Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/3065 E. 2021/1371 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/3065
KARAR NO: 2021/1371
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/07/2018
NUMARASI: 2017/5 Esas – 2018/820 Karar
DAVANIN KONUSU: Rücuen Tazminat (TTK’nın 1472. Maddesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/10/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Dava ve uyuşmazlık, TTK’nın 1472. maddesi kapsamında rücuen tazminatın tahsili istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Her ne kadar davacı sigorta şirketi kazada hasara uğrayan … plakalı araç için 18.000,00 TL hasar bedeli ödediğinden bahisle davalı taraf sürücüsünün (% 75 oranındaki) kusuruna kusuruna isabet eden 13.500,00 TL hasar bedelinin rücuen davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş ise de, itibara layık bulunan bilirkişi raporuna göre davacı sigorta şirketince teminat altına alınan … plakalı araçta meydana gelen gerçek hasar bedeli 15.000,00 TL ve davalı taraf sürücüsünün % 25 oranında kusurlu olduğu, buna göre 3.750,00 TL tutarındaki hasar bedelinin davalılara rücü edile- bileceği , davacının kendi sigortalısına 13/05/2016 tarihinde ödeme yaptığı ve sigortalısının haklarına halef olduğu, bu tarihten itibaren temerrüde düşen davalılardan avans faizi talep edebileceği fazlaya ilişkin talebin yerinde olmadığı gözetilerek davanın kısmen kabulüne ,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tek bilirkişi tarafından hazırlanan kusur raporuna dayanılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, ATK’dan rapor alınması gerektiğini belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 14/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde, davacı şirkete kasko sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’nun %75 oranında asli kusurlu, davalı …’ın maliki ve davalı Sigorta Şirketi’nin ZMS sigortacısı olduğu … plakalı araç sürücüsünün ise %25 oranında tali kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporu yapılan incelemesinde, raporun, HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, olayın oluşuna ve dosya kapsamına uygun, denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazlar yerinde görülmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,4 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle sarfettiği yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 05/10/2021