Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/3380 E. 2021/1933 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/3380
KARAR NO: 2021/1933
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/04/2018
NUMARASI: 2014/343Esas – 2018/350 Kara
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/12/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 26/08/2009 tarihinde otobüs durağından binmeye çalıştığı otobüsün ani hareketi nedeniyle kapısı açık olan otobüsten düştüğünü, düşme sonucu bacağının otobüsün tekeri altında kaldığını, otobüs şoförünün tekrar yanlış hareketiyle aracı çekmek yerine bacağın üstünden bir kez daha geçtiğini, müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, kaldırıldığı hastanede acı içinde geçirdiği 22 günden sonra kısa aralıklarla 7 ameliyat geçirdiğini, 76 gün boyunca hiç kımıldamadan yattığını, sonrasında ise 3 hafta kadar fizik rehabilitasyon merkezinde yattığını, bu uzun süren yatışlar nedeniyle bağırsaklarında da rahatsızlıklar yaşadığını, tedavi giderlerinin büyük bölümünün SGK tarafından karşılandığını fakat özel hastanelerde de tedaviler gördüğünü, ayrıca 8 ayı geçen sürelerde müvekkilinin hastanelere gidiş geliş yol ücretleri bakımından da zarara uğradığını belirterek ilk aşamada 10.000,00-TL maddi tazminatın ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. İlk Derece Mahkemesince; “1-Davanın kısmen kabulü ile 1.267,65-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.170,00-TL ulaşım masrafı, 1.062,00-TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri olmak üzere toplam 3.499,65-TL maddi tazminatın davalılar … Sigorta Şirketi, İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü, … ve …’dan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, 2-1.735,00-TL tedavi masrafının dahili davalı SGK’dan 24/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, 3-Maddi tazminat yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine, 4-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00-TL manevi tazminatın davalılar …, … ve İETT işletmeleri Genel Müdürlüğünden dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, 5-Davalı … Sigorta Şirketi yönünden manevi tazminat isteminin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekili ve dahili davalı SGK vekili istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; verilen hükmün, müvekkilinin kaza sonrasındaki tıbbi sürecinin eksik ve özensiz incelenmesi ve yanlış değerlendirmeler sonucu verilen raporlara dayandığını, uzun yargılama sonucunda erişilmeye çalışılan adalet duygusunu sağlayamadığını, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 02/11/2013 tarihli ve ATK Genel Kurulunun 05/11/2015 tarihli raporlarının yetersiz olduğunu, raporlarda hatalar bulunduğunu, müvekkiline atfedilen %30 oranındaki tali kusurun hatalı olduğunu, müvekkilinin hareket halindeki bir otobüse binmeye kalkışmadığını, hesap raporunun hatalı olduğunu, müvekkilinin tedavi sürecinin 15 ay değil 6 yıla yayılan bir sürece tekabül ettiğini ve ömür boyu vücudunda iz bırakacak bir araz meydana getirmesi karşısında çalışma gücünün eskisi gibi olamayacağı ve zarara uğrayacağının raporda dikkate alınmadığını, bu nedenle yeniden alınacak işgücü kaybı raporunda, tedavi ve estetik görünümünün eskisi gibi olabilmesi için neler yapılması ve ne kadara yapılması hususlarının belirlenmesi ve bu giderlerin de, tedavi giderleri kapsamında maddi tazminat giderleri istemlerine eklenmesi gerektiğini, Mahkemece hükmedilen manevi tazminatın oldukça düşük bir tutar olduğunu belirtmiştir. Davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazaya sebep olan özel halk otobüsü nedeniyle müvekkilinin işleten olamayacağını, aracın malikinin işleten sıfatı olduğunu, hükmedilen manevi tazminatın fazla olduğunu ileri sürmüştür. Dahili Davalı SGK vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tedavi giderlerinden müvekkilinin sorumlu olmadığını belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava ve uyuşmazlık; 818 sayılı BK’nın 46. ve 47 (6098 sayılı TBK’nın 54. ve 56). maddeleri kapsamında yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Dosya kapsamından; 15/06/2010 tarihinde, davalı … Sigorta Şirketi’nin ZMS sigortacısı davlı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğünün işleteni, davalı …’ın maliki ve davalı …’ın sürücüsü olduğu özel halk otobüsünün durakta yolcu aldığı esnada, araca, yolcu olarak binmeye çalışan davacının, aracın hareket etmesi nedeniyle, açık bulunan kapıdan düşerek yaralandığı, işbu davada davacı tarafça, geçici – kalıcı işgücü kaybı, tedavi – ulaşım – estetik gideri adı altında maddi tazminat ve manevi tazminat talep ettiği, yargılama aşamasında SGK’nın dahili davalı olarak davaya dahil edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. A) Dahili davalı SGK’nın istinaf başvurusunun değerlendirilmesi: HMK’nın 341/2.fıkrasına göre miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. HMK’nın 341/4.fıkrasına göre ise alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü  üç bin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz. Ayrıca HMK’nın ek 1. maddesinin 1. fıkrasında;” HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırın her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 04/01/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.” hükmünün yanı sıra, aynı maddenin 2. fıkrasında; “HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı” düzenlenmiş bulunmaktadır. Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu Yerel Mahkeme hükmünün verildiği 2018 yılı için HMK’nın 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 3.560,00 TL’dir. Bu durumda, Mahkemece, dahili davalı SGK aleyhine hükmedilen 1.735,00 TL’lik miktar, kararın verildiği tarih olan 2018 yılı için öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığından, dahili davalı SGK vekilinin İlk Derece Mahkemesince verilen karar için HMK’nın 341/4. maddesi gereğince istinaf hakkı bulunmamaktadır. Yerel Mahkemece, karara karşı kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesi de sonuca etkili değildir. B) Davacı vekilinin ve davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin istinaf başvurularının değerlendirilmesi: Mahkemece karara dayanak yapılan Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesinin 06/03/2017 tarihli raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın %70, davacı yaya …’nun %30 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. ATK kusur raporunun incelemesinde, raporun HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, trafik kazası tespit tutanağındaki olgu ve tespitlerle uyumlu, ceza yargılaması aşamasında aldırılan tüm raporlarla örtüştüğü kanısına varılmıştır. Yine Mahkemece karara dayanak yapılan Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 05/11/2015 tarihli raporunda; davacının yaralanmasına ilişkin tüm bilgi ve belgelerin değerlendirildiği, davacı tarafın itirazlarının tartışıldığı ve değerlendirildiği, trafik kazası neticesinde meydana geldiği bildirilen arızasının, araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, maluliyetinin belirlenmesinde geçirilmiş operasyonlar ve kırık kemikler değil kalıcı arazların ilgili yönetmelikte karşılığının değerlendirildiği ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 15 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir. Maluliyet raporunun incelemesinde, raporun kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlendiği anlaşılmıştır. ATK tarafından verilen kusur ve maluliyet raporları dikkate alınarak düzenlenen aktüer raporunda; davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.267,65 TL, tedavi için yapılan ulaşım giderinin 1.170,00 TL, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderinin 1.062,00 TL, SGK’nın sorumlu olduğu tedavi miktarının 1.735,00 TL olduğu mütalaa edilmiş, raporun HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, davacı vekilinin, manevi tazminat dışındaki itirazları yerinde görülmemiştir. Davacı vekilinin, manevi tazminatın düşük olduğuna, davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekilinin, manevi tazminatın fazla olduğuna ilişkin iddia ve itirazlarına gelince: Kazanın meydana geliş şekli, kusur oranları, davacının yaralanmasının niteliği ve ATK raporu, davacının tedavi süreci ve zamanı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminat müessesesinin amacı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının 818 sayılı BK’nın 47 (6098 sayılı 56). maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmediği, az olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle, aracın işleteni olan davalı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğünün istinaf itirazlarının reddine; davacı vekilinin manevi tazminat miktarına yönelik istinaf itirazının kabulüne karar verilerek, davacı lehine takdiren 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Dahili davalı SGK vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince reddine, B-Davalı İİET vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, C- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davanın kısmen kabulü ile 1.267,65-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.170,00-TL ulaşım masrafı, 1.062,00-TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri olmak üzere toplam 3.499,65-TL maddi tazminatın davalılar … Sigorta Şirketi, İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü, … ve …’dan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, 2-1.735,00-TL tedavi masrafının dahili davalı SGK’dan 24/10/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, 3-Maddi tazminat yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine, 4-Manevi tazminat davasının kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar …, … ve İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğünden dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 5-Davalı … Sigorta Şirketi yönünden manevi tazminat isteminin reddine, 6-Harçlar Kanunu’na göre maddi ve manevi tazminat davaları için toplamda alınması gereken 1.605,26 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 445,50 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 1.159,76 TL harcın, harçtan muaf olan SGK dışındaki davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, davalı Sigorta Şirketi’nin 239,06 TL’sinden müteselsilen sorumlu tutulmasına, 7-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 19,90-TL gider ile yargılama aşamasında yapılan 1.495,85-TL olmak üzere toplam 1.515,75-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 773,03-TL yargılama gideri, peşin yatan harç gideri 445,50-TL ki toplam 1.218,53-TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, (Dahili davalı SGK’nın bu miktarın 745,48-TL’sinden sorumlu tutulmasına) 8-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan maddi tazminat bakımından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, (Dahili davalı SGK’nın bu miktarın 1.735,00 TL’sinden sorumlu tutulmasına) 9-Davalı Sigorta Şirketi, davalılar … ve …, davalı İETT ve dahili davalı SGK vekil ile temsil olunduğundan, maddi tazminat hükmü bakımından, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalılara verilmesine, (Dahili davalı SGK lehine 1.062,00-TL ile sınırlı olmak üzere) 10-Manevi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Dairemizce kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, … ve İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğünden alınıp davacıya verilmesine, D-İstinaf İncelemesi Bakımından: 1-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, 2-İstinaf başvurusunda bulunan davalı İETT tarafından yatırılması gereken istinaf karar harcı olan 699,13 TL’den peşin yatırılan 174,79 TL’nin mahsubu ile bakiye 524,34 TL istinaf karar harcının bu davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 102,20 TL posta ve tebligat gideri ile 98,10 TL istinaf başvuru harcının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.15/12/2021