Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/270 E. 2019/826 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/270
KARAR NO: 2019/826
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/10/2017
NUMARASI: 2017/5622 Esas – 2017/5622 Karar (İtiraz Hakem Heyeti 13/10/2017 – 2017/İHK-3886)
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Maluliyet Tazminatı
KARAR TARİHİ: 26/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Sigorta tahkim komisyonuna vermiş olduğu başvuru dilekçesinde; davalı … sigortanın ZMS sigortacısı olan … plakalı araç ile başvuranın üzerinde yolcu konumunda bulunduğu tescilsiz motosikletin yapmış oldukları çift taraflı trafik kazası neticesi davacının % 40 oranında malul kaldığını, başvurudan önce Güvence Hesabı tarafından 23.845 TL, … Sigorta tarafından da 98.558 TL ödeme alındığını ancak yapılan ödemelerin maluliyeti karşılamadığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak üzere 3.000 TL … Sigortadan 3.000 TL Güvence Hesabından olmak üzere tazminat talebinde bulunmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyeti karar ve gerekçesinde; aktüer hesaplamasına göre ödenmesi gereken tazminatların %39’u veya % 54’ünün ödendiği yaklaşık 2 ay içerisinde ilave tazminat talebinde bulunulduğu dikkate alınarak, KTK 111. maddesinin uygulanma şartlarının olmadığı, olayda hatır taşımasına ilişkin veri bulunmadığı ve müterafik kusura ilişkin bir delil sunulmadığı gerekçesiyle hatır ve müterafik kusur indirimi yapılmaksızın talebinin kabulüne, Güvence Hesabından 36.569 TL, … Sigortadan da 82.032 TL tahsiline karar vermiştir. Davalı Güvence Hesabı İtiraz Hakem Heyetine başvurusunda; davacının ehliyetsiz sürücü tarafından kullanılan araca kask takmadan bindiği için müterafik kusurunun bulunduğunu, buna rağmen indirim yapılmayışının usule aykırı olduğunu beyan etmiştir. Davalı … Sigorta İtiraz Hakem Heyetine başvurusunda; başvuranın ehliyetsiz sürücünün tescilsiz motosikletine binerek ve koruyucu ekipman takmamak suretiyle müterafik kusurunun bulunduğunu, sürücünün arkadaşı olması sebebiyle de hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, motosiklet sürücüsünün % 50 kusurlu olduğunu, başvurudan önce ödeme sebebiyle başvurunun reddi gerektiğini, başvuru sahibinin taleplerinin tam olarak anlaşılamadığı için HMK m.119 gereğince başvurunun reddi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte ise hesaplamaların TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılması gerektiğini beyan etmiştir. İtiraz Hakem Heyetince; motosiklet sürücüsünün ehliyetinin olmamasının kusur tespiti ile ilgili olmadığı, bu hususun sadece idari cezayı gerektirdiği, kaza tarihinin 27/07/2015 olduğu, 26/09/2016 tarihi esas alarak PMF tablosuna göre yapılan hesaplamanın doğru olduğu, başvurudan önce davacıya yapılan ödemenin avans niteliğinde olduğu, hatır taşımasına ilişkin dosyada bir delil bulunmadığı için hatır taşıması uygulanmamasının yerinde olduğu belirtilerek, tüm itirazların reddine önceki kararın aynen tekrarına karar verilmiş, bu karara karşı davalı Güvence Hesabı ve davalı … Sigorta vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı Güvence Hesabı istinaf dilekçesinde; müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmaksızın ve daha önce yapılan ibraname gereğince davanın reddi gerekmekteyken kabulü yönünde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta vekili istinaf dilekçesinde; öncelikle kanun yolunun “temyiz” olduğunu, başvuranın tescilsiz bir motosiklete kask kullanmadan binerek müterafik kusurlu olduğunu, yapılacak hesaplamaların da TRH 2010 yaşam tablosuna göre yapılması gerektiğini, motosiklet sürücüsünün % 50 kusurlu olduğunu, kusur oranında sorumlulukları bulunduğunu, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini ve daha önce yapılan ödemeler sebebiyle sorumluluklarının yerine getirildiğini belirtip kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet sebebiyle maddi tazminat talebine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Davalı Güvence Hesabı aleyhine takdir edilen ve istinafa getirilen tazminat miktarı 36.569,00 TL olduğundan, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında beş bin TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, beş bin TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, kırk bin TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtildiğinden, davalı Güvence Hesabı aleyhine verilen karar, 5684 sayılı Kanun’un 30/12. maddesi gereğince kesin niteliktetir. Bu nedenle davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf başvurusunun 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi ile HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince reddine karar verilmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş.’nin istinaf talepleri değerlendirildiğinde; Dosya kapsamından davacı ile üzerinde yolcu olarak bulunduğu motosikletin sürücüsünün arkadaş oldukları ve sürücünün ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından, davacının ehliyetsiz sürücünün aracına binmekle 6098 sayılı yasa m.52 uyarınca zararın artmasında müterafik kusuru bulunması sebebiyle takdir edilen tazminattan indirim yapılmadığı, bu yönden davalı istinafının yerinde olduğu; ancak davalı … Sigortanın davacının yolcu olarak bulunduğu motosikletin sigorta şirketi olmadığı anlaşıldığından, hatır indiriminin … sigorta lehine uygulanması mümkün olmadığından bu yöndeki istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Davalı … Sigortanın, bilirkişi hesaplamalarında kaza tarihi ve poliçe tarihi esas alınarak yeni genel şartlar uyarınca TRH 2010 hesap tablosunun kullanılması gerektiği yönünde istinaf itirazı bulunmakta ise de, dosya kapsamında bulunan aktüer bilirkişi hesaplamasında, bilirkişinin hem PMF hem TRH tablosuna göre hesaplama yapmış olduğu ve hakem heyetinin de kararına esas olarak TRH tablosuna göre yapılan hesaplamayı aldığı anlaşıldığından, davalı … Sigorta vekilinin bu yöndeki istinafının da yersiz olduğu değerlendirilmiştir. Yine, … Sigorta vekili davadan önce ödeme yapılmış olması sebebiyle sorumluluklarının sona erdiğini beyan etmiş ise de, ödeme tarihi ile Hakem Heyetine başvuru tarihi arasında 2 ay kadar kısa bir süre olduğu ve davadan önce yapılan ödeme ile davacının maluliyetine göre yapılması gereken tazminat miktarı arasında % 50’yi aşan fark bulunduğu bilirkişi raporu ile belirlenmiş, Hakem Heyetince benimsenmiş ve heyetimizce yapılan değerlendirmede usul ve yasaya uygun bulunmuş olduğundan, davalı Sigorta vekilinin bu yöndeki istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir. Ayrıca, İHH tarafından avans faizine hükmedilmemiştir. Bu nedenle davalı vekilinin uygulanan faiz türüne ilişkin itirazının isabetli olmadığı görülmüştür. Açıklanan nedenlerle ve yukarıda müterafik kusur bakımından yapılan değerlendirmeye göre davalı … Sigorta A.Ş. bakımından hükmedilen tazminattan % 20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğinden, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun bu yönden kabulü ile, düzeltilerek yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-Davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf başvurusunun 5684 sayılı Kanun’un 30/12. maddesi ile HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince REDDİNE, B-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan KABULÜ ile, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere, Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararının KALDIRILMASINA, Buna göre; 1-Davacının talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-36.569,00-TL maluliyet tazminatının 16/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı Güvence Hesabından alınarak davacıya verilmesine, 3- 65.625,60-TL maluliyet tazminatının 24/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine, 4-6728 sayılı Kanun’un 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 5-Başvuru sahibi tarafından ödenmiş olan 1.779.-TL başvuru ücreti, 800.-TL bilirkişi ücreti ve 5.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.584.-TL yargılama giderinin 924,65-TL’sinin Güvence Hesabı tarafından, geri kalan 1.659,35-TL’sinin ise … Sigorta A.Ş. tarafından Başvuru sahibine ödenmesine, 6-Başvuru sahibi/davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 3.909,56-TL vekalet ücretinin Güvence Hesabından; 7.016,00-TL vekalet ücretinin … Sigorta A.Ş.den alınarak davacıya verilmesine, 7-Davalılar Güvence Hesabı ve … Sigorta A.Ş.’nin itiraz nedeniyle yaptıkları giderlerin üzerlerinde bırakılmasına, C-İstinaf Başvurusu Bakımından ; 1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 3-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcı ile 62,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4-Davalı Güvence Hesabının yaptığı istinaf masraflarının üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 6-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, davalı Güvence Hesabı yönünden HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin; davalı … Sigorta A.Ş. yönünden HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/12/2019