Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/229 E. 2019/563 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/229
KARAR NO : 2019/563
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/07/2017
NUMARASI : 2017/3166 Esas – 2017/3166 Karar
DAVANIN KONUSU: Güç Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuran vekili dilekçesinde; … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin … idaresindeki … plakalı motosikletle 31/12/2012 tarihinde çarpışması neticesi meydana gelen kazada … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili… maluliyeti sebebiyle sürekli iş göremezlik tazminatı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 1.000,00 TL’nin 11/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı Güvence Hesabından tahsilini talep etmiştir.Başvuran vekili bilirkişi raporu doğrultusunda talebini 74.160,83 TL olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili Uyuşmazlık Hakem Heyetine vermiş olduğu cevap dilekçesinde; başvuran vekilinin tahkim komisyonundan önce kendilerine başvuruda bulunduğunu, ancak eksik evrak bildirimi yapılmasına rağmen, evrakın tamamlanmadığını, başvuru şartı yerine getirmediği için talebin usulden reddi gerektiğini, aksi kanaat hasıl olursa aktüer bilirkişi ile ve yönetmeliğe uygun şekilde maluliyet raporu alınarak karar verilmesi gerektiğini, kaza tarihi itibariyle geçerli olan TRH-2010 yaşam tablosunun dikkate alınması gerektiğini, olayda başvuru sahibinin sürücünün ehliyetsiz olduğunu bilerek ücretsiz seyahat etmek amacıyla araca bindiğini, bu nedenle zararın artmasında müterafik kusurlu olduğunu ve hatır taşıması indiriminin yapılması gerektiğini, Güvence Hesabının sorumluluğunun kaza tarihindeki teminat limiti ile sınırlı olduğunu beyan etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti bilirkişi raporu doğrultusunda; Davacının yolcu olarak bulunduğu motosikletin sürücüsünün % 25 kusurlu olduğunu değerlendirilerek, bilirkişinin hesap ettiği tazminattan % 25 kusur indirimi yaptıktan sonra 55.620,62 TL iş göremezlik tazminatı ödenmesine karar vermiş, karara karşı davacı vekili İtiraz Hakem Heyetine itirazda bulunmuştur. Başvuran vekili İtiraz Hakem Heyetine başvurusunda; kusur indiriminin aktüer bilirkişi tarafından gözetildiğini, buna rağmen Uyuşmazlık Hakem Heyetince ayrıca kusur indirimi yapıldığını beyan ederek kararın düzeltilmesini talep etmiştir.İtiraz Hakem Heyetince itirazın kabulü ile 74.160,83 TL maluliyet tazminatının 23/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınıp başvurana ödenmesine karar verilmiştir. Karara karşı bu kez davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının tahkime başvuru şartlarını yerine getirmediğini, hakem heyetince daimi maluliyet tespiti yaptırması gerektiği halde bu tespiti yaptırmadan karar verildiğini, başvuran vekilinin sunmuş olduğu maluliyet raporunun yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmemiş olduğunu, müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmaksızın hüküm kurulmasının hatalı olduğunu beyanla, İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet tazminatı talebine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: 31/12/2012 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile …plakalı motosikletin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının malul kaldığı, Adli Tıp Kurumunun düzenlediği kusur raporuna göre … plakalı araç sürücüsünün % 75; … plakalı motosiklet sürücüsünün ise % 25 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın ZMSS poliçesini yenilememiş olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti başvurunun kısmen kabulüyle 55.620,62 TL maluliyet tazminatına hükmetmiş, kısmen kabul kararı üzerine başvuran/davacı taraf İtiraz Hakem Heyetine başvurmuş ise de davalı Güvence Hesabı, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı İtiraz Hakem Heyetine başvurmayıp İtiraz Hakem Heyeti kararından sonra, bu karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. Bu durumda, Uyuşmazlık Hakem Heyetinin vermiş olduğu karar ile gerekçede bulunan kusur oranı ve maluliyet oranına ilişkin unsurlar kamu düzenine aykırı olmamak kaydıyla başvuran/davacı açısından usuli kazanılmış hak niteliği kazanmış olup artık istinaf aşamasında Güvence Hesabı tarafından maluliyet oranına, müterafik kusura ve hatır taşımasına ilişkin itirazlar ileri sürülse dahi bu itirazların istinaf aşamasında dinlenilmesi HMK 357/1-son maddesi gereğince mümkün değildir. O halde Uyuşmazlık Hakem Heyetince kabul edilen hususlar başvuran/davacı açısından usuli kazanılmış hak oluşturmakla ve İtiraz Hakem Heyetince verilen karar ise UHH tarafından hatalı şekilde mükerrer uygulanan kusur indiriminin düzeltilmesi niteliğinde olması nedeniyle usul ve yasaya uygun İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,3-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,6- İstinaf talebi için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.28/11/2019