Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2358 E. 2021/1661 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2358
KARAR NO: 2021/1661
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/06/2018
NUMARASI: 2017/570 (E) 2018/649 (K)
DAVANIN KONUSU:Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı
KARAR TARİHİ: 09/11/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin desteği …’nin sevk ve idaresindeki, davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı, … plaka sayılı ticari taksinin 05/02/2016 tarihinde direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçtiğini ve dava dışı …’nın kullandığı … plaka sayılı otobüse çarpması sonucu meydana gelen kazada vefat ettiğini, …’nin ölümü ile kızı …, annesi … ve babası …’in onun desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 100’er TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekili 22/05/2018 tarihli dilekçesi ile davacı … için talep miktarını 33.548,93 TL, …cer için 55.249,35 TL, … için 64.868,07 TL’ye arttırmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; talep edilen destekten yoksun kalma tazminatının teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davacının davasının kabulü ile, davacı … için 33.548,93 TL davacı … için 55.249,35 TL davacı … için 64.868,07 TL olmak üzere neticeten toplam 153.666,33 TL’nin temerrüt tarihi olan 16/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın 05/02/2016 tarihinde desteğin asli ve %100 kusuru ile meydana geldiğini, 14.05.2015 yürürlük tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları gereğince talep edilen destekten yoksun kalma tazminatının teminat dışı olduğunu, işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu müteveffa sürücü …’nin üçüncü kişi olarak kabul edilemeyeceğini, usul ve yasaya aykırı düzenlenen bilirkişi raporlarına itirazlarının gözetilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Somut olayda 05.02.2016 günü davacıların desteği …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı ticari otomobil ile seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüjde bulunan ağaca çarparak sürüklendiği ve karşı şeride geçerek dava dışı sürücü …’nın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı otobüse çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında vefat ettiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamı, kazanın meydana geliş şekli, trafik kazası tespit tutanağı, soruşturma dosyasından alınan ATK kusur raporu içeriği birlikte değerlendirildiğinde davacıların desteği …’nin tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereği, KTK 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur. Kazaya sebebiyet veren araca ilişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin tanzim tarihi 28/01/2016, kaza tarihi ise 05/02/2016 olup; her iki tarih 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarından sonradır. İstinafa konu uyuşmazlık trafik kazası nedeniyle vefat eden sürücü …’nin ölümünden kaynaklı destekten yoksun kalma tazminatının sigortacısından talep edilip edilemeyeceği, bir başka ifade ile rizikonun teminat kapsamında olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Yeni Genel Şartlarının A.6. maddesinin (c) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı dışında kalan hallerden sayılmıştır. C.11 maddesine göre yeni genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacı ya da …nın destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücünün üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Yine Genel Şartlar’ın A.6. maddesinin (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle sürücünün asli kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerini sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmamasına göre, başvuru sahibinin desteğinin kusuruna denk gelen destek tazminatını talep etme hakkı bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlük tarihinden sonraki kazalarda, bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler ile ilgili verdiği kararlar da bu yöndedir. Açıklanan nedenlerle; Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının, HMK’nin 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, Buna göre: 1-Davanın reddine, 2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, davacılar tarafından peşin yatırılan 31,40 TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 2.619,11 TL’den mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına, davacılar tarafından fazladan yatırılan 2.591,21 TL harcın talep halinde davacılara iadesine, 3-Davalı davada kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Dairemiz karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/4. maddesi uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsiliyle davalıya verilmesine, 4-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince kendiliğinden yatırana iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, istem halinde ilk derece mahkemesi tarafından yatıran tarafa iadesine, 2-İstinaf kanun yolu aşamasında davalı tarafından sarf edilen 98,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile 35,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 133,10 TL yargılama giderinin, davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nin 361’inci maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde, dairemize ya da bulunulan yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçeyle Yargıtayda temyiz yolu açık olmak üzere oy çokluğu ile karar verildi. 09/11/2021
KARŞI OY Dava ve uyuşmazlık; TBK’nın 53/3. maddesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. 01/06/2015 tarihli ZMSS Genel Şartları, 6704 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi olan 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Somut uyuşmazlıkta kaza tarihi 05/02/2016’dır. Bu durumda, kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan ZMSS Genel Şartları’nın uygulanması mümkün değildir. Başka bir deyişle, davalı tarafın istinaf başvurusundaki iddia ve itirazları yerinde değildir. Bu bağlamda, İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanısında olduğumdan, Sayın Çoğunluğun görüşüne katılamıyorum.