Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/3061 E. 2021/1443 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/3061
KARAR NO: 2021/1443
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/07/2018
NUMARASI: 2017/360 (E) 2018/695 (K)
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 19/10/2021
Taraflar arasında görülen davada verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalılardan …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı hafriyat kamyonu ile kontrolsüz bir şekilde sağa dönüş yaptığı esnada yeşil ışıkta karşıya geçmekte olan müvekkillerinin desteği …’a çarparak vefat etmesine neden olduğunu belirterek davacı … için 200,00 TL, davacı … için 200,00 TL, davacı … için 693,00 TL, davacı … için 200,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline; davacı … için 50.000,00 TL, davacı … için 25.000,00 TL, davacı … için 25.000,00 TL olmak üzere toplam 125.000,00 TL manevi tazminatın ise davalılar … ile … Ltd. Ş.tiden müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta Şirketi vekili davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Şirketi vekili, araç sürücüsünün olayda kusurlu olmadığı gerekçesiyle davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulüne, 158.314,55 TL maddi tazminatın davalılardan kararda belirtilen faiz başlangıç tarihlerinden itibaren müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı …’ın tedavi giderine ilişkin talebinin kabulü ile 300,00 TL tedavi giderinin kararda belirtilen faiz başlangıç tarihinden itibaren davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … için 25.000,00 TL diğer davalılar …, … ve … için ise ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Ltd Şti den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı … Şirketi vekili vermiş olduğu istinaf dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin çalışanı olan diğer davalı araç sürücüsünün olayda kusuru bulunmadığını, müteveffa yayanın kırmızı ışıkta geçmeye çalıştığını, bu geçiş sırasında da yolun yayalara ayrılan kısmından değil, yolun viraj bölümünden geçerek araç sürücüsünün göremeyeceği bir alanda kazaya sebebiyet verdiğini, zarar görenin ağır kusuru nedeniyle trafik kazasından kaynaklı sorumluluklarının bulunmadığını, hükmedilen destekten yoksun kalma tazminatının murisin yaşı ve bakiye ömrü nazara alındığında fahiş olduğunu, yine aynı şekilde manevi tazminatın da fahiş miktarda olacak şekilde takdir edildiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Karara karşı davalı sigorta şirketi vekili vermiş olduğu istinaf dilekçesinde özetle, müvekkil şirket tarafından tanzim edilen poliçenin başlangıç tarihinin yeni trafik sigortası genel şartlarından sonraki bir tarih olduğunu, buna göre hesaplamanın TRH 2010 yaşam tablosu ve teknik faiz kullanılarak yapılması gerektiğini, progresif rant yöntemiyle yapılan hesaplama sonucunda fahiş tazminat hesaplaması yapıldığını, tedavi sırasında yapılan yol ve yemek masraflarının dolaylı zarar olması nedeniyle sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. 1-Tedavi giderine ilişkin dava yönünden yapılan değerlendirme; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2 maddesindeki düzenlemeye göre miktar veya değeri 1.500,00 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa 6763 sayılı kanunun 44. maddesi ile eklenen Ek 1. maddesi uyarınca maddedeki parasal sınırın yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle belirlenen kesinlik sınırı karar tarihi itibarı ile 3.560,00 TL’dir. Somut olayda, davalılar aleyhine hükmedilen 300,00 TL tedavi gideri kesinlik sınırı altında kalmaktadır. Bu durumda tedavi giderine ilişkin dava yönünden verilen karara vaki istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmektedir. 2-Davalı sigorta şirketinin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; Kazaya karışan aracın poliçe başlangıç tarihi, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartlarından sonraki bir tarih ise de, Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 tarihli ve E.: 2019/40, K.: 2020/40 sayılı Kararı ile, 2918 sayılı 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması nedeniyle, 9/6/2021-7327/18 md. ile 2918 sayılı yasının anılan maddesinde yapılan değişiklik tarihine kadarki süreçte yeni genel şartlar öncesindeki Yargıtayca benimsenen ilke ve kurallar doğrultusunda hesaplama yapılacağı, ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda buna uygun bir şekilde progresif rant yöntemine göre hesaplama yapıldığı, raporda yapılan hesaplamanın usul ve yasaya uygun olduğu, re’sen nazara alınabilecek nitelikte bir eksiklik veyahut aykırılık bulunmadığı, davacı vekilinin trafik sigortası genel şartları doğrultusunda hesaplama yapılması gerektiği yönündeki istinaf başvurusunda isabet bulunmadığı görülmektedir. 3-Davalı … Şirketi vekilinin destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun değerlendirilmesi; İlk derece mahkemesince hükme esas alınan 22/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda kaza anını içeren CD görüntülerinin incelendiği, buna göre, kazanın, davalı araç sürücüsünün yönetimindeki çekici ile ışıklı trafik işaret cihazı ile kontrollü kavşakta, sağa dönüşte yaya geçidi üzerinde bulunan yayalara ilk geçiş hakkını vermeden, dönüşe geçtiği sırada, yeşil ışıkta karşıya geçmekte olan yaya …’a çarpması sonucunda meydana geldiğinin anlaşılmakta olduğu, bilirkişi raporunda, müteveffa yayaya kusur izafe edilmediği, davalı araç sürücüsüne ise asli ve tam kusur izafe edildiği, UYAP’dan incelenen İstanbul 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/1149 Esas – 2021/225 Karar sayılı kararında da araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilerek cezalandırılmasına karar verildiği, mevcut delil durumu ve kazanın gerçekleşme biçimine göre ilk derece mahkemesince benimsenen kusur durumunda oluş, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, kusura ilişkin istinaf itirazlarında isabet olmadığı anlaşılmaktadır. Tazminat hesabına esas alınan murisin yaşı ve bakiye ömür süresinde hata bulunmamakta olup, istinaf dilekçesinde hesaplama yöntemine dair başkaca somut bir itiraz ileri sürülmemiştir. Manevi tazminatın değerlendirilmesinde ise tarafların mali ve sosyal durumları, kazanın gerçekleşme biçimi, kusur durumu, caydırıcılık ilkesi ve hakkaniyet ilkesi nazara alındığında takdir edilen manevi tazminat tutarlarının yüksek olmadığı görülmektedir. 4-O halde davalılar vekillerinin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddine, tedavi giderine ilişkin istinaf başvurularının ise usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; 1-Davalılar vekillerinin, tedavi giderine ilişkin davada verilen karara vaki istinaf başvurusunun kesinlik nedeniyle, HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine, 2-Davalı … Sigorta Şirketi vekilinin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davada verilen karara vaki istinaf başvurusunun, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca esastan reddine, 3-Davalı … Şirketi vekilinin destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davada verilen karara vaki istinaf başvurusunun, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca esastan reddine, 4-Davalı … Şirketi vekilinin manevi tazminata ilişkin davada verilen karara vaki istinaf başvurusunun, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca esastan reddine, 5-Maddi tazminat davasında alınması gereken 10.834,96 TL istinaf karar harcından davalılardan peşin alınan 2.709,00 TL ve 2.709,00 TL harcın ayrı ayrı mahsubundan sonra bakiye 5.416,96 TL istinaf karar harcının istinafa başvuran davalı … Şirketi ve davalı sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 6-Manevi tazminat davası bakımından davalı … Şirketi bakımından alınması gereken 4.781,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.195,16 TL harcın mahsubundan sonra bakiye 3.586,54 TL istinaf karar harcının istinafa başvuran adı geçen taraftan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına, 7-İstinafa başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 8-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, 9-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda manevi tazminata ilişkin ihtiyari dava arkadaşı konumundaki her bir davacı bakımından davalılar aleyhine hükmedilen miktarlar gözetilerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden KESİN; objektif dava birleşmesi teşkil eden tedavi giderine ilişkin davada verilen karar bakımından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince KESİN; objektif dava birleşmesi teşkil eden destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davada davacı … yönünden verilen karar bakımından ise davalılar aleyhine hükmedilen miktar gözetilerek kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile TEMYİZ yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 19/10/2021