Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2777 E. 2021/1722 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2777
KARAR NO: 2021/1722
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/04/2018
NUMARASI: 2017/453 Esas – 2018/359 Karar
DAVANIN KONUSU: Değer Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ: 16/11/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık; maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Dava konusu aracın incelenen trafik kaydından, davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 03/03/2017 tarihi öncesinde 03/012017 tarihinde mülkiyet değişikliğinin gerçekleştiği anlaşılmıştır. Anılan nedenle 2918 Sayılı Kanunun 92/1-i bendi ile 14/05/2015 tarihli 29355 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının Ek 1 bölümünün 2 maddesi uyarınca talebin teminat dışında kaldığı anlaşılmakla davanın reddine, ” karar verilmiştir. Davacı vekili, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: 14/05/2015 tarihli ve 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları Ek 1. bölümünün ” Teminat dışında kalan haller” başlıklı 2. kısmının 4. maddesinde, kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında araç üzerinde mülkiyet değişikliği olan araçlarla ilgili taleplerin teminat dışı olduğu belirtilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; kaza 21/11/2016 tarihinde, mülkiyet değişikliği 03/01/2017 tarihinde gerçekleşmiş, davalı Sigorta Şirketi’ne ise 03/03/2017 tarihinde başvurulmuştur. Bu durumda, davacının talebi, yukarıda belirtilen düzenleme gereğince teminat dışı olduğuna göre, Mahkemece, talebin reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir hata bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacı vekilinin istinaf başvurusundaki iddia ve itirazları kabul edilmemiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL karar ve ilam harcının mahsup edilerek bakiye 23,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine’ye verilmesine, 3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle sarf ettiği yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.16/11/2021