Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/3458 E. 2021/1915 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/3458
KARAR NO: 2021/1915
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2017
NUMARASI: 2015/620 (E) 2017/1008 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 15/12/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalıların sürücüsü ve işleteni oldukları … plaka sayılı aracın, davacının yolcu olarak bulunduğu eşinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca çarpması neticesi 09/05/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, müvekkilinin yaralandığını belirterek 3.150,00 TL tedavi gideri, 1.500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı SGK vekili davanın reddini talep etmiştir. Davalı … şirketi vekili davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalılar usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemişlerdir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davalı SGK ve sigorta şirketi bakımından açılan davanın reddine, 3.150,00 TL tedavi gideri ve 1.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müteselsilen tahsiline, iş gücü kaybı tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili, tedavi giderleriyle geçici iş gücü kaybı tazminatının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davacının burun kemiği kırığı sebebiyle ameliyat olmasına rağmen halen zaman zaman nefes almakta güçlük çektiğini, takdir edilen manevi tazminatın yetersiz olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Karara karşı davalı …, davacının daha önceden açmış olduğu davada kendisine tedavi masrafları ödendiğini ve bunun için tekrar açılan davayı kabul etmediğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.1-Davacı vekilinin tedavi giderlerine ilişkin davalılar SGK ve gerçek kişilere yönelik açtığı dava yönünden yapılan istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; 25/02/2011 tarih, 27857 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6111 Sayılı Kanun’un 59. maddesi ile 2918 sayılı Kanun’un 98’inci maddesinin uyuşmazlığı ilgilendiren kısmı” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde … tarafından karşılanır. (Ek cümle: 4/4/2015-6645/60 md.) Ancak, …, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez. Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının %15’ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 03/06/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesinde düzenlenen durumlar için Güvence Hesabı tarafından …na aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer…” şeklinde düzenlenmiştir. Yine söz konusu Kanun’un geçici 1/2. maddesinde de “Bu kanunun yayımlandığı tarihten itibaren 6 ay içinde Sağlık Bakanlığı Trafik Hizmetleri Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünün trafik kazalarından kaynaklanan tedavi giderlerinin tahsili için kurduğu sistem mevcut haliyle …na devredilir. Trafik Hizmetleri Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünün tasfiyesine ilişkin iş ve işlemler aynı tarih itibariyle Sağlık Bakanlığınca gerçekleştirilir” düzenlemesi mevcuttur. İşbu yasal düzenlemelere göre sigorta şirketlerinin, ödeyecek oldukları katkı payı karşılığında trafik sigorta sözleşmesine ilişkin (belgeli tedavi giderleri yönünden) trafik kazalarından kaynaklı sorumlulukları sona erdiği gibi sorumluluklarını üstlendikleri işleten ve haksız fiil failinin ( sürücü) de bu kapsamda sorumlulukları sona ermiştir. Bununla birlikte trafik kazası nedeniyle zarar gören kişinin (kazadan kaynaklı bir başka kişiden talep hakkı olup olmadığına bakılmaksızın) ve yine sosyal güvencesi olsun olmasın tedavi giderleri SGK tarafından karşılanacaktır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, davalı araç sürücüsü …’nın kazada tam kusurlu olduğu, karşı araçta yolcu konumunda bulunan davacının ise kusurunun bulunmadığı, belgeli tedavi giderlerinin 6.300,00 TL’den ibaret olduğu, az yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler doğrultusunda davalı SGK’nın kaza tarihi olan 09/05/2013 günü itibarıyla SUT hükümleriyle bağlı olmaksızın belgeli tedavi giderlerinin tamamından sorumlu olduğu, diğer davalıların ise tedavi giderlerine ilişkin sorumluluklarının bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda davalı SGK bakımından davanın kabul edilip, gerçek kişi davalılar yönünden reddine karar verilecek yerde yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Davacı vekilinin tedavi giderlerine ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne, yine davalı …’nın tedavi giderlerine ilişkin başvurusunun kabulüne, düzeltilerek yeniden esas hakkında kararla tedavi giderlerinden davalı …’nın istinaf başvurusu bulunmaması nedeniyle … hakkında kesinleşen karar aynen tekrar edilerek SGK yönünden kabul kararı vermek gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin geçici iş göremezlik zararına ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; Davacının burun ameliyatı olduktan sonra aynı gün taburcu olduğu, SGK nezdinde düzenlenen hizmet döküm cetvelinde geçici iş göremezlik süresi nedeniyle herhangi bir kesintinin bulunmadığı, dosya kapsamında davacının kaza nedeniyle geçici iş göremezliğe duçar olduğuna ilişkin hastane raporu veyahut başkaca bir bilgi ve belge bulunmadığı, dolayısıyla bu yönden bir ispatın söz konusu olmadığı, giderek geçici iş göremezlik zararı hesaplanmamış olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu yöne ilişkin istinaf başvurusunda isabet bulunmamaktadır. 3-Davacı tarafın, kazadan sebep burun kemiğindeki kırık nedeniyle ameliyat olduğu sabittir. Kaza tarihindeki paranın alım gücü, davalıların kazadan sonraki süreçte manevi yönden destek olduklarına ilişkin bir ispatın bulunmaması, kazanın gerçekleşmesinde davacı kusurunun olmaması, ameliyat geçirecek şekilde yaralanmış olması ile hakkaniyet ve caydırıcılık ilkesi kapsamında yapılan değerlendirmede, manevi tazminat talebinin tam kabulüne karar verilecek yerde 1.000,00 TL tazminat takdir edilmesi doğru olmamıştır. 4-Davalı …’nın istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352/1-d maddesi uyarınca, istinaf kanun yoluna başvuru talebinde başvuru sebep ve gerekçesinin gösterilmesi zorunludur. Davalı taraf, kararın ne sebepten kaldırılması gerektiğine ilişkin sebep ve gerekçe bildirmemiştir. Tedavi giderlerinden sorumluluğu bulunmadığına ilişkin re’sen nazara alınacak aykırılık haricinde sebep ve gerekçe bildirmeyen istinaf başvurusuna ilişkin başkaca bir değerlendirme yapılması usulen mümkün değildir. 5-O halde davalı … ve davacı vekilinin tedavi giderlerine ilişkin istinaf başvurularının kabulüne, sair istinaf itirazlarının reddine karar vermek ve sigorta şirketi lehine karar tarihinde hükmedilen vekalet ücreti gibi kesinleşen hususlar da aynen tekrar edilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekili ve davalı …’nın istinaf başvurusunun ayrı ayrı kabulüne, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca ilk derece mahkemesi kararı bütünüyle kaldırılmak suretiyle düzeltilerek yeniden esas hakkında kararla, davacının tedavi giderleri talebinin kabulü ile 3.150,00 TL tedavi giderinin davalılar … ve SGK’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Davacının manevi tazminat talebinin kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davalılar sigorta şirketi ve Yaşar ve …’ya yönelik açılan işgücü kaybı tazminatı davasının ispatlanamamış olması nedeniyle reddine, 5-Alınması gerekli 556,72 TL karar ilam harcının peşin alınan 164,80 TL’den mahsubu ile eksik kalan 391,92 TL harcın 341,55 TL’lik kısmının davalı … ve …’dan müştereken ve müteselsilen; bakiye 50,37 TL’lik kısmının ise …’dan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 6-Davalı … Başkanlığı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, harçtan muafiyeti nedeniyle aleyhine harç yüklenmesine yer olmadığına, 7-Davalı … AŞ. kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğunda karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.gereğince 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 8-Maddi tazminat davasında davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğunda Daire karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 3.150,00 TL vekalet ücretinin davalılar SGK ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine, 9-Manevi tazminat davasında davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğunda Daire karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,10-Davacı tarafından yapılan 192,50 TL ilk gider, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 260,10 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.452,60 TL’nin (6650/8150) oranına göre 1.185,25 TL yargılama giderinin (3150/8150) 458,10 TL’lik kısmının davalılar … ve SGK’dan müştereken ve müteselsilen; bakiye 727,15 TL’lik kısmının ise davalı davalı … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 11-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine, İstinaf yargılama giderleri bakımından: 12-İstinafa başvuran davacı ve davalı … tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine, 13-Davacı tarafça yatırılan 98,10 TL istinaf başvurma harcının davalı SGK ve … ile …’dan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 14-Davalı … tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvurma harcının davacıdan alınarak adı geçen davalıya ödenmesine,15-İstinaf talep edenler tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda maddi ve manevi tazminat değerleri (iş gücü kaybı 1.500,00 TL, tedavi gideri 3.150,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi) göz önünde bulundurulmak sureti ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin; iş gücü kaybına ilişkin açılan dava bakımından ise olarak oybirliği ile karar verildi. 15/12/2021