Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/3244
KARAR NO: 2021/1904
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/10/2018
NUMARASI: 2015/1312 (E) 2018/873 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 15/12/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalı … şirketi tarafından trafik sigortasıyla teminat altına alınan … plaka sayılı araç ile müvekkilinin sürücüsü olduğu … plaka sayılı motosikletin karışmış olduğu 10/10/2015 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası nedeniyle, müvekkilinin yaralanarak sakat kaldığını belirterek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesi talebinde bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, benimsenen maluliyet raporu doğrultusunda davacının %2,1 oranında malul kaldığı gerekçesiyle kusur ve hesap raporu uyarınca 9.466,96 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı taraftan tahsiline karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili, kaza tarihindeki yönetmelik hükümleri doğrultusunda düzenlenmeyen maluliyet raporuna dayalı olarak karar verilmesinin hatalı olduğu, geçici iş göremezlik zararının tedavi gideri kapsamında kaldığı, kask ve kolluk gibi koruyu teçhizatın kullanılmamış olmasından kaynaklı müterafik kusurun dikkate alınmadığı, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklı sürekli işgöremezlik zararının tazmini istemine ilişkindir.Davaya konu kazanın, dava dışı sigortalı araç sürücüsü olan …’ın, iki yönlü karayolunun taşıt yolu üzerinde yolun sol tarafına park etmesi yasak olmasına rağmen park yerinden çıkış yaparken manevra ve doğrultu değiştirme kuralına riayet etmemesi nedeniyle gerçekleştiği, sözü geçen araç sürücüsünün kazada asli kusurlu olduğu, dosyaya kazandırılan 12/05/2016 tarihli kusur raporunun hüküm vermek bakımından yeterli olduğu, kusura yönelik istinaf itirazının isabetli olmadığı görülmektedir. Davacının sağ bacakta kısalık arızası nedeniyle malul kaldığı, yasal olarak zorunlu olan kask takmamış olmasının yaralanma ile bir rabıtasının bulunmadığı, diğer koruyucu tertibat kullanmanın yasal zorunluluk teşkil etmediği, dolayısıyla müterafik kusur durumunun bulunmadığı görülmektedir. Buna yönelik istinaf itirazı da yerinde değildir. Öte yandan davacının geçici iş göremezlik talep ve davası bulunmadığından, buna yönelik istinaf itirazının konusu bulunmamaktadır. Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 – 01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 – 20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Somut olayda, hükme esas alınan ATK raporunda 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği doğrultusunda bir değerlendirme yapılarak maluliyet oranı belirlenmiştir. Oysa ki kaza tarihi olan 10/10/2015 itibari ile Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği yürürlükte olup, kaza tarihinde yürürlükte olmayan yönetmeliğe göre rapor düzenlenmiş olması doğru olmamıştır. Bu yöne ilişkin istinaf başvurusu yerindedir. O halde kaza tarihinde geçerli olan mezkur yönetmelik hükümleri doğrultusunda maluliyet raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi amacıyla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, 4-Peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istinaf kanun yoluna başvurana iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dair, 6100 sayılı HMK’nun 7251/39 md. ile değişik 362/1-g maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi. 15/12/2021