Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2656 E. 2021/881 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2656
KARAR NO: 2021/881
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/06/2018
NUMARASI: 2016/167 Esas – 2018/744 Karar
DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/06/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık, TBK’nın 54. ve 56. maddeleri kapsamında yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince; “Davanın kısmen kabulüne, davacı yararına 5.478,17TL maddi tazminatın davalı güvence hesabı yönünden dava tarihli olan 18.02.2016 tarihinden itibaren diğer davalı asiller yönünden kaza tarihi olan 06.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı yararına 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı … ile davalı … vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı … istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, kararın isabetsiz olduğunu, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığını, maddi ve manevi tazminat miktarlarını kabul etmediğini belirtmiştir. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporda, davacının iyileşme süresinin 4 ay olarak tespit edildiğini, ancak tazminat hesaplamasının yapıldığı 07/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda iyileşme süresinin 6 ay olarak hesaplandığını, kaza tarihinde öğrenci olan davacının, gelir getiren bir işte çalıştığı ortaya konmadan geçici iş göremezlik tazminatı hesaplamasının hatalı olduğunu, kaldı ki müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, manevi tazminattan sorumlu olmadığı için, davalılardan alınacak harçların da sorumlu olacak miktar uyarınca belirlenmesi gerektiğini belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dosya kapsamından, 06/09/2015 tarihinde, davalı …’ın maliki ve davalı …’in sürücüsü olduğu ve ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı aracın, yaya olan davacıya çarpması nedeniyle meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı, davacının bu yaralanma nedeniyle tüm davalılardan maddi tazminat; araç sürücüsü ve maliki olan davalılardan ise manevi tazminat talebinde bulunduğu ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince karara dayanak yapılan 09/01/2017 tarihli kusur bilirkişisi raporunda; kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’ın %75 oranında birinci derecede asli kusurlu; davacı …’ın ise %25 oranında tali kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun yapılan incelemesinde, raporun, HMK’nın 279.maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, trafik kazası tespit tutanağı ile dosyadaki diğer bilirkişi raporlarıyla örtüştüğü, denetim ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanısına varıldığından, davalı …’in bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı yerinde görülmemiştir. Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 31/05/2017 tarihli raporunda; davacının dava konusu kaza nedeniyle sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden 4 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmesine karşılık, Mahkemece karara dayanak yapılan 07/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda 6 ay üzerinden geçici iş göremezlik tazminatının hesaplandığı tespit edilmiştir. Bir başka deyişle, 4 ay üzerinden geçici iş göremezlik hesaplanmalıdır. Bu durumda, kazanın gerçekleştiği 06/09/2015 tarihinden 4 ayın bitimi olan 06/01/2016 tarihine kadar ki dönemde davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatı toplamı (2015 yılını kapsayan 3 ay 25 günlük süre yönünden, 2015 yılı son 6 ayında geçerli net asgari ücret (1.000,54 TL) üzerinden yapılan hesaplamaya göre toplam 3.835,41 TL+2016 yılını kapsayan geriye kalan 5 günlük süre yönünden, 2016 yılının ilk 6 ayı için geçerli net asgari ücret (1.300,99 TL) üzerinden yapılan hesaplamaya göre 233,16 TL=4.068,57) 4.068,57 TL; davacının %25’lik kusur oranına tekabül eden 1.017,14 TL indirildikten sonra 3.051,42 TL olmaktadır. Buna göre, Mahkemece, 3.051,42 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 480,00 TL tedavi yol gideri toplamı olan 3.531,42 TL’ye hükmedilmesi gerekirken toplam 5.478,17 (4.998,17 TL+480,00 TL) TL’ye hükmedilmesi hatalı olduğundan, davalı … ile davalı … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı yerindedir. Kazanın oluş şekli, kusur durumları, davacının yaralanmasının niteliği ile maluliyet raporu ve İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının, TBK’nın 56.maddesinde düzenlenen manevi tazminat müessesesinin amacına ve hakkaniyet ilkesine uygun ve makul olduğu kanısına varıldığından, davalı …’in bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı da yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A-)Davalı … ile davalı … vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile; Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-)Maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 5.478,17 TL maddi tazminatın (davalılar … ile …’nın, 3.531,42 TL’sinden sorumlu olmaları kaydıyla) davalı … yönünden dava tarihi olan 18/02/2016 tarihinden itibaren diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 06/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-)Manevi tazminat davasının kabulü ile; 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.265,88 TL karar ve ilam harcından (davalı …’nın 241,23 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) peşin alınan 234,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.031,75 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına, 4-)Davacı tarafından yatırılan 234,13 TL harcın (başvurma+peşin) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 5-)Davacının yaptığı bilirkişi ücreti 1.200,00 TL, tebligat gideri 393,80 TL toplam 1.593,80 TL’nin kabul-ret oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 590,70 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacının üzerinde bırakılmasına, 6-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, maddi tazminat miktarı yönünden, AAÜT gereğince 4.080,00 TL (davalılar … ve …’nın kabul edilen maddi tazminat miktarı olan 3.531,42 TL’sinden sorumlu olmaları kaydıyla) vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 7-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat miktarı yönünden, İlk Derece Mahkemesi kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 8-)Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen maddi tazminat miktarı yönünden, AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalı …’na verilmesine, 9-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerin üzerinde bırakılmasına, yatırılan avantan bakiye kalan kısmın kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
B-)İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN: 1-)Davalı … ve … tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendilerine iadesine, 2-)İstinaf aşamasında davalı … tarafından yapılan 56,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı …’na verilmesine, 3-)İstinaf aşamasında davalı … tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı …’e verilmesine, 4-)İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-)İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/06/2021