Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/2277 E. 2021/355 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/2277
KARAR NO: 2021/355
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/03/2018
NUMARASI: 2015/1097(E) 2018/118 (K)
DAVANIN KONUSU: Trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat
KARAR TARİHİ: 17/03/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava ve uyuşmazlık, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır” hükmü yer almaktadır. Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’in 30/1 maddesinde; “Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir..” hükmü yer almaktadır.Somut olayda, davalı …’ya gerekçeli kararın ve davacının istinaf dilekçesinin tebliğine ilişkin mazbatalara göre, tebliğin “Gösterilen adres tevziat saatlerinde kapalı olup isimden imtina eden komşudan soruldu.Muhatabı tanıyor olduğunu beyan edip beyanı isim ve imzadan imtina etti.Evrak mahalle muhtarlığına tebliğ edilerek muhatabın kapısına 2 nolu haber kağıdı yapıştırıldı.” açıklaması ile yapıldığı görülmektedir. Her iki tebligatta da bilgisine başvurulan komşunun isminin alınmadığı, oysa ki imzadan imtina edilebileceği hâlde isimden imtina edilemeyeceği, muhatabın nerede olduğunun, adresten kısa süreli mi yoksa uzun süreli mi ayrıldığının, tevziat saatlerinde adrese dönüp dönmeyeceğinin tespit edilmediği bu hâliyle gerekçeli kararın ve davacının istinaf başvuru dilekçesinin davalı …’ya usulüne uygun tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. Gerekçeli karar ve istinaf başvuru dilekçesinin davalı …’ya usulüne uygun tebliği sağlanıp, bu davalı yönünden istinaf süresi ile karşı tarafın istinaf dilekçesine cevap ve katılma yoluyla istinaf süresinin beklenmesi sonrasında dosyanın istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmesi için mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; HMK’nın 352. maddesi uyarınca, yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.17/03/2021