Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/244 E. 2020/218 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/244
KARAR NO: 2020/218
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/03/2017
NUMARASI: 2014/1758 Esas – 2017/226 karar
DAVANIN KONUSU: Rücuen Tazminat
KARAR TARİHİ: 06/02/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın, 08/04/2014 tarihinde, davalının işlettiği “… Mah. … cad. Pendik” adresindeki otoparka uzun süreli park yapmak maksadıyla giriş yaptığını, 15/04/2014 tarihinde park yerinden alındığı esnada aracın sağ ve sol dikiz aynalarının yerinde olmadığının ve ayna kablolarının kesilmiş olduğunun farkedildiğini, eksper tarafından yapılan inceleme sonucunda tespit edilen 6.402,00 TL hasar bedelinin 28/04/2014 ve 09/05/2014 tarihlerinde ödendiğini ve sigortalı tarafından kazaya ilişkin olarak kendisine ait tüm hakların müvekkili Sigorta Şirketine geçtiğini, TBK’nın 579.maddesi gereğince davalının meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydı ile 6.402,00 TL tazminatın ödeme tarihi olan 09/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesi ekinde bulunan tutanaktan da anlaşılacağı üzere aracın otoparka girişi sırasında aynalarında bir hasar olup olmadığının tam olarak tespit edilemediğinin belirtildiğini, müvekkili şirketin, Pendik Belediyesinin bir iştiraki olup eylem ve işlemleri sebebiyle üçüncü kişilere verdiği zararları tazmin etmeye hazır olduğunu ancak maddi gerçeğin, zararın ve miktarının hukuka uygun olarak tespit edilmesi gerektiğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme tarafından kamera kayıtlarının dosyaya sunulmasının istenilmediğini ve eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, sigortalı aracın davalıya ait otoparka hasarsız vaziyette bırakıldığını, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, TBK’nın 579. ve TTK’nın 1472. maddeleri kapsamında rücuen tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararına dayanak yapılan bilirkişi raporunda, davalıya ait otoparka bırakılan ve davacı nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı bulunan araçta meydana gelen zararın, davalının işlettiği otoparkta bulunduğu süre içerisinde yani davalının sorumluluk alanında vuku bulup bulmadığının belirlenemediği, dava konusu aracın davalının işlettiği otoparkta kaldığı süre içerisinde hasar gördüğünün sübuta ermediği, dolayısıyla zararın davalıdan talep edilemeyeceği mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporunun incelemesinde, raporun HMK’nın 279. maddesinde aranılan koşullara uygun olarak düzenlendiği, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu görülmüştür. Ayrıca, sigortalı araç maliki ile davalının çalışanı tarafından tanzim edilen 15/04/2014 tarihli tutanakta, kamera kayıtlarının incelenmesinde aracın otoparka giriş yaptığı sırada ayna iç kısımlarının yerinde olup olmadığının tespit edilemediği belirtilmiştir. Bu durumda, sigortalı aracın davalının işlettiği otoparkta zarar gördüğü iddiası ispatlanamadığından, İlk Derece Mahkemesince davanın redddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacı vekilinin istinaf başvurusundaki itirazlar yerinde değildir. Bu bağlamda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.06/02/2020