esasen, başvuru şartının yerine getirilebilmesi için maluliyet raporunun ibrazı yeterli olup bunun hükme esas alınabilecek yeterlilikte olması aranmamalıdır. Bu durumda, dava konusu kazanın öncesinde 6704 sayılı yasayla değiştirilen KTK’nın 97. maddesinde öngörülen başvuru şartı gerçekleşmiş olup İtiraz Hakem Heyetinin başvuru şartının ikmal edilmediğine ilişkin kabulünde isabet bulunmamaktadır. Bu itibarla, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf gerekçeleri yerinde olup kararın bu yönden kaldırılmasına karar verilerek tahkim yargılamasının amacı, usul ekonomisi ilkeleri gözetilerek davalının itirazlarının incelenmesine geçilmiştir. Davalı sigorta şirketi geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışı olduğu ve davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinin AAÜT’ndeki miktarın 1/5’i oranında hükmedilmesi gerektiği yönünde İtiraz Hakem Heyetine itirazda bulunmuş ve İtiraz Hakem Heyetince bu itirazlar değerlendirilmeden usuli eksiklik sebebiyle ve Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de, heyetimizce davacının sunmuş olduğu maluliyet raporunun genel şartlarda aranan nitelikleri taşıması sebebiyle başvuruya ve hüküm kurmaya yeterli olduğu değerlendirildiğinden, davalının diğer itiraz sebeplerinin incelenmesinde: Yeni genel şartların A.5.b. maddesinde tedavi süresine ilişkin çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık giderleri teminatı kapsamında ve bu teminatın da Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu, bu nedenle sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığı açıklanmış ise de; 6111 sayılı yasa ile değişik 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacak tedavi giderleri arasında geçici iş göremezlik tazminatının sayılmadığı, sözü geçen ilgili genel şart hükmünün uygulanma kabiliyetinin bulunmadığı, geçici iş göremezlik tazminatının da ZMSS sigorta teminatı kapsamında kaldığı değerlendirilerek davalı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin itirazlarının reddi gerekmiştir. Davalının vekalet ücretine yönelik itiraz nedenleri değerlendirildiğinde; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesine 13/06/2012 tarihli ve 6327 sayılı Kanun’un 58. maddesi ile eklenen 17. fıkrasında, “Talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekalet ücreti Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretinin beşte biridir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir. Bu düzenlemeye uygun olarak da yukarıda belirtildiği gibi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nde “Tarifenin 3. kısmına göre, nispi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nispi ücretin 1/5’ine hükmedilir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu maddelerde “talebi reddedilenler” olarak belirtilenler, Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuran sigortalılar ve sigorta poliçesinden menfaat temin edenlerdir. Çünkü Sigorta Tahkim Komisyonunun önüne gelen tek bir talep vardır. O da, sigortalılar ve sigorta poliçesinden menfaat temin edenlerin talebidir. Tahkim Komisyonuna talepte bulunan sigortalının talebine cevap veren ve karşı gerekçelerini ileten sigortacının bu anlamda “talebi kabul edilen” veya “talebi reddedilen” olarak kabul edilmesi olanağı yoktur. Sigortalılar ve sigorta poliçesinden menfaat temin edenler lehine karar verilmesi halinde ise Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Tahkim’de ve Sigorta Tahkim Komisyonunda Ücret” başlıklı 17. maddesine göre, tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olup davalının bu yöndeki itirazı yerinde görülmediğinden reddi gerekmiştir. Bu bağlamda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm oluşturulmasına karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere yukarıda numarası ve tarihi yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararının KALDIRILMASINA, Buna göre; 1-Başvuru sahibinin/davacının taleplerinin kabulü ile 330.000,00 TL geçici ve kalıcı iş göremezilik tazminatının davalı … Sigorta A.Ş.den 06/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine, 2- 4.971,06 TL başvuru ücreti, 450,00 TL bilirkişi ücreti ve 5,20 TL vekaletname harcı olmak üzere toplamda 5.426,26 TL yargılama giderinin … Sigorta A.Ş’den alınarak başvuru sahibine/davacıya verilmesine, 3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/17.maddesi gereğince başvuru dilekçesindeki miktar dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre 25.750,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-İSTİNAF BAŞVURUSU BAKIMINDAN : 1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 3-Davacı tarafça yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcı ile 68,60 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 12/12/2019