Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/3256 E. 2021/1365 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/3256
KARAR NO: 2021/1365
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/06/2018
NUMARASI: 2017/80 Esas – 2018/774 Karar
DAVANIN KONUSU: Rücuen Tazminat (TTK’nın 1472. Maddesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/10/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Dava ve uyuşmazlık; davacı kasko sigortacısı tarafından, sigortalısına ödenen araç hasar tazminatının TTK’nın 1472. maddesi kapsamında davalıdan tahsili istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 26/06/2018 tarihli karar ile; “Davanın kabulü ile; 3.858,92 TL nin dava tarihi 19/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu edilen olaya ilişkin daha önceden dosyaya ibraz edilen 02/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda; müvekkili nezdinde sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu belirtilmesine rağmen 24/04/2018 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Mahkemece karara dayanak yapılan 24/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davalı … Şirketi nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı bulunan … plakalı araç ile davacı … Şirketi nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın meydana getirdiği kazada, … plakalı aracın sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu ve bu kusur oranına tekabül eden tazminat miktarının 3.858,92 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde, raporun, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, 02/02/2018 tarihli bilirkişi raporuyla örtüştüğü, dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanısına varıldığından, davalı vekilinin istinaf iddia ve itirazları yerinde görülmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 263,60 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 65,92 TL karar ve ilam harcı mahsup edilerek bakiye 197,68 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye verilmesine, 3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle sarfettiği yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.05/10/2021