Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2019/227 E. 2020/524 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2019/227
KARAR NO: 2020/524
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/07/2017
NUMARASI: 2014/940 Esas- 2017/769 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 10/03/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacılardan …’ın eşi ve oğlu, …’ın annesi ve kardeşi olan … ve …’ın 28.07.2014 günü … cd. … sokakta … plakalı hatlı minibüsün çarpası sonucu hayatlarını kaybettiklerini, davalı …’in … cd. üzerinden Bakırköy istikametine aşırı hızla seyrederken bariyerlere çarpıp yolun karşı istikametine girdiğini, park halindeki iki araca çarptığını, buna rağmen durmadığını ve kaldırımda birlikte yürüyen müteveffalara çarparak ölmelerine sebep olduğunu, davalı …’na ait minibüsün sürücüsü olan …’in ehliyetiz olduğunu, minibüsün periyodik bakımlarının da yapılmadığını, kaçan sürücünün hala bulunamadığını, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarını saklı tutarak, davalılardan … Sigorta AŞ’nin poliçe limiti kadar sorumlu tutulması kaydıyla davacı … için vefat eden eşi … ile oğlu …’ın her biri için şimdilik 5.000’er TL destekten yoksun kalma tazminatını, davacı … için vefat eden eşi … ile oğlu …’ın her biri için 50.000’er TL manevi tazminatı, davacı … için vefat eden annesi … ve kardeşi …’ın her biri için 40.000’er TL manevi tazminatı, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. 06/07/2017 tarihli dilekçesi ile davacı … yönünden ıslah talebinde bulunarak destekten yoksun kalma tazminatını, 120.571,67 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … Sigorta vekili, davalı … vekili, davalı … vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi; davanın kısmen kabul-kısmen reddine, davacı …’ın maddi tazminat talebinin kabulü ile davacı … için hesaplanan 87.444,80 TL ve 33.126,87 TL toplam 120.571,67 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren poliçedeki limitle sınırlı olmak üzere, diğer davalı yönünden de haksız fiil tarihinden itibaren başlamak üzere yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı …’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 25.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı …’ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir. Karar davacılar vekilince manevi tazminat yönünden istinaf edilmiştir. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle: Yerel Mahkemenin manevi tazminata ilişkin hükmünün usul ve yasaya aykırı olduğu, mahkemece hüküm altına alınan manevi tazminat miktarlarının çok düşük olduğu, hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak manevi tazminat miktarını tespit etmesi gerektiğini, hangi aile ferdinin vefatı sebebi ile ne miktarda manevi tazminat taktir edilmiş olduğunun mahkeme karar ve gerekçesinden anlaşılamadığını, İlk Derece Mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden kaldırılarak davanın kabulü yönünde verilmesini talep etmiştir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda: 28/07/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, sürücü belgesi olmayan davalı …’in hız kurallarına uymayarak ve %100 kusurlu olarak kazanın oluşmasına ve yaya konumda bulunan anne ile oğlunun ölümüne sebep olduğu anlaşılmıştır. Kaza nedeniyle davacı …’ın eşini ve oğlunu; davacı …’ın ise annesini ve kardeşini kaybetmeleri, kazanın meydana gelişindeki vahamet, aynı aileden iki kişinin vefatının oluşturduğu elem ve acının derecesi, tarafların dosya içeriğine ve TAKBİS sistemine yansıyan ekonomik ve sosyal durumları birlikte değerlendirildiğinde; İlk Derece Mahkemesince takdir edilen manevi tazminat miktarlarının kişilerde tatmin duygusu oluşturacak nitelikte olmadığı görülerek, Türk Borçlar Kanunu madde 56 gereği kazanın oluş şekli, kusur durumları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın tatmin duygusu yaratması yanında bir tarafın ekonomik yönden de mahvına sebep olacak nitelikte olmaması gerektiği; diğer yandan davacıların manevi tazminat taleplerinin ölen hangi yakınları için ne miktarda hüküm altına alındığı belirsiz olacak şekilde hüküm kurulmasının da yerinde olmadığı değerlendirilerek; Davacılar vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince manevi tazminat bakımından düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davacı … için eşi …’ın vefatı sebebi ile 50.000,00 TL, oğlu …’ın vefatı sebebi ile 50.00,00 TL; davacı …’ın annesi …’ın vefatı sebebi ile 40.000,00 TL, kardeşi …’ın vefatı sebebi ile 40.00,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Davanın KABULÜ ile, 2-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin ıslah talebiyle birlikte KABULÜ ile davacı … için hesaplanan 87.444,80 TL ve 33.126,87 TL toplam 120.571,67 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davalılardan sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren poliçedeki limitle sınırlı olmak üzere diğer davalı yönünden de haksız fiil tarihi olan 28/07/2014 tarihinden itibaren başlamak üzere yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 3-Davacı …’ın eşi …’ın ölümü sebebi ile manevi tazminat talebinin KABULÜ ile 50.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan 28.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, 4-Davacı …’ın oğlu …’ın ölümü sebebi ile manevi tazminat talebinin KABULÜ ile 50.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan 28.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, 5-Davacı …’ın annesi …’ın vefatı sebebi ile manevi tazminat talebinin KABULÜ ile 40.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan 28.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, 6-Davacı …’ın kardeşi …’ın vefatı sebebi ile manevi tazminat talebinin KABULÜ ile 40.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan 28.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 7-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 20.532,05 TL nispi karar harcından peşin alınan 1.026,61 TL harcın mahsubu ile bakiye 19.505,44 TL nispi ilam harcının -davalı sigorta şirketi 8.236,25 TL’den müteselsil sorumlu olmak kaydıyla- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA, 8-Maddi tazminat yönünden davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 15.404,31 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 9-Manevi tazminat yönünden davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 13.450 TL vekalet ücretinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, -Manevi tazminat yönünden davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 11.200 TL vekalet ücretinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya verilmesine, 10-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan Başvuru harcı 25,20 ve 3,80 TL vekalet harcı,1026,61 TL peşin ıslah harç olmak üzere toplam 1.055,61 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin -423,44 TL’sinden davalı sigorta şirketinin sorumlu olması kaydıyla- davalılardan alınarak davacılara verilmesine, 11-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.787,00 TL yargılama giderinden -1.519,12 TL’sinden davalı sigorta şirketinin sorumlu olması kaydıyla- davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına, 12-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN : 1-Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacılar tarafından yapılan 1.072,5 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 85,70 TL istinaf başvuru harcının sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.10/03/2020