Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/349 E. 2019/838 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/349
KARAR NO: 2019/838
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/10/2017
NUMARASI: 2017/5176 Esas – 2017/5113 Karar (İtiraz Hakem Heyeti 12/09/2017 Tarih – 2017/İHK-3431)
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Maluliyet Tazminatı
KARAR TARİHİ: 27/12/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 28/09/2015 tarihinde … plakalı aracın karışmış olduğu çift taraflı trafik kazası neticesi müvekkilinin ağır yaralandığını ve Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden alınan rapora göre % 33 engelli kaldığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.100,00 TL maluliyet tazminatının davalı Güvence Hesabından tahsilini talep etmiştir. Davalı Güvence Hesabı cevap dilekçesinde; … plakalı aracın kaza tarihini kapsayacak şekilde ZMSS bulunduğunu ve KTK m.97 uyarınca başvurunun reddi gerektiğini beyan etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyetince; aracın ZMS sigortasının bulunması sebebiyle husumet sebebiyle başvurunun reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin itirazı neticesinde İtiraz Hakem Heyetince; kaza tarihini kapsayacak şekilde aracın sigorta şirketi tarafından düzenlenmiş ZMSS poliçesinin bulunduğu, araç içerisinde yolcu konumunda bulunan davacının haksız fiil sorumlusu ya da onun sigorta şirketine herhangi bir başvuruda bulunmadığı, bu sebeple kazadan doğan zararın karşılanıp karşılanmadığının belli olmadığı, bu başvurudan sonra yapılacak değerlendirme sonunda ZMS sigorta şirketinin sorumluluğu üstlenip üstlenmeyeceğinin anlaşılabileceği belirtilerek itirazın reddine karar verilmiş, davacı tarafça bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda; davanın Güvence Hesabına yönetilmesinde bir usulsüzlük olmadığını, davalı Güvence Hesabının dahi husumet itirazı bulunmayıp sadece maluliyet oranına itiraz ettiğini belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma üzerine maluliyet tazminatı istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: 28/09/2015 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazasında araçta yolcu konumunda olan davacının yaralandığı, davacının yolcu olarak içinde bulunduğu aracın sürücüsü tarafından, araç malikinin anahtarları aracın üzerinde bırakması sebebiyle, malikin rızası olmaksızın trafik sigortası bulunan aracı alarak kullandığı sırada kazanın gerçekleştiği, dosya kapsamına yansıyan belge ve bilgilere göre davacının, aracın çalıntı olduğu ve malikinin rızası olmaksızın kullanıldığı yönünde bilgi sahibi olmadığı, araç malikinin aracın anahtarlarını bırakarak çalınmasında kusurunun bulunduğu anlaşılmaktadır. 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14/1 ve 14/2-ç maddeleri ve trafik sigortası genel şartlarına göre böyle bir durumda araç işleteninin ve aracın ZMSS poliçesini yapan sigorta şirketinin sorumluluğu devam etmektedir. Bu gerekçeyle başvurunun reddine karar verilecek yerde, öncelikle ZMS sigortasına başvuru yapılıp zararın karşılanıp karşılanmayacağı belli olduktan sonra Güvence Hesabına başvurulması gerektiği yönündeki gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru olmamıştır. Bu durumda, davacı vekilinin esasa yönelik istinaf itirazları yerinde değil ise de, kararın gerekçesinde hata edilmiş olması nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince, düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Sigorta Tahkim Komisyonu/ İtiraz Hakem Heyeti kararının KALDIRILMASINA, Buna göre; 1-Başvurunun, davalının taraf sıfatının bulunmaması (Husumet) nedeniyle REDDİNE, 2-6728 sayılı Kanun’un 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 3-Başvuru sahibi tarafından sarf edilen 250,00 TL başvuru ücretinin başvuran/davacı üzerinde bırakılmasına, 4-Davalı vekille temsil olunmadığından, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
B-İSTİNAF BAŞVURUSU BAKIMINDAN : 1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 3-Kararın mahiyeti gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.27/12/2019