Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/324 E. 2019/748 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/324
KARAR NO: 2019/748
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/10/2017
NUMARASI: 2017/5630 Esas- 2017/5609 Karar
(İtiraz Hakem Heyetinin 10/10/10 – 2017/İHK-3990)
DAVANIN KONUSU: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı(Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda özetle; 19/10/2008 tarihinde, ZMSS poliçesi bulunmayan ve sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı aracın tek taraflı kaza yapması sonucunda davacıların desteği …’un vefat ettiğini, vefat edenin eşi ve çocuğu olan davacıların destekten yoksun kaldıklarını, destekten yoksun kalma tazminatının ödenmesi için davalı tarafa başvurulduğunu, ancak davalı tarafın başvuruya cevap vermediğini iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydı ile davacı (eş) … için 4,000,00 TL, davacı (çocuk) … için 1.050,00 TL olmak üzere toplam 5.050,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, 25/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların talebinin zamanaşımına uğradığını, olayda ceza zamanaşımı süresini söz konusu olmadığını, ticari faiz talep edilmesinin haksız olduğunu, başvurunun kabulü halinde davacı lehine verilecek vekalet ücretinin 1/5 oranında olması gerektiğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakemi, zaman aşımı nedeniyle başvurunun reddine karar vermiş, davacılar vekilinin bu karara itiraz etmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti, davacılar vekilinin itirazın kabulüne, Uyuşmazlık Hakemi kararının kaldırılmasına, başvurunun kabulü ile, … için 15.025,61 TL, … için 43.103,42 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı Güvence Hesabı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazanın 19/08/2008 tarihinde meydana geldiğini, TCK.66/1.maddeye göre ceza dava zamanaşımı 8 yıl olduğundan davacıların talebinin zamanaşımına uğradığını belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, TBK’nın 53/3.maddesi kapsamında, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı aracın, davacıların desteği …’un sevk ve idaresinde iken, 19/10/2008 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacıların desteği …’un vefat ettiği, davacıların bu ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma talebinde bulundukları ve İtiraz Hakem Heyetince de başvurunun kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. A) Davacı … aleyhine yapılan istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde: 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında beş bin TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, beş bin TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, kırk bin TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince davacı … yönünden kabulüne karar verilen miktar dikkate alındığında, verilen karar, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesi gereğince kesin nitelikte olduğundan, davalı vekilinin, istinaf kanun yoluna başvurma hakkı bulunmamaktadır. B)Davacı … aleyhine yapılan istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde: Davalı vekilinin, istinaf iddia ve itirazı sadece zamanaşımına ilişkindir. KTK’nın 109/2 maddesinde, eylemin bir suç teşkil etmesi halinde tazminat talebinin ceza dava zamanaşımına tâbi olacağı öngörülmüştür. Somut uyuşmazlıkta, davaya konu haksız fiil, TCK’nın 85/1. maddesi kapsamına giren bir suç oluşturduğundan, TCK’nın 66/1-d maddesi gereğince 15 yıllık zamanaşımına tâbidir. Olay 19/10/2008 tarihinde gerçekleşmiş, işbu dava ise 28/02/2017 tarihinde açılmıştır. Buna göre KTK’nın 109/2.maddesinde öngörülen ceza dava zamanaşımı süresi dolmadığından, davalı vekilinin istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Bu bağlamda, davalı vekili tarafından, davacı … aleyhine yapılan istinaf başvurusunun HMK.352/1-b maddesi gereğince reddine, davacı … aleyhine yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere : A)Davalı vekili tarafından, davacı … aleyhine yapılan istinaf başvurusunun, HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince REDDİNE, B)Davalı vekili tarafından, davacı … aleyhine yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 3- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5- İstinaf talebi için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.19/12/2019